Yerel seçimlerden sonra IMF ile anlaşılacak: Acı reçete daha uygulanmadı

  • 09:01 17 Ağustos 2018
  • Emek/Ekonomi
Habibe Eren 
 
ANKARA - İktidarın yerel seçimlerden istediği sonucu almak için ekonomiyi işler halde tutmaya devam edeceğini belirten Ekonomist Güneş Gümüş, “AKP'nin yerel seçimlere kadar borç aramak dışında eli kolu bağlı.  Ancak yerel seçimler sonrasında IMF ile anlaşma yaparak krizin faturası yoksul halka ve emekçilere yüklemek için bir acı reçeteyi uygulamaya başlayacaklardır" dedi.
 
Türkiye-ABD arasında yaşanan diplomatik kriz nedeniyle döviz kurundaki dalgalanma tüm müdahalelere rağmen durdurulamıyor. ABD-Türkiye gerginliği para politikasına ilişkin endişeler ve TL'deki değer kaybının şirketlere ve makro göstergelere zarar vereceği endişesiyle illikit piyasalarda 7.24 ile zirveyi test ettikten sonra Merkez Bankası ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) adımlarıyla düşüşe geçse de Dolar hala 5.85.
 
Ekonomist Güneş Gümüş, var olan krizin nedenlerini ve son ekonomik göstergeleri değerlendirdi. 
 
'Ateşe körükle gidiyorlar'
 
AKP iktidarının ekonomi için elverişli koşulları kendi politik ikbali ve yandaş sermayelerin çıkarı adına heba ettiğini belirten Güneş,  sıcak paranın hızlı şekilde aktığını ve bu paraların inşaat sektörüne gömüldüğünü ifade etti. Güneş, "Şimdi elde devasa bir özel sektör borcu, ihracat için bile ithalata bağımlı bir ekonomi ve gelişmekte olan ülkeler arasında en kırılgan ülke olunduğu gerçeği var. AKP yine kendi politik hesapları gereği ekonomik daralmayı yerel seçim sonrasına ertelemek adına TL'deki değer kaybına müdahale araçlarını kullanmamayı, hiçbir gerçekçiliği olmasa da ABD ile kapışır bir görüntüyle 'dünya lideri Erdoğan' iddiasını şişirmeyi tercih ediyor. Ateşe körükle gittiklerini söylemek abartı olmayacaktır" dedi. 
 
'Enflasyon daha yükselecek fatura emekçi halka kesilecek'
 
AKP'nin yerel seçim sürecine kadar yoksul halkta hoşnutsuzluk yaratacak bir ekonomi programını uygulamak istemeyeceğine dikkat çeken Güneş, iktidarın yerel seçimlerden istediği sonucu almak için patronlara kesenin ağzını açmaya, böylece ekonomiyi işler halde tutmaya devam edeceğini vurguladı. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın, açıkladığı 100 günlük programın 46 milyar TL'lik bir harcama bütçesi öngördüğünü söyleyen Güneş, "Ancak yerel seçimler sonrasında Uluslararası Para Fonu (IMF) ile anlaşma yaparak krizin faturası yoksul halka ve emekçilere yüklemek için bir acı reçeteyi uygulamaya başlayacaklardır. AKP yıkımı geciktirmeye çalışsa da hayat pahalılığı şimdiden almış başını gidiyor. Enflasyonun daha da yükseleceği açık. İlerleyen aylarda bu sıkıntıya şirket iflaslarına bağlı işten çıkarmalar da eklenecek" diye konuştu. 
 
'Yerel seçimlerden sonra geri adım atılacak’
 
"ABD, İran'a uygulayacağı yeni yaptırım sürecinde Türkiye'nin tekrar bir kaçış noktası olmaması için çok sert şekilde yükleniyor. İşler çığırdan çıksa da Erdoğan, kendi imajına zarar verecek şekilde bir geri adımı şimdi atmak istemiyor" diyen Güneş, yerel seçimler sonrasında bu konuda da geri adım atacaklarını dile getirdi. 
 
‘Borçlanmaya dayalı bir büyüme yaşandı’
 
Güneş, şöyle devam etti: “AKP'nin 16 yıllık iktidarı boyunca elverişli uluslararası ekonomik konjonktürün katkısıyla borçlanmaya dayalı bir büyüme yaşandı. Özel şirketler çok yüksek oranlarda döviz cinsinde borçlu durumdalar. Bir kere borcun sürekli olarak çevrilebilmesi için yurtdışından gelecek sıcak paraya ihtiyaç var. Bu para akışını bırakın kesintiye uğratmayı ciddi bir azalmanın bile önemli sonuçları olacaktır. Bu durumun yanı sıra Türkiye'de üretim çok ciddi oranda ithalata bağımlı. Dolayısıyla ABD ile gerilen ilişkiler nedeniyle TL ciddi değer kaybettiğinde iğneden ipliğe her şeyin pahalanması, ithalat yapan ve ithalata dayalı üretim yapan firmaların maliyetlerinin artması, mallarını satmakta zorlanması gibi sıkıntılar ortaya çıkıyor. Çoğu özel sektörün olmak üzere Eylül-Ekim döneminde ödenmesi gereken 17 milyar Dolar borç var. Bu borcu ödeyecek olan şirketlerin sırtındaki yük dövizin her artışıyla büyüyor ve bu firmalar için riskleri de beraberinde getiriyor.”
 
'TL değer kaybına devam edecek'
 
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın “yeni ekonomik modeli”ni açıkladığı konuşmasında yumuşak bir inişten bahsettiğini ancak konuşma sırasında bile Dolar’ın 7 TL sınırlarında gezindiğini anımsatan Güneş, ekonominin birçok noktadan gerildiğinin altını çizdi. Güneş, "Kur artışını engellemek adına faiz artırımı, kredi kullanımı ve dolayısıyla tüketimi azaltmamak için yapılmıyor. Bu durumda döviz değerlenmeye TL ise değer kaybına bu ortamda devam edecek. Artan enflasyon ve ekonomik bir krize doğru ilerleyişin açık hale gelişi tüketim harcamaları üzerinde etkisini gösterecektir. Vatandaş harcamayınca ekonomi daralacak. Kur arttıkça borcu yükselen özel sektördeki birçok şirket, böyle bir ekonomik daralmadan iflaslarla çıkacaktır” ifadelerini kullandı. 
 
‘Mücadeleyi yükseltmek gerekiyor’
 
AKP'nin yerel seçimlere kadar borç aramak dışında eli kolunun bağlı olduğu değerlendirmesi yapan Güneş, sonrasında ise neoliberal bir programa sadık olan AKP'nin iktidarının başından beri olduğu gibi bütün yükü emekçilerin, yoksul halkın sırtına yükleyeceğini vurguladı. Güneş, "Emekçiler bedelini ödediği sürece kapitalistlerin çıkamayacağı bir kriz yoktur. Bu nedenle emekçi halka bu krizin bedelini ödetmemek adına mücadeleyi yükseltmek gerekiyor" dedi.