‘Gücümüz üçüncü yol siyasetinden gelecek’

  • 18:14 15 Mayıs 2023
  • Siyaset
İZMİR - Yeşil Sol Parti’den milletvekili seçilen Burcugül Çubuk, Meclis’te kadın oranını artırdıklarını, erkek ittifaklara karşı kadınları ve halk örgütlenmelerini derinleştireceklerini ifade ederek, hem İzmir’in sorunlarını, hem de kadın mücadelesini üçüncü yol siyasetiyle yürüteceklerini söyledi.
 
Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçiminde İzmir’de, seçilen toplam 28 milletvekilinin sadece 4 tanesi kadın milletvekili olarak Meclis’e taşındı. İzmir’de fermuar sistemi ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) çıkardığı iki milletvekilinden biri,  Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 14 milletvekilinden 3’ü kadın olurken diğer partiler de ise hiç kadın milletvekili bulunmuyor. 
 
Yeşil Sol Parti’den resmi olmayan sonuçlara göre İzmir Milletvekili olarak seçilen Burcugül Çubuk, kadın temsilini artırma sözünü yerine getirdiklerini ifade ederek, Meclis’te kadın düşmanı bir ittifakın kadın mücadelesini sahada zorlaştıracağına dikkat çekti. Daha fazlasını yapma azmine sahip olduklarını dile getiren Burcu Gül, İzmir’de ise hem İzmir’in yerel sorunlarına hem de kadın sorunlarına dair örgütlenmeyi artıracaklarını vurguladı. Burcu Gül, , üçüncü yol siyasetine uygun bir mücadele yürüteceklerinin altını çizdi.
 
‘Sözümüzü tuttuk, kadın oranını artırdık’
 
İzmir’de 28 vekilden çok azının kadın olduğunu hatırlatan Burcugül, Yeşil Sol Parti’nin ise Türkiye genelinde 31 kadın milletvekili ile meclise gittiğinin altını çizerek “Biz kadın oranımızın sürekli artıracağı tüm organlarımızda söz vermiştik ve bunu da artıracak yöntemler uygulamıştık. Önemlerimiz başarıya ulaştı. Fermuar sistemi uyguladık seçilebilir yerlerden kadın adalar gösterdik, hem bileşen temsilleri açısından hem de kadın temsilimiz açısından kadın temsili yoğunluk halini aldı. Biz bunun açısından mutluyuz” dedi.
 
‘Daha fazlasını yapma azim ve kararlılığa sahibiz’
 
Mecliste bulunan kadın ve LGBTİ+ düşmanı ittifakın karşısında en güçlü duracak olanın yine Yeşil Sol Parti olacağını ifade eden Burcugül, “Meclisin üçüncü büyük partisi konumundayız. Bize bu yetmiyor. Aldığımız sonuçtan memnun değiliz. Fakat daha fazlasını yapma azim ve kararlılığa sahibiz. Kadınlar olarak da mücadelemizin kolay olduğunu hiçbir zaman söylemedik. Daha zorunu karşımıza çıkaran bir seçim oldu. Hem meclise hem de sokaklarda birlikte mücadelemizle kız kardeşlerimizle birçok şeyi değiştireceğimize inanıyoruz. Birçok meselede kadınların lehine sonuçlar elde edeceğimize, bu erkek faşist ittifaka karşı feminist dayanışma ile faşizmin yenilgisini de hazırlayacağımızı düşünüyoruz. Çünkü faşizm erkekliğin bitmez bir destekçisi bütün kurumlarıyla faşizme karşı erkekliğe karşı mücadeleyi içermek durumunda. Bize demokrasinin kırıntılarını bile vadetmiyorlar. Biz de zaten kırıntıları değil bütün bir hayatı istiyoruz” ifadelerini kullandı.
 
