İSTANBUL - Sultangazi’de 10 günde 3 kadının katledilmesi nedeniyle, “Katiller hanemizde, önleyici politikalar nerede” şiarıyla yılın son eylemini gerçekleştiren Kadınlar Birlikte Güçlü, “Varoluşumuzu yok sayan, bizleri öldüren, şiddet uygulayan erkeklerin reis olduğu aile dayatmasını kabul etmiyoruz. Birbirimizden ve mücadelemizden vazgeçmiyoruz. Biz kadınlar saldırılara karşı yılı hep birlikte, ‘mücadele ile hayatlarımız ailenize sığmaz’ diyerek kapatıyoruz” mesajını verdi.

 

Kadınlar Birlikte Güçlü (KBG), İstanbul Sultangazi’de 10 günde 3 kadının katledilmesi nedeniyle, “Katiller hanemizde, önleyici politikalar nerede” şiarıyla yılın son eylemini Sultangazi Kadın Dayanışması ile birlikte Gazi Cemevi önünde gerçekleştirdi. Çok sayıda kadın örgütü temsilcisi ve siyasetçinin katıldığı eylemde “Kadın cinayetleri politiktir” ve “Katiller hanemizde, önleyici politikalar nerede” yazılı pankartlar açıldı. Eylem öncesi ise cemevi önü ve çevresi çok sayıda polis ve gözaltı aracıyla sarıldı.

 

“Kadın cinayetleri politiktir”, “İsyandayız”, “Münferit değil erkek şiddeti”, “Aileniz batsın”, “Trans cinayetleri politiktir”, “Aile değiliz kadınız”, “Suç mahalli aile” dövizlerinin taşındığı eylemde sık sık, “Erkeklere, patriarkaya, kocalara, babalara, patronlara, tek adama itaat etmiyoruz”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” sloganları atıldı. Daha sonra katledilen kadınların isimleri sayılarak hep birlikte “burada” diye haykırıldı.

 

Kadın düşmanı iktidar erkeklere cesaret veriyor!

 

Ardından KBG adına Evrim Güvenir, basın metnini okudu. Türkiye’nin, 2023 yılı küresel eşitliği raporuna göre 146 ülke arasında 129’uncu sırada olduğunu söyleyen Evrim, “Her gün her alanda yaşadığımız bu eşitsizlikle birlikte 6284 sayılı kanuna yönelik saldırılar, bir avuç kadın düşmanı marjinal erkeğin sözünü iktidarın desteğiyle her yerde yayarak nafaka hakkımızın gasp edilmeye çalışılması, kadın düşmanı iktidarın düzenlediği aile şuralarıyla ve dillerinden düşürmedikleri ‘kutsal, güçlü aile’ söylemiyle büyütmeye çalıştıkları aileci politikalar, medeni kanunun değiştirilmeye çalışılması, LGBTI+ları hedef alan nefret yürüyüşlerinden güç alan erkekler zaten sahip oldukları ayrıcalıkları bunlardan cesaret alarak sonuna kadar kullanıyor” dedi.

 

Faillere kravatlarıyla ‘erkeklik indirimi’

 

Erkekler tarafından 11 ayda 399 kadının katledildiğini belirten Evrim, “Failler koca, eski eş, baba, abi, oğul gibi aile içindeki erkekler. İktidar, koruyucu ve önleyici politikaları uygulamak yerine şiddete maruz kalan kadınların haklarını aramalarının önünde engeller oluşturuyor, bizleri şiddet dolu ailelere hapsetmeye çalışıyor. Kadına yönelik erkek şiddetine karşı var olan en kapsamlı sözleşmeden, İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkan iktidar, her gün artan erkek şiddetini önlemek yerine cezasızlık politikalarıyla fail erkeklerin sırtını sıvazlıyor, hakları için mücadele eden, hayatlarına sahip çıkan kadınları yıllarca haksız yere hapishanelerde tutuyor, şiddetten uzaklaşmak isteyen, haklarını arayan kadınları caydırmaya çalışıyor, bizlerin mücadelesi sayesinde kazanılan haklarımıza saldırmaya devam ediyor. Failler kravatlarıyla mahkeme salonlarını doldurup erkeklik indirimleri alırken, kadınlar koruma talep ettikleri karakoldan ‘hadi barışın’ denilerek evlerine gönderiliyor” diye belirtti.

 

Kadınlar aile dayatmasını kabul etmiyor!

