Elfazi Toral

 

İSTANBUL - DEM Partili belediyelerin kadınlar için hayata geçirmeye başladığı uygulamalar, feminist kadınların Amed ve Êlih’e ziyaretleri, iktidarın kadınların yönelik saldırılarına ilişkin konuşan Kadın Savunma’ndan Eleftelya Koyuncu,  “Artık dayanışmanın yetmediği bir noktadayız. Faşizme karşı, kadın düşmanlarına karşı mücadelemiz ortaklaştıkça kazandığımızı gördük. Bu mücadeleyi büyütmeye de kararlıyız” dedi. 

 

31 Mart yerel seçimlerde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) eşbaşkanlık sistemi ile sadece Türkiye’ye değil tüm dünyaya örnek olabilecek bir sistem ortaya koydu. Seçimlerin üzerinden 4 ay geçti. Bu 4 aylık süreçte DEM Parti kadın eşbaşkanlar kadınlar başta olmak üzere bir çok projeyi hayata geçirmeye başladı. Jinkart, 8 Mart ve 25 Kasım’ın tatil olması ile regl izinlerinin verilmesi gibi atılan adımlar, bir farklılık yaratırken, feminist kadınlar başta olmak üzere tüm kadın örgütlerinin dikkatini çekiyor.  

 

DEM Partili belediyelerin hayata geçirmeye başladığı bu uygulamaların hemen akabinde iktidar tarafından Colemêrg Belediyesi’ne kayyım atandı. Kayyıma yönelik Kurditan ve Türkiye’de tepkiler sürerken 8-9 Haziran tarihlerinde bir grup kadın Feminist Kadın Grubu adıyla Amed ve Êlih’e (Batman) ziyaret gerçekleştirdi, Kürt kadınlar ve Kürt halkı ile dayanışma ve ortak mücadele mesajı verdi. Kadınlar, Tevgera Jinên Azad (TJA) ile birlikte kayyımlara ve erkek devlet şiddetine karşı ortak mücadele ve yol haritası çıkarma kararlılığını da vurguladı. En son İstanbul’da yaptıkları ziyarete ilişkin izlenim raporlarını da açıklayan kadınlar, ortak mücadeleyi güçlendireceklerinin altını çizdi. 

 

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler öğrencisi Kadın Savunması’nda yer alan Eftelya Koyuncu, DEM Parti Belediyelerin Jinkart, 8 Mart ve 25 Kasım izinleri ile regl izinlerinin verilmesi, Kürt kadınlarla Amed ve Êlin’te bir araya gelen feminist kadınların ziyaretine dair değerlendirmelerde bulundu.

 

Kadın iradesini büyüten uygulamalar

 

31 Mart yerel seçimlerde kadınların büyük bir irade ortaya koyduğunu söyleyen Eftelya, bunun üzerine DEM Parti Belediyelerinin kadın iradesini büyüten ve sahiplenen bir uygulama hayata geçirdiğini kaydetti. Kurdistan’a atanan kayyımlarla birlikte bütün kentlerde kadının adını ve kazanımlarına saldırıldığını aktaran Eftelya, “Jin Kart” uygulamasına işaret ederek şöyle dedi:  “Şimdi bu uygulamalarla kamusal alandan silinmeye çalışılan kadınların, kadın mücadelesiyle yeniden alanları kazandığı gibi bir durum söz konusu. Jin Kart uygulaması bu açıdan önemli. Kadınların ücretsiz veya indirimli bir şekilde ulaşımdan faydalanmasını sağlayan bu uygulama, 2014’ten sonra Kürt belediyelerinde hayata geçirilmişti. Burada adının Jin Kart olmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Örneğin İstanbul’da ‘Anne Kart’ uygulaması var. Ancak kadını sadece annelik kimliğiyle var sayan, ‘anne olmayan kadın eksik kadındır, kadın her şeyden önce annedir’ algısını pekiştiren bu uygulamanın aksine Jin Kart, kadınları annelik rolüyle kısıtlamadan yalnızca ekonomik durum üzerinden bu desteği sunabiliyor.”