‘Kadın gücüyle mücadeleyi büyütmek istiyoruz’
 
Süreci Meclis’le sınırlandırmadıklarını, sokak mücadelesinin halk örgütlüğünün bir sonuca erişeceğini dile getiren Burcugül, “Seçim çalışmamız boyunca da hem kadınlar hem İzmir açısından asıl hedefimizin örgütlü mücadeleyi büyütmek olduğunu anlattık. Bugün de bunun çalışmalarına devam ediyor pozisyondayız. Sıfırdan başlamıyoruz. Çalışmalarımızı güçlendirme, derinleştirme gibi hedefimiz var. Kadınlarla kurduğumuz temas yeterli değil. Çok daha geliştirmek istiyoruz. Hem kadın örgütleriyle hem de evlerinden çıkamayan mahallelerde, işyerlerinde ulaşamadığımız kadınlarla çok daha sıkı bağlar kurup, var olan bağları daha sıkılaştırmaya yönelik hedeflerimiz var. Bu meselede temsil siyasetini aşmak istiyoruz. Örgütlü kadın gücüyle mücadeleyi büyütmek istiyoruz” diye belirtti.
 
‘Kentsel dönüşüme dair bütünlüklü mücadele edilecek’
 
En çok kadınları etkileyen ve kentsel dönüşüm gibi kent hakkını içeren konularda da mücadele edeceklerini kaydeden Burcugül, “Kürtlerin, Romanların yaşadığı bölgelerde kentsel dönüşüm saldırısı hızla devam ediyor. Türkiye ve Kürdistan’ın farklı kentlerinden ekonomik nedenlerle göç etmiş yoksul halkımızı İzmir’in çeperlerinde kentsel dönüşüm ile aslında tekrar tekrar yerinden etme politikası var. Bu bir şiddet biçimi ve sadece belirli bölgeleri, bize oy verenleri ilgilendirmiyor. Bütün İzmir’i ilgilendiriyor. İzmirlilerin yaşamını, ekonomik hayatı, İzmir’de nefes almayı da belirleyen bir mesele. Bugün İzmir’de ekolojik yıkımın geldiği nefes aldığımız her yer yapılaştırılacak ve daha kötü hale gelecek. Buralardan da asıl sahipleri yaşama hakkı olanlar çıkarılacak. Bu mücadelelerin bir arada süreceğini düşünüyoruz. Buralara dair örgütlülüğümüzü genişlemek ve halkın haklarını kazanmak artık göç etmeme hakkını almak istiyoruz” dedi.
 
‘Üçüncü yol siyasetine uygun mücadele edilecek’
 
Ekolojik talana dönük mücadeleyi demokratik kitle örgütleri, meslek örgütleri ile birlikte örgütlemeyi hedeflediklerini söyleyen Burcugül, şöyle devam etti: “Kendimize yontmadığımız, halk örgütlülüğüne yöneldiğimiz bir süreç örgütleyeceğiz. Çünkü faşizmi yıkmaktan bahsediyorsak burada kimin ne kadar vekili ne kadar oyu var bir noktadan sonra önemsizleşir. Halk içinde ne kadar örgütlü olduğunu, halkın ne kadar mücadeleye yöneldiği, halkın faşizmden kurulmak için ne kadar kararlı olduğu belirler. Bu noktada da burada bulunan tüm örgütlü kesimlerle yan yana gelmek gerekir. Bizim üçüncü yol siyasetimiz de bunu anlatır. Üçüncü yol siyasetiyle bu meseleye yöneleceğiz. Seçim sürecinde de bunu örgütlemek için elimizden geleni yaptık. Zamanımız dardı, hedefimiz çok büyüktü. Ama üçüncü yolun hem Türkiye hem Kürdistan için ekolojik yıkıma, ranta, talana katliamlara, savaşa, kadın düşmanlığına, göçmen düşmanlığına bir çözüm üretme gücü var. Bizim gücümüz de buradan gelecek.” 
 
‘Sabretmek ve mücadeleden vazgeçmemek önemli’
 
Seçim tablosu insanları mutsuz etse de faşizm hiçbir zaman kolay gitmediğini vurgulayan Burcugül, “Sandıkla gitmeyeceğini biliyorduk. Fakat birinci turda kazanamamış olması Erdoğan’ın zaten kazanamamış olması demek. Daha önceki süreçlerde daha seçim gecesi 12’yi vurmadan kazandığını ilan edebiliyordu. Belki ilmek ilmek sonuca ulaşıyoruz ama sabretmek ve mücadeleden vazgeçmemek önemlidir” şeklinde konuştu.