 

Kadın düşmanı ittifakın 6284 sayılı kanunu etkin bir şekilde uygulamayıp kaldırılmasına yönelik saldırıları sürdürdüğünü vurgulayan Evrim, “Diyanet’ten Aile Bakanlığı’na, tarikatlardan aile reislerine hepsi aileyi kutsamak için seferber olmuş, özgürlüğü için mücadele eden kadınları ve LGBTI+’ları kontrol edecekleri hapishaneler yaratmaya çalışıyorlar. Kutsal aile, güçlü aile söylemiyle bize dayattıkları ailenin kadınlar, LGBTI+lar için ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Çocuk bakımı, yaşlı bakımı, temizlik, herkesin hayatını düşünmek derken emeğimizin görünmezleştiği ve karşılıksız sömürüldüğü, 6 yaşından itibaren bir çocuğu istismar eden, istismarı gizleyen, ‘dinimiz’ diyerek savunan, bize çocukluğumuzdan itibaren nasıl davranmamız gerektiğini söyleyen, dayatan, arzularımızı, isteklerimizi, varoluşumuzu yok sayan, bizleri öldüren, şiddet uygulayan erkeklerin reis olduğu aile dayatmasını kabul etmiyoruz” sözleriyle seslendi.

 

‘Sömürünün olduğu aile kadınların iyiliği için değildir!’

 

Dini baskılar, LGBTI+ düşmanlığı ve milliyetçiliğin aile üzerinden yeniden tanımlandığını dile getiren Evrim, şunları kaydetti: “İçinde sömürünün, istismarın, şiddetin olduğu hiçbir aile kutsal bu yeniden tanımlamalar da asla kadınların, çocukların, LGBTI+’ların iyiliği için değildir. Aile içerisinde ve evlilik boyunca eğitime erişmemize, meslek edinmemize, ücretli bir işte çalışmamıza engel olunurken ya da zaten ev işleri ve çocuk, yaşlı, hasta bakımı yükü nedeniyle çalışamazken boşandıktan sonra da çok düşük ücretli, güvencesiz, esnek işler bulabiliyoruz. Ücretsiz ve erişilebilir kreşlerin, yaşlı-hasta bakım evlerinin olmaması nedeniyle boşandıktan sonra çalışmaya başlayamıyoruz. Bizlerin evlilik içinde harcadığı karşılıksız emek sayesinde biz yoksullaşırken hayatlarını rahatlıkla sürdüren, güçlenen erkekler nafaka ödememek için örgütleniyor, gelirini asgari ücret olarak göstermek, mal varlıklarını başkalarının üzerine geçirmek gibi türlü türlü yollara başvuruyorlar. 

 

Mücadelemizden vazgeçmiyoruz

 

Kadınlara ödenen nafaka miktarı ortalama 370 TL gibi bir rakam, nafaka cinsiyetten bağımsız olarak yoksulluğa düşen tarafa ödeniyor ve hükmedilen nafakaların yüzde 66’sı ödenmiyor. Kadın yoksulluğunu önlemek, eşitliğin sağlanması için politikalar üretmek yerine kadınları şiddet dolu ailelere hapsetmeye çalışan, boşanmaları engellemek için nafaka hakkına saldıran bir grup erkeği destekleyen kadın düşmanı iktidar boşanmak isteyen kadınların önüne türlü engeller çıkarıyor. Uzun zamandır bir devlet politikası olarak Gazi Mahallesi’nde uyuşturucuya, çetelere yol veriliyor. Her geçen yıl sokaklarımızın, okullarımızın, mahallemizin daha güvensiz hale getirilmesinin, çetelerin her gün birbirini vuruyor olmasının, hanelerimizde artan erkek şiddetinin birbirinden bağımsız olmadığını biliyoruz. Hayatlarımıza ve haklarımıza yönelen saldırıları görüyoruz. Biz kadınlar bu saldırılara karşı hayatlarımızdan, haklarımızdan, mücadelemizden vazgeçmiyoruz. Geçtiğimiz ay 10 gün içinde 3 kadının ailelerindeki erkekler tarafından öldürüldüğü Sultangazi ’de bir aradayız, çok öfkeliyiz, birbirimizden ve mücadelemizden vazgeçmiyoruz.”

 

Yeni yıl mesajları: Hayatlarımız ailenize sığmaz!

 

Yılda mücadelelerini kesintisiz bir şekilde sürdüreceğinin altını çizen Evrim, “Korudukları ailelerde öldürülüyoruz, emeğimiz sömürülüyor, istismara maruz kalıyoruz. Katiller hanemizde. Soruyoruz, önleyici politikalar nerede? Failleri korurken, İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede kararname ile çıkan devlet kazanılmış haklarımıza, 6284’e, nafaka hakkımıza saldırmaya devam ederken biz kadınlar saldırılara karşı yılı hep birlikte, ‘mücadele ile hayatlarımız ailenize sığmaz’ diyerek kapatıyoruz. Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” mesajını verdi.

 

Eylem, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Susmuyoruz, kokmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları, alkış ve zılgıtlar eşliğinde sona erdi.