SÊRT - Sêrt’te çalışmaların büyük bir heyecanla devam ettiğini belirten Yeşil Sol Parti adayı Sebahat Erdoğan Sarıtaş, kadınların yaşadığı sorunlara dikkat çekerek “Hem sistem hem de feodal anlayışlar kadını engelliyor, Sêrt’te kadın rengi görünmüyor. Bu yüzden birinci amacım kadının bu durumunu değiştirmek” dedi. 

 

14 Mayıs seçimlerine 24 gün kaldı. Partilerin seçim listelerinin netleşmesi ile birlikte çalışmalar da hız kazandı. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi de (Yeşil Sol Parti) Kurdistan ve Türkiye’de seçim hazırlıklarını aralıksız sürdürürken, yoğun çalışmaların sürdüğü kentlerden biri de Sêrt (Siirt). Yeşil Sol Parti’nin Sêrt adayı Sebahat Erdoğan Sarıtaş, kendisini ve kentte yaptıkları çalışmaları anlattı. 

 

‘Kendimi partide gördüm’

 

1988 yılında Dihê’de (Eruh) doğduğunu söyleyen Sebahat, ilk okulu Sêrt’te okuduktan sonra 2000 yılının başlarında İstanbul’a göç ettiklerini ve burada 22 yıl kaldığını belirtti. İstanbul’da olduğu süreçte sürekli Sêrt’e dönmeyi hayal ettiğini dile getiren Sebahat, “Kendimi oraya ait hissedemedim. Sürekli yabancılık çekiyordum. En son Sêrt’e ve Kurdistan’da yaşamaya karar verdim. Toplum içinde olmayı çok seviyorum ve evde oturmayı sevmeyen biriyim. 2009 yılında da yine seçimler vardı ve  birkaç arkadaşım partiye gidiyordu. Ben de bu şekilde partiye gidip gelmeye başladım. İlk önceleri Demokratik Toplum Partisi'nde çalıştım. Kendimi partide buldum ve bana güven verdi. O zamandan bu yana da siyasi alanda çalışmalarımı sürdürdüm. 2016 yılında da daha çok kadın çalışmaları içerisinde yer  aldım. Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti olarak çalışmalarımı sürdürdüm” sözleri ile yaptığı çalışmaları anlattı.  

 

‘Annemin etkisi çok oldu’

 

Siyasi çalışmalarında annesinin etkisinin olduğunu belirten Sebahat, “Kürtlük bilincinin yanında beni siyasi çalışmalara yönelten annemin etkisi oldu. Çocukluğumdan itibaren annemin gözyaşlarına tanık oldum. Kardeşi, kuzeni ve ailemiz için gözyaşı döküyordu. Ailemizin birçok ferdi baskılardan kaynaklı Mexmûr’a göç etmek zorunda kaldı. Yine tutuklarımız var. Bu yüzden annemin gözleri yaşlıydı. Diğer yandan da yabancı bir şehirdeydim. Kürtlük gerçekliği ile karşılaşıyordum. ‘Neden kendi dilimle konuşamıyorum’, ‘neden kendi dilimde eğitim göremiyorum’ ‘neden biz de diğer halklar gibi yaşayamıyoruz’ gibi soruları karar vermemde etkili oldu” dedi. 

‘Sêrt benim için bir amaç’

 

Aday olarak gösterildiği için gururlandığını söyleyen iddia ve amacının büyük olduğunu belirtti. Sebahat şöyle devam etti: “Kurdistan’ın tüm özellikleriyle yüreğimizde yeri var. Ancak Sêrt benim için daha da farklı. Sêrt küçük bir kent ancak ismi gibi ‘sê erd’ yani üç toprak. Sêrt kozmopolit bir kent. İçerisinde bir çok kültürü barındırıyor. Yıllardır Kürtler, Araplar, Türkler iç içe ortak bir yaşam sürdürüyor. Sêrt benim için bir heyecan ve amaç.”

 

‘Kadınlarla değiştireceğiz’

 

Kadınların yaşadıkları sorunlara dikkat çeken Sebahat. Kadınlarla birlikte bir değişim yaratmak istediğini dile getirdi. Sebahat, “Sêrt’te kadınların yaşadığı birçok sorun var. Ne yazık ki kapalı bir yapısı var ve erkek egemenliği hakim. Burada kadınların yükü oldukça ağır. Her evde ya hasta ya da engelli bir çocuk var. Ev ve çocukların bakımı kadınların omuzunda. Kadınlar bu işlerle sınırlandırılmış. Bu yüzden de kadınlar toplumsal yaşama katılamıyor. Feodal baskı çok yoğun toplumda. Hem sistem engelliyor hem de feodal zihniyet kadınları engelliyor ve Sêrt’te kadın rengi görülmüyor. Bu yüzden Sêrt’te birinci amacım kadınların bu durumunu değiştirmek. Eğer seçilirsem ve parlamentoya gidersem de öncelikle sokak sokak, mahalle mahalle kadınlarla görüşüp çalışmalarımı da daha da kapsamlılaştıracağım. Kadınların sesi olmak istiyorum” ifadelerini kullandı. 

 

‘7 Haziran seçimlerinin sinerjisi var’

 

Kentte yaptıkları seçim çalışmalarını da değerlendiren Sebahat, “Her gün farklı farklı programlarla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bölgede büyük bir sinerji var. Bu da moral ve motivasyonu güçlendiriyor. Kitlesel olarak karşılandığımızda ya da bürolarımızı açtığımızda büyük bir coşku ve heyecan ortaya çıkıyor. Bu seçimlerde 7 Haziran seçimlerinin sinerjisi var. Bizim de halkın da inancı 3 vekili de alacağımız yönünde. Sêrt halkının öncelikli talebi bu iktidarın gitmesi. Diğer yandan kayyuma karşı büyük bir rahatsızlık var. Halk toplantılarında ‘hırsızlar gitsin’ deniyor. Kiminle konuşuyorsak bü hükümeti gönderelim diyorlar” sözleri ile hem iddialarını hem de halkın iktidardan rahatsızlığını ifade etti. 

 

‘Gücümüzü birleştirelim’

 

Sebahat son olarak şu mesajı verdi: “Sêrt halkı kendine güveniyor. Ancak iktidarın oyunları bitmiyor ve buna karşı uyanık olmak gerekiyor. O zamana kadar ev ev, sokak sokak, mahalle mahalle insanlarla temas edeceğiz. Bu rejimi göndermek için güçlerini birleştirecek ve en son 14 Mayıs’ta da kutlamalarını yapacaklar.”