 

‘DEM Parti’nin hayata geçirdiği uygulamalar çok önemli bir yerde duruyor’

 

Belediyede çalışan kadınlar için regl izni kararının,  kadınların çalışma hayatına eşit bir şekilde katılabilmesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Eftelya, “Regl olmanın saklanması, ayıp görülmesi gibi kadın düşmanı iktidar eliyle de beslenen düşüncelere karşı reglin hayatımızın bir gerçeği olduğunu bir kez daha gösteriyor. Bu regli izinleri bu nokta da çok önemli bir yerde duruyor. Bizler çalışma hayatından kısıtlanmak yerine, iş yerlerimizde güvenli bir şekilde çalışmak istiyoruz. DEM Parti’nin uygulamaya koyduğu bu izinle birlikte kentlerde ve iş yerlerinde kadınların hayatının kolaylaşacağını düşünüyorum. 8 Mart ve 25 Kasımlarda izin uygulaması ise yine kadınların kamusal alanda aktif bir şekilde var olabilmesi, mücadelenin aktif bir öznesi olabilmesi için çok önemli” dedi.

 

DEM Parti önemli bir örnek

 

“DEM Partili belediyeler kadınların siyasete katılımı, kamusal alandaki varlığı, kent ve kadın ilişkisinin yeniden tesis edilmesi bağlamında önemli bir örnek” diyen Eftelya, DEM Parti eşbaşkanlık sistemine vurgu yaptı. Eftelya, “Kadının adının silindiği, yok sayıldığı, evlere hapsedildiği, belediyelerin erkeklerin oyun alanı olduğu bir düzen içinde DEM Parti eşbaşkanlık sistemiyle zaten hayatın yarısını oluşturan kadınların, siyasetin de yarısını oluşturabileceğini gösterdi. Bu uygulamaların diğer kentlerde de artması, patriyarkal şehir hayatına karşı kadınların kazanımı olacaktır” ifadelerini kullandı.

 

Jin jiyan azadî tüm kenti doldurdu!

 

Kürt kadın hareketi ve feminist hareketin her zaman birbirini geliştirerek ortak bir mücadele hattı örmek için çabaladığının altını çizen Eftelya, “Batman’da kadın düşmanı Hüdapar’a karşı kadınların mücadelesi, kadınların iradesinin kazandığında ‘Jin jiyan azadî’ sloganı tüm kenti doldurdu” dedi. Tahliye olan siyasetçi kadınlardan Gültan Kışanak,  Sabahat Tuncel, Ayla Akat Ata’nın kadınlarla bir araya gelmesinin önemli olduğunu paylaşan Eftelya, şunları belirtti: “Feminist Gültan, Sebahat, Ayla ve diğer tüm tutsak arkadaşlarımızın aktif bir şekilde siyasette yer almasının önemini bir kez daha gösterdi. Sokaklardan Meclis’e, evlerden kent merkezlerine, cezaevlerinden barikatların önüne kadar her yerde kadınların mücadelesi sürüyor. Ve DEM Parti’nin kadın politikaları bu mücadelenin somutlaşmış hali olarak karşımızda duruyor. Eşbaşkanlık sistemi başlı başına kadınların iradesinin, siyasette var olma istencinin bir göstergesidir zaten.” 

 

Mücadeleyi büyütmeye kararlılar!

 

Eftelya, Amed ve Êlih’te feminist kadınların TJA’lı, belediye eşbanları, siyasetçi kadınlarla bir ayara gelmesine ilişkin “Yeniden bir araya gelmemizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Kadın düşmanı politikalar her yanımızı sarmışken feministlerin mücadelesi tüm bu faşist gerici odakları rahatsız etmeye devam ediyor. Erkek egemen iktidar, kadınlar buluştuğunda ortaya çıkan gücün, yapabileceklerimizin farkında. Bu yüzden de erkek-devlet tüm araçlarıyla kadınların mücadelesine saldırıyor. Bu noktada feministlerin Kürdistan’da görünür olması, feminist belediye eşbaşkanlarımızla buluşmak bize ortak mücadelenin gerekliliğini bir kez daha gösterdi. Çünkü artık dayanışmanın yetmediği bir noktadayız. Faşizme karşı, kadın düşmanlarına karşı mücadelemiz ortaklaştıkça kazandığımızı gördük. Bu mücadeleyi büyütmeye de kararlıyız” ifadelerini kullandı.