HABER MERKEZİ - Lübnan Kürtleri Newroz Derneği Başkanı Henan Osman, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi ile Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarının Ortadoğu işgalinin başlangıcı olduğunu belirterek, “Türkiye Ortadoğu için büyük bir tehlike haline geldi” dedi. 

 

Kürt-Arap ilişkilerinin güçlendirilmesi amacıyla 29 Mayıs’ta Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta, “Ortak Yaşam ve Eşit Yurttaşlığa Doğru” başlıklı Lübnan-Kürt diyalog konferansı gerçekleştirildi. Kürt ve Arapların yanı sıra Ermeni ve Süryanilerin de katıldığı konferansta, Kürt-Arap ilişkileri bölgesel müdahaleler ve sorunlar karşısında bölge halklarının birliği tartışıldı.

 

Halkların birliği

 

Lübnan Kürtleri Newroz Derneği Başkanı Henan Osman, konferansın önemine, yürütülen tartışmalara ve sonuçlarına dair değerlendirmelerde bulundu. Konferansın tarihi önemine vurgu yapan Henan, “Bu konferans Ortadoğu halklarının birliği için önemli bir adımdır” dedi. Konferansın sorunların çözümü için önemli bir adım olduğunu, aynı zamanda tarihi bir sorumluluk olduğunun altını çizen Henan, “Tüm sosyal ve politik bileşenlerle çok iyi bir katılım oldu. Otoriter devletler Lübnan'da yaşanan bölücülüğü kendi politikalarına göre kullanıyorlar. Ancak bu konferans tüm bu bölünmeler için birlik mesajını ortaya koydu. Sorunların birlik ve diyalog olmadan çözülemeyeceği çok iyi biliniyor. Halk üzerinde bir bölünme ve muhalefet politikası yürütülüyor. Ortadoğu üzerindeki güçlerini sürdürmek ve egemenliklerini sürdürmek için tüm araç ve alanlarda özel bir politika izliyorlar. Bunun sonucunda savaş derinleşiyor” ifadelerini kullandı.

 

İlk kez konferans

 

Kürt-Arap birliği üzerinde duran Henan, “Kürt halkı binlerce yıldır Lübnan'da yaşıyor ama haklarından mahrum bırakılıyor. Kürtler seçimlerde iradesini temsil eden kimseyi seçemiyorlar. Kürtler binlerce yıldır Lübnan'ı savunmak için savaşıyorlar. Ama hakları, hukukları, kültürleri, dilleri ve daha pek çok şey kaybedildi. Dillerini koruyacak bir okul yok. Lübnanlı değiliz ama Kürt'üz ve temel haklarımızdan mahrumuz. Konferansta tüm bu konulara da değindik. Kürtler ve Lübnanlılar arasında ilk kez bu kadar üst düzey bir konferans düzenlendi. Dolayısıyla bu tehlikeli politikalara karşı birleşmeli ve kendimizi bu bölünmeden kurtarmalıyız. Daha fazla Kürt-Arap diyalogunu teşvik etmek istiyoruz. Çünkü Kürt ve Arap halkları yıllardır aynı coğrafyada yaşıyor. Ortadoğu'daki birçok sorunun çözümü Kürt-Arap diyaloğu ve diğer bileşenlerle de sağlanabilir" diye konuştu. 

 

‘Türkiye’de Lübnan’da çok oyun yaptı’

 

Türkiye’nin sadece Kürtler için değil, Ortadoğu için büyük bir tehdit olduğuna işaret eden Henan, “En büyük sorun Türkiye’nin işgal politikaları. Arap, Süryani, Ermeni ve Êzidî halkları için büyük bir tehdit oluşturuyor. Türkiye, sırf kadın düşmanı siyasetini ve Osmanlı hayallerini gerçekleştirmek için Lübnan'da birçok oyun yaptı. Lübnan içindeki iş yükünü arttırıyor, buradaki vatandaşlarını çoğaltıyor ve onlara Türk kimliklerini yayıyor. Seçim içinde Sünni kesimleri kendi tarafına çekmek istedi. Ayrıca birçok Arap devleti ile oyun oynamaya devam ediyor. Bu politikalar halk için tehlikeli ve Lübnan halkı kısmen bu politikaya ve tehlikeye karşı duruyor” dedi. 

 

‘İşgalin başlangıcı’

 

Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi ile Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarının Ortadoğu işgalinin başlangıcı olduğunu söyleyen Henan, "Kürdistan'ın kaybedilmesi, Ortadoğu'nun tüm ülkelerinin işgal edilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu anlamına gelir. Kürt topraklarının işgalinden sonra Arap devletleri için büyük bir tehlike var. Kürtlerin bugünkü direnişi tüm Ortadoğu topraklarını korumak içindir. Konferansta işgalci Türk devletinin politikasının deşifre edilmesi kararlaştırıldı. Bugün de Türk devletinin KDP ile işbirliği içinde Kürdistan topraklarına saldırılar düzenlediğini görüyoruz. Bununla her geçen gün topraklarını genişletmeyi hedefliyor” şeklinde konuştu. 

 

Abdullah Öcalan’ı fikirleri tartışıldı

 

Kürt kadınlarının direnişinin çözüm bulmanın barışçıl bir yolu olduğunu vurgulayan Henan, “Konferansta kadının rolünün önemi vurgulandı. Çünkü kadınlar doğal olarak başroldedir. Çözümleri daha barışçıl bir şekilde oluşturur. Kadınların kurtuluşu, halkın kurtuluşu olarak görülmektedir. Aynı zamanda Başkan Apo'nun kadın özgürlüğü ve halkın özgürlüğü konusundaki fikirleri tartışıldı. Konferansta çözüm olarak demokratik ulus modeli vurgulandı” ifadelerini kullandı. 

 

Çözüm gücü vurgusu

 

Halkların birliğinin Ortadoğu’da çözüm gücü olduğunu belirten Henan, Son olarak şöyle dedi: "Bugün Rojava’da, medya savunma alanlarına, Kürt halkına eşi benzeri olmayan bir faşizm saldırısı var. Her geçen gün savaş suçları işleniyor ve kimyasal silahlar giderek daha fazla kullanılıyor. Tüm Kürtlerin bu işgale karşı birleşmesi gerekiyor. Gün Kürt halkının günüdür. Bu faşizmden birlik ve beraberlik ile çıkabiliriz. Bu konferans önemli bir adımdı. Umudumuz ve hedefimiz, Ortadoğu'daki diğer ülkelerde de benzer konferanslar yapmak ve iktidar işgaline karşı birleşik bir cephe oluşturmaktır."