İstanbul’da halk toplantıları: Gemlik'e yapılacak yürüyüş bir başlangıçtır

  • 00:42 17 Kasım 2023
  • Güncel
İSTANBUL – HEDEP’in, 19 Kasım'da İstanbul’da düzenlenecek Gemlik Yürüyüşü’ne ilişkin İstanbul’un ilçelerinde düzenlediği halk toplantılarında, “Ortadoğu’daki bu gidişata barış lehine müdahale edecek bir gücü taşıdığı için sayın Öcalan bugün tecrit altında tutuluyor. Bu yüzden Gemlik'e yapılacak yürüyüş bir son değil, bir başlangıçtır”  denildi.
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP), 19 Kasım'da İstanbul’da düzenlenecek Gemlik Yürüyüşü’ne ilişkin İstanbul’un Bağcılar, Esenler Küçükçekmece ve Gaziosmanpaşa ilçelerinde halk toplantıları gerçekleştirdi. Bağcılar ilçesinde halkın yoğun katılımıyla gerçekleşen toplantıya Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Rezan Sarıca, Tutuklu Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER), Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAY-DER), Barış Anneleri İnisiyatifi, Tevgera Jinen Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (BDP), HEDEP İstanbul İl ve İlçe yöneticileri katıldı. Toplantının yapıldığı salona, “Bi rêbertiya azad ber bi rizgariya demokratik be” pankartı asıldı.
 
Toplantı, devrim ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşuyla başladı.
 
‘Abdullah Öcalan tüm dünyadan koparıldı’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kırılması ve fiziksel özgürlüğünün sağlanmasının herkes için önemli olduğunu vurgulayan Rezan, Abdullah Öcalan’dan 23 aydır haber alınmadığına dikkat çekti. Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridi anlamak için uluslararası komployu anlamanın öneminin altını çizen Rezan, komplonun bugün de devam ettiğini belirtti. İmralı ada cezaevinin hiçbir zaman normal bir cezaevi olmadığını kaydederek, “İmralı cezaevi dünyada eşi benzeri olamayan bir sistemle inşa edildi ve olağanüstü bir rejimle yönetildi. Bu sistemle Sayın Öcalan tüm dünyadan, toplumdan, Kürt halkından koparıldı. Tek bağlantısı çok sınırlı sayıda avukat ve aile görüşmelerinde oda 2011 yılına kadar sürdü.  2011 yılından sonra devlet ve bu sistemin uygulayıcıları farklı bir düzene geçti. Çünkü devlet sayın Öcalan’la en ufak bir temasın Kürt halkı üzerine yarattığı sinerjiyi, bilinci ve umudu fark etti ve bunu tecrit sistemi ile engelledi” dedi.
 
‘CPT suskunluğa gömülmüş durumda’
 
Çözüm ve diyalog sürecinde bile Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmediğini dile getiren Rezan, 9 yılda sadece 5 kez aile görüşünün gerçekleştirildiğini hatırlattı. 2016’dan sonra tecrit sisteminin değiştiğine dikkat çeken Rezan, “Tecrit sistemi 2016’dan sonra yargı da topyekûn bu sistemin bir parçası haline geldi. Ne yasa, ne anayasa tanıyan bir mahkeme  pratiğiyle karşı karşıya bırakıldı. Hükümet yargı ve iktidar birbirinden ayrılması gerekirken yargı ve mahkemeler iktidara bağlı hareket etmeye başladı. Ve Sayın Öcalan’ın bütün hakları mahkeme ve yargı eliyle işletilemez hale getirildi. Bu hukuksuzluk devam ettiği için tam 32 aydır sayın Öcalan’dan  hiçbir şekilde haber alamıyoruz. Mart 2021 den bu yana mutlak iletişimsizlik haliyle karşı karşıyayız. Bunda dair Adalet Bakanlığına başvuru yaptık ama kapı duvar. Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT)  suskunluğa  gömülmüş durumda. CPT Mart ayında İmralı adasında ziyaret ettikten sonra bir rapor hazırladı ama raporunu açıklamadı” diye belirtti.
 
‘Tecridin irdelenmesi önemli’
 
Abdullah Öcalan’a yaklaşımın Kürt halkına yaklaşım olduğunu vurgulayan Rezan, “Kürt halkının özgürlüğü sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünden geçer. Sayın Öcalan’ın bir birey olmanın ötesinden bir düşünce dünyasını inşa ederek demokratik ulus paradigmasını oraya koydu. Bu paradigmayı sadece Kürt sorunun çözmeye gücünü taşımıyor. Bütün Ortadoğu’daki krizleri de çözecek bir güce sahip. Tecridin ve haber alamama durumunu bu şekilde irdelenmesi önemli. Çünkü Ortadoğu’daki bu gidişata barış lehine müdahale edecek bir gücü taşıdığı için sayın Öcalan bugün tecrit altında tutuluyor. Bu yüzden Gemlik'e yapılacak yürüyüş bir son değil, bir başlangıçtır” ifadelerini kullandı.
 
Demokratik cumhuriyet fikriyatı
 
ANYAKAY- DER  temsilcisi Hüseyin Dalaman, Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu ve dünyada yaşanan kapitalist sistem krizine karşı demokratik cumhuriyet fikriyatını oraya koyarak tüm halklara bir alternatif sunduğunu belirterek, “Tecridin bu kadar derinleşmesi  sayın Öcalan’ın paradigmasıdır. Uluslararası güçler bu fikirden korkuyorlar, bunun Ortadoğu’da yeni bir yaşamın inşası olduğunu ve kapitalizmin bitmesi anlamına geldiğini biliyorlar. Bu yüzden tecritti derinleştiriyorlar. Biz de bu uluslararası komplo ve tecritte karşı sonuna kadar mücadele etmeliyiz” dedi.
 
Küçükçekmece
 
Küçükçekmece'de yapılan toplantı salonuna “Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa demokratik çözüm!” pankartı asıldı. Toplantıya, Marmara Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MA-TUHAYDER), ANYAKAY-DER’in yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Toplantıda yurttaşlar da tecride yönelik görüşlerini dile getirerek, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmenin sağlanmasını talep etti.
 
Gaziosmanpaşa HEDEP ilçe binasında yapılan toplantıya çok sayıda yurttaşın yanı sıra TJA, ANYAKAY-DER katıldı. Salona  “Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa demokratik çözüm!” pankartı asıldı.
 
Toplantı, Abdullah Öcalan'ın savunmasını konu alan bir yazı dizisi ile son buldu.