Burundi'de bir nesil tehlike altında büyüyor

  • 09:05 18 Kasım 2024
  • Dünya
 
Derya Ceylan
 
HABER MERKEZİ - Burundi’de çocuklar, yoksulluk ve çatışmaların gölgesinde büyüyor. Yetersiz beslenme, cinsel şiddet ve insan kaçakçılığına karşı daha güçlü koruma mekanizmaları çağrısı yapılıyor.
 
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü, dünya genelinde çocukların temel haklarını savunmak ve bu alandaki farkındalığı artırmak için önemli bir fırsat sunuyor. Ancak Afrika kıtası, bu günün önemini en derinden hissettiren bölgelerden biri olmaya devam ediyor. Kıtada milyonlarca çocuk, yoksulluk, eğitime erişim eksikliği, çatışmalar ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği gibi nedenlerle temel haklarından mahrum bırakılıyor. Çocuk yaşta çalıştırılma ve evlilikler, gıda güvensizliği ve silahlı çatışmalarda çocukların kullanılması gibi sorunlar, Afrika’daki çocukların yaşamlarını tehdit eden başlıca hak ihlalleri arasında yer alıyor. Bu ihlaller yalnızca bireysel sorunlara yol açmakla kalmıyor, aynı zamanda nesiller boyunca süren bir yoksulluk ve istikrarsızlık döngüsünü de derinleştiriyor.
 
İhlallerin yaşandığı yerlerde büyüyorlar
 
Bu karanlık tablonun en kötü şekilde gözlemlendiği ülkelerden biri Doğu Afrika’nın küçük ülkesi Burundi. Dünyanın en yoksul ülkeleri arasında yer alan Burundi’de çocuklar, hak ihlallerinin yoğun yaşandığı bir ortamda büyümek zorunda kalıyor. UNICEF’in 2023 raporuna göre, ülkedeki çocukların yüzde 55’i kronik yetersiz beslenme ile mücadele ediyor. Bu oran, Sahra Altı Afrika bölgesindeki yüzde 30’luk ortalamayı neredeyse ikiye katlıyor ve çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimlerini kalıcı olarak etkiliyor.
 
Eğitim hakkı da tehdit altında. İlköğretimin ücretsiz ve zorunlu olmasına rağmen, UNESCO’nun 2022 verilerine göre ortaöğretimde okullaşma oranı sadece yüzde 25. Okul kıyafetleri, ulaşım ve materyal eksiklikleri gibi dolaylı maliyetler, ailelerin çocuklarını okula göndermesini zorlaştırıyor. Özellikle kız çocuklarının evlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle eğitim haklarından daha sık mahrum kalıyor. UNICEF’in tahminlerine göre, Burundi’de 18 yaş altındaki çocukların yüzde 40’ı evlendiriliyor. Bu durum, kız çocuklarının eğitimden kopmasına, sağlık risklerine ve toplumsal yoksulluk döngüsüne neden oluyor.
 
Yerel yönetim ve politikaların rolü
 
Burundi’de çocuk haklarının ihlal edilmesinde yoksulluk ve çatışmalar kadar yerel yönetimlerin eksik politikaları da etkili oluyor. Çocuk yaşta evliliklerin ve çocuk yaşta çalıştırılmanın önlenmesi ile eğitimin yaygınlaştırılması gibi konularda yasal düzenlemeler yetersiz kalıyor. Var olan yasalar ise kırsal bölgelerde etkili bir şekilde uygulanamıyor. Çocuk evliliklerini yasaklayan Burundi Medeni Kanunu’na rağmen, dini ve geleneksel otoritelerin güçlü etkisi ve ailelerin yoksullukla mücadele çabaları bu yasağın ihlal edilmesine yol açıyor. Eğitimde ise okulların ücretsiz olmasına rağmen ulaşım, kırtasiye ve okul üniforması gibi dolaylı maliyetler, çocukların eğitime erişimini zorlaştırıyor. Burundi hükümetinin eğitim bütçesi, ulusal bütçenin yalnızca yüzde 15’ini oluştururken bu oran, Sahra Altı Afrika ülkeleri ortalamasının altında kalıyor. Sosyal hizmetler alanında bütçe yetersizliği ve güvenlik güçlerinin eğitimsizliği ise çocuklara yönelik cinsel şiddet ve insan kaçakçılığı ile mücadelede ciddi zorluklara neden oluyor.
 
Çatışmaların gölgesinde çocukluk
 
1993-2005 yılları arasındaki iç savaşın derin izlerini hâlâ taşıyan Burundi, silahlı grupların faaliyet gösterdiği bir bölge olmaya devam ediyor. Bu süreçte binlerce çocuk, zorla alınarak çatışmalarda kullanıldı. Save the Children’ın 2021 raporuna göre, çatışmalarda kullanılan çocukların çoğu hâlâ ciddi travmalarla yaşıyor. Bugün bu çocukların büyük bir kısmı toplumsal dışlanmayla karşı karşıya ve rehabilitasyon programlarına erişimleri sınırlı. Uganda ve Sierra Leone gibi ülkelerde başarılı sonuçlar veren rehabilitasyon merkezlerinin Burundi’de yetersiz olduğu ifade ediliyor.
 
Cinsel şiddet ve insan kaçakçılığı
 
Burundi’deki çocukların karşılaştığı en ciddi sorunlardan biri de cinsel şiddet. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin (OHCHR) 2022 raporuna göre, cinsel şiddete maruz bırakılanların yüzde 60’ını 15 yaş altındaki çocuklar oluşturuyor. Çatışma bölgelerinde ve mülteci kamplarında cinsel şiddete uğrayan çocuklar, hem fiziksel hem de psikolojik saldırılara karşı mücadele ediyor.
 
İnsan kaçakçılığı da, Burundi’deki bir başka büyük sorun. 2023 ABD İnsan Ticareti Raporu’na göre, Burundi’den kaçırılan çocuklar tarım sektöründe çalıştırılmak üzere Tanzanya ve Kenya’ya, kız çocukları ise Orta Doğu ülkelerine götürülerek cinsel sömürüye maruz kalıyor. Ülke içinde ise fuhuşa zorlanan çocukların sayısı her geçen gün artıyor. Çocuklar, rehabilitasyon programlarının eksikliği nedeniyle yeterince destek alamıyor ve çoğu zaman toplumsal dışlanma ile karşı karşıya kalıyor.
 
Uluslararası toplumun eksiklikleri
 
Uluslararası toplum, Burundi’deki çocuk hakları krizine yönelik çeşitli yardımlar sunmaya çalışsa da bu yardımlar ihtiyacı karşılamaktan uzak. UNICEF ve Dünya Gıda Programı gibi kuruluşlar, sağlık, eğitim ve gıda güvenliği alanında projeler yürütüyor. Ancak Burundi’de her yıl beslenme desteğine ihtiyaç duyan 1 milyon çocuğun yalnızca yarısına ulaşılabiliyor. Yardımlar çoğunlukla kısa vadeli olduğu için çocuk hakları ihlallerine uzun vadeli çözüm sağlayacak kapsamlı stratejiler geliştirilemiyor. Ayrıca uluslararası iş birliğinin yeterince güçlü olmaması, yardım projelerinin etkisini sınırlıyor. Çatışma sonrası rehabilitasyon konusunda Uganda ve Ruanda gibi ülkelerde başarılı sonuçlar elde edilmişken Burundi’de bu tür programların eksikliği dikkat çekiyor.
 
İklim krizinin çocuklar üzerindeki etkisi
 
Küresel karbon emisyonlarına yalnızca yüzde 0.01 oranında katkı yapan Burundi, iklim değişikliğinin sonuçlarını en ağır şekilde hisseden ülkeler arasında. BM Çevre Programı’nın (UNEP) 2023 yılı verilerine göre, şiddetli yağmurlar ve seller nedeniyle 120 binden fazla kişi yerinden edilirken, bu grubun yüzde 70’ini çocuklar oluşturuyor. İklim krizi, tarım üretimini de olumsuz etkileyerek Burundi’deki gıda güvensizliğini artırıyor. Mısır ve pirinç gibi temel ürünlerde yaşanan kıtlıklar, yetersiz beslenme sorununu derinleştiriyor ve bu durum çocukların sağlık hakkını doğrudan ihlal ediyor.
 
Çözüm nedir?
 
Burundi’deki çocuk hakları ihlallerinin önlenmesi için hem ulusal hem de uluslararası düzeyde güçlü adımlar atılması gerekiyor. Çocuk yaşta evlilik ve çalıştırılