Cezaevindeki baskı ve ihlaller Meclis gündeminde

  • 11:43 17 Mart 2022
  • Siyaset
 
ANKARA - HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, İzmir Kadın Kapalı Cezaevi'nde tutsaklara dönük hak ihlallerini Meclis gündemine taşıdı.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay İzmir Kadın Kapalı Cezaevi’nde yaşanılan hak ihlallerini Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a sordu.
 
Türkiye cezaevlerinde tutulan yüzbinlerce tutsağın yaşam koşullarının insan onuruna aykırı olduğu ve bu durumun ulusal ve uluslararası mevzuatın ihlaline neden olduğu belirtilen soru önergesinde, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği’nin(ÖHD) İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu tarafından açıklanan hak ihlalleri raporuna işaret edildi.
 
‘Odalara baskın Adalet Bakanlığı talimatı deniliyor’
 
İzmir Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutsaklarla yapılan görüşmelerde pandemiden kaynaklı tecridin halen devam ettiği, iletişim olanaklarının kısıtlandığı, pandemi uygulamalarının sürekli aleyhe kullanılarak tutsakların tüm haklarının engellendiğine dikkat çekilen soru önergesinde, “ Abdullah Öcalan’ a uygulanan tecridin kaldırılması için süreli olarak açlık grevine giren kişilere soruşturma açıldığı ve disiplin cezaları verildiği, yine yapılan açlık grevi gerekçe gösterilerek örgüt üyeliği iddiası ile davalar açıldığı, 2021 yılı başında yürürlüğe giren yönetmeliğin idare tarafından keyfi ve kötüye kullanıldığı ve adeta bir mahkeme kurularak yeniden ceza verme pratiğine dönüştürüldü, en kısa 6 ay olan koşullu salıverme değerlendirme sürelerinin her geçen gün daha da fazla süre olarak uygulandığı, mahpus Remziye Polat’ın  12.10.2021 tarihli koşullu salıvermesini engellemek için önce ‘1 ay iletişim cezası’ verildiği ancak infaz hakimliğince kaldırılan disiplin cezasının gerekçe olamayacağı belirtilmesi üzerine   hukuki olmayan tespitler ile 9 ay koşullu salıvermesinin ötelendiği,  yine mahpus Mizgin Çiçek’in ise 10 ay gibi tahliye tarihine yakın bir süre koşullu salıverilmesinin engellendiği, Ekim ayı itibari ile baskıların daha da arttığı Adalet Bakanlığı’nın talimatı olduğu söylenerek her gün oda baskınlarının yapıldığı, robokoplar ile zorlayarak sürekli oda değişliği yapıldığı, değiştirilen odaların çok pis olduğu yeterli ranza ve asgari bulunması gereken eşyaların olmadığı, sürekli olarak su kesintisi yaşadıkları ve  yaşamsal düzen sağlanamadığı belirtilmiştir” denildi.
 
Adalet Bakanı’nın yanıtlaması istemiyle şu sorular yöneltildi:
 
*“İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda yaşandığı aktarılan hak ihlalleri bilginiz dahilinde midir? Bilginiz dahilinde ise Bakanlığınız tarafından sorumlular hakkında başlatılmış herhangi bir soruşturma bulunmakta mıdır?
 
*İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda pandemi sebebiyle tecridin halen devam ettiği, tüm iletişim olanaklarının bu süreçte kısıtlandığı, pandemi uygulamalarının sürekli aleyhe uygulanarak mahpusların tüm haklarının engellendiği bilginiz dahilinde midir?
 
*Adalet Bakanlığı’nın talimatı denilerek her gün odalara baskınların yapılmasının gerekçesi nedir?
 
*Aile ve arkadaş görüşlerinin kurum yönetimi tarafından dinleneceğine ve dijital araçlarla bu görüşmelerin kaydedileceğine dair mahpuslara tebligat yapılması talimatı Bakanlığınızca mı verilmiştir? Bakanlığınızca verildi ise gerekçesi nedir? Bu tebligat   tüm cezaevlerinde bulunan mahpuslara da uygulanmakta mıdır?
 
*Robokoplar ile zorlayarak sürekli oda değişliği yapıldığı bilginiz dahilinde midir?
 
*Özellikle pandemi koşullarında yapılan oda değişikliklerinde mahpusların götürüldüğü odaların hijyen koşullarının bulunmadığı, ranza ve asgari bulunması gereken eşyaların olmadığı, sürekli olarak su kesintisi yaşandığı bilginiz dahilinde midir?
 
*Anayasa’nın 26. maddesine uygun olarak düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti kapsamında temel bir hakkı kullanan süreli olarak açlık grevine giren kişilere soruşturma açıldığı ve disiplin cezaları verildiği, yine yapılan açlık grevi gerekçe gösterilerek örgüt üyeliği iddiası ile davalar açıldığı bilginiz dahilinde midir?
 
*İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na mahpusların bildirdiği bu şikayetler doğrultusunda bir denetim uygulanacak mıdır? Sorumlular hakkında işlem başlatılacak mıdır?
 
*Mevcut durumda cezaevlerinin tamamına yayılan ve hükümlüler açısından önemli bir ihlal teşkil eden, insanların özgürlük hakkını ihlal eden keyfi disiplin cezaları ile tahliyesi engellenen mahpuslarla ilgili tahliyelere engel olan kararların değerlendirilmesi gerçekleşmiş ve olası mağduriyetlerin giderilmesine yönelik olarak Bakanlığınızca herhangi bir çalışma yapılması düşünülmekte midir?
 
*Bakanlığınızın mahpusluğun bu ağırlaştırılmış koşullarını etkin biçimde denetleyecek bir mekanizmanız neden bulunmamaktadır?
 
*Genel olarak tüm cezaevlerinde yemeklerin besin değerinin bulunmadığı, yenilemeyecek kadar kötü olduğu buna karşın kantin fiyatlarının ise fahiş olduğuna yönelik gerek “Şikâyet Var” hattında gerek tarafımıza iletilen sorunlarda gerekse de basında yer alan bilgiler doğrultusunda bilinmektedir.  Yemeklerin kötü ve yetersiz, kantin fiyatlarının ise fahiş olmasının gerekçesi nedir? Bakanlığınızca bu konuya ilişkin olarak yapılacak bir düzenleme bulunmakta mıdır?
 
*Bakanlığınızca tüm cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin bu denli artması üzerine mahpusların uğradığı hak ihlallerini ve keyfiliği ortadan kaldıracak, hak ihlallerinin tespit edilmesini sağlayacak, başta yaşam hakkı ve ayrımcılık yasağına uygun olarak gerekli iyileştirmelerin yapılması ve görevi kötüye kullanmak suretiyle suç işleyen cezaevi yetkilileri ve görevlileri hakkında idari veya hukuki soruşturma başlatılacak mıdır?
 
*Hükümetinizin işkenceye sıfır tolerans açıklamalarına rağmen, işkence ve diğer türde kötü muameleye ilişkin güvenilir rapor ve şikâyetler artarak devam etmektedir. Bu şikâyetlere ilişkin hızlı, etkin ve bağımsız soruşturma açılması, mahpusların çağrılarına cevapsız kalınmasının, kulak tıkanmasının nedeni nedir?”