İstanbul’da nöbet eylemi: Bu anlayışı kıracağız

  • 21:42 25 Haziran 2024
  • Güncel
 
 
İSTANBUL – Kayyıma karşı başlatılan adalet nöbetleri devam ediyor. AKP- MHP iktidarının sürdürdüğü savaş ve kayyım politikalarına karşı ortak mücadele vurgusu yapılarak, “Biz demokrasi güçleri buna karşı durursak ortak bir mücadele ile bu anlayışı kıracağız” mesajı verildi.
 
Colemêrg Belediyesi’ne kayyım atanmasına karşı İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri tarafından Beyoğlu’nda bulunan Şişhane Meydanı’ndaki nöbet eylemi, 18’inci gününde devam etti. Nöbet eylemine katılanlar “Kayyım defol” yazılı tişörtleri giydi. "Taksim Hakkari bizim, kayyım defol” ve “Hakkari için İstanbul nöbette” yazılı pankart açılarak, “Kayyım gidecek biz kalacağız”, “Bijî berxwedana Colêmerg’ê”, “Direne direne kazanacağız” sloganları Şişhane Meydanı’nda adeta yankılandı. Bugün ki nöbet eylemine İstanbul Barış Anneleri İnsiyatifi, Adalet Nöbeti Anneleri, Halkların Demokratik Kongresi (HDK),Tevgera Jinen Azad (TJA) Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Kadın Meclisi ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) destek verdi.
 
Burada ilk olarak TJA ve DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi tarafından, Kurdistan ve Türkiye de son süreçlerde artan kadın katliamlarına dikkat çekmek amacıyla hazırladıkları ortak basın metni okundu. Basın metini ise Gülşen Daşdöğen okudu. 
 
“Türkiye ve Kurdistan’da devlet eli ile halklara, kadınlara, gençlere, çocuklara, doğaya yaşatılan saldırı politikaları her geçen gün yaşam hakkını tarumar etmeye devam ediyor” diyen Gülşen, “Uzun süredir yaşadığımız coğrafyada en temel hak olan yaşam hakkı tehlikeye atılmış, yok sayılmış durumda. Kadınlar olarak milliyetçilik, ailecilik, dincilik kıskacında erkek-devlet şiddeti ile her gün öldürülüyor, bu iktidar aklına kurban edilmek isteniyoruz. Emeğimiz, geleceğimiz, kültürümüz, doğamız saldırı altında. Fikrimiz, düşüncemiz, duygumuz, bedenimiz saldırı altında. Adeta topyekûn saldıran, devletin bütün aygıtlarını toplumsal yaşamı bitirmek için kullanan bu aklın saldırılarını son süreçte daha da arttırdığını görüyoruz” şeklinde ifade etti.
 
‘Mücadele etmeye devam edeceğiz’
 
Gülşen devamında şunlara yer verdi: “Kadın aklının, hayatının öldürülerek yaratılmak istenen gerici toplum kurallarını reddediyoruz. Erkek-devlet şiddeti her yerde doğamızı, emeğimizi, kimliğimizi, cinsimizi hedef alsa da bizleri susturmaya çalışarak özel savaş politikaları ile yaşamı öldürmek istese de biz kadınlar nerede olursak olalım bu tar u mar zihniyete karşı mücadele edeceğimizi bir kez daha dile getiriyoruz. Her yerden üstümüze salınan bu şiddet furyasına karşı Jin Jiyan Azadî felsefesi ile direnmeye, özgür-eşit-demokratik bir yaşamı inşa etmek için bütün kadınlarla beraber yol yürümeye, mücadele etmeye devam edeceğiz.”
 
‘Emek ve barış isteyen herkes mücadele etmeli’
 
Sultan Gazi Kent Meclisi Girişimcisi Rıza Çiçek kısa bir konuşma gerçekleştirdi. Rıza, “Atanan kayyımlar zihniyetleri ranta dayanıyor. Biz buradan diyoruz ki emek isteyen barış isteyen herkes bu mücadeleye ortak olmalı.  Bugün sizlerle birlikte olduk bundan sonra da birlikte olacağız” ifadelerini kullandı.
 
‘Kurdistan yanarken hayvan severler neredeydi?’
 
Sultangazi DEM Parti Kadın Meclisi’nden Zübeyde İnce “Jin jiyan azadi sloganı tüm dünyaya yayıldı” sözleriyle konuşmasına başladı. Türkiye de hukukun işlenmediğini söyleyen Zübeyde,  “Hiç kimse bu ülke de bu hukuksuzluğa sessiz kalmasın. ‘Egemenlik kayıtsız şartsız halkındır’ diyorlar maden halkındır  bu soygun nedir  bu hırsızlık nedir.  Bu ülkede çocuklarını düşünen herkes bu gaspa karşı çıkmalıdır. Artık yeter bu sahte yalanlarına seyirci kalmayalım. Kurdistan’da çıkan yangınları neden kimse görmüyor.  O yangına neden kimse yardımcı olmadı. Biz kadınlar 8 Mart’larda, 25 Kasım’larda  alanlara çıkarken dünya kadar polis, helikopter  ve TOMA’lar etrafımızda toplanır  neden bu yangında  helikopter yetişmedi.  Bütün hayvanlar alev alev yanarken hayvan severler neredeydi?  Yazık bu ülkeye yazık. Ülkeyi bitirdiler. Bu ülkede gerçek demokratik bir yaşam yok” şeklinde konuştu.
 
Ortak mücadele vurgusu!
 
HDK İstanbul  Eş Sözcüsü Ali Bal, AKP iktidarının özellikle Kürt halkına yönelik baskılarını  giderek artırdığını vurgulayarak şöyle dedi: “Kayyım politikalarıyla bunu pekiştiriyor. Biz bu gün 18 gündür burada mücadele ediyoruz.  AKP –MHP faşizmi halkın iradesini gasp ederek bu güne kadar geldi. Kendini var edebilmek için bunu sürdürdü. Bizler batı yakasında demokrasi güçleri olarak buna karşı durursak ortak bir mücadele ile bu anlayışı kıracağız.”
 
‘Kayyım irade gaspıdır’
 
Bitlis Konfederasyonu Başkanı Emrah Taşar ise “ Mevcut iktidar her gün anti demokratik uygulamalardan dolayı bu ülkeyi çöküşe götürüyor. Kürtler dışında her türlü normelleşmeye hazırlar.  Ama söz konusu Kürtler olunca hiçbir şey yok. Kürt halkına atanan kayyım bir irade gaspıdır. Bu topraklara yapılan en büyük hukuksuzluktur en büyük ayıptır” dedi.
 
Eylem, slogan ve alkışlarla son buldu.