HABER MERKEZİ - ROJIN 3’üncü Konferansı “Jin jiyan azadî felsefesi ile karanlığı aydınlatacağız” şiarı ile gerçekleştirildi. 

 

Komeleya Rojnamevanên Jin (ROJIN-Kadın Gazeteciler Derneği) 2-3 Aralık tarihleri arasında 3’üncü Konferansı’nı onlarca kadın gazetecinin katılımı ile gerçekleştirdi. “Bi felsefeya jin jiyan azadiyê em e tarîtiyê ronî bikin” (Jin jiyan azadî felsefesi ile karanlığı aydınlatacağız) şiarı ile gerçekleştirilen konferans saygı duruşu ile başladı. 

 

İki gün süren konferansta erkek-devlet sisteminin hakikatin izinde olan gazetecilere, kadın ve topluma yönelik saldırıları, kadınların şiddetten kurtulma mücadelesindeki yol ve yöntemleri, özgürlükçü kadınların sisteme karşı mücadeleleri, çözüm perspektifleri, basın alanındaki engellemeler, öne çıkan sorunlar kapsamlı bir şekilde tartışıldı. Farklı kıtalarda yaşayan kadın hareketleri arasındaki boşlukların ortadan kaldırılması, ortak direniş hattının örülmesi, alternatif bir yaşamın gelişmesinde kadın gazetecilerin rolü konusunda önemli tartışmalar geliştirildi. 

 

Kampanya

 

Konferansa tartışılan konulardan biri de PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması için başlatılan “Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası oldu.  Kadın gazeteciler tartışmalarında savaş ve kaosun geliştirildiği politikalara karşı PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın paradigmasının tüm kadınların ve toplumun özgürlüğü için giderek daha güçlü bir alternatif olarak önem kazandığına vurgu yaptı. Tartışmalarda bu yüzden de hegemon sistemin İmralı’da saldırıyı derinleştirdiğine işaret edildi. 

 

 Kadın yüz yılı

 

Konferansta, 21’inci yüzyılın kadın yüz yılı olarak tanımlanmasına ilişkin de “İktidarlar eliyle savaş, sömürü, tahakküm, kadın katliamları, öncü kadınların hedef alınması, toplumsal ahlakın ortadan kaldırılması, doğanın günden güne tahrip edilmesi artıyor. Halklara savaş dayatılıyor. Dünyada, Orta Doğu’da Kurdistan’da erkek egemen iktidar dayatılıyor. Buna karşı da Kürt kadınlar öncülüğünde kadınların mücadelesi özgürlük, demokrasi gibi insanların değerlerini korumak için sürüyor” denildi. 

 

Özgün basının görevi

 

Savaşın en çok basın yolu ile yürütüldüğüne işaret edilen tartışmalarda, medyanın egemen erkek eliyle dezenformasyon, manipülasyon, özel savaş politikaları, sömürü ve cinsiyetçiliğin geliştirildiği bir alana dönüştüğü belirtildi. Buna karşı da kadın gazetecilerin yani özgün basının bu saldırılara karşı toplumu bilinçlendirme görevi olduğuna vurgu yapıldı. 

 

‘Jin jiyan azadî’ isyanı

 

Konferansta tartışılan gündemlerden biri de Rojhilat’ta gelişen “Jin jiyan azadî” isyanı oldu. Tartışmalarda “jin jiyan azadî” şiarı ile Rojhilat ve İran’da gelişen isyanın toplumda önemli değişimlere yol açtığı ifade edildi. Halkın gerici iktidarla yaşamayı istemediği ve rahatsızlığını dile getirdiği belirtilen tartışmalarda, İran yönetiminin kadınların isyanını duyuran gazetecileri hedef aldığı dile getirildi. Tartışmalarda saldırılara rağmen hakikatin ortaya çıkarılmasında ısrar edildiği kaydedildi. Kadın gazeteciler, kadınlar öncülüğünde gerçekleşen Rojava devrimine ilişkin de önemli tartışmalar yürüterek, yeni saldırılara dikkat çekti.  

 

Dünya basını savaşa karşı sessiz

 

Türkiye’nin Güney Kurdistan sınırındaki alanlarda yürüttüğü saldırılara dikkat çeken kadın gazeteciler, buna karşı dünya basınının da sessizliğine tepki gösterdi. 

 

Mücadele vurgusu

 

Kadın gazeteciler tartışmalarında bugüne kadar nasıl ki hakikatin dili olunmuşsa bundan sonra da büyük bir cesaretle alternatif basının güçlenmesi için kadın bakışı ile mücadele edeceklerini vurguladı. Tartışmalarda tüm baskı ve saldırılara karşı halkların, mazlumların ve özgürlük isteyenlerin, direnişçi ve mücadeleci kadınların dili olunacağının altı çizildi. 

 

Tartışmaların ardından konferansta önemli kararlar da alındı. Alınan kimi kararlar şu şekilde: 

 

“ *Özgür basın emekçileri olarak gücümüzü 'Jin jiyan azadî' felsefesine dayanan mücadeleden alıyoruz. Bu yüzden de hakikatin karanlıkta kalmaması için kadınların sesi ve rengi olacağız. Tüm gücümüzle çalışacağız.

 

*Yaşamın her alanına yayılan ve etkisi altına alan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kırılması için kadın ve toplumu bilinçlendiren bir yayıncılığı geliştireceğiz.

 

*Göç, fuhuş, demografyanın değişimi, uyuşturucu gibi toplum kırım politikalarına karşı ahlaki politik toplumu, yurtseverliği geliştiren bir yayıncılığı esas alacağız. 

 

*Tarihten günümüze yaşam, emek, kültür, doğa talanı, kadın düşüncesi ve eyleminin önünün alınması ve her türlü karanlığın aydınlatılması için bizler gerçeği esas alan bir yayıncılığı geliştireceğiz. 

 

*Dijital medyayı toplumun bilinçlenmesinin gelişimi için kullanacağız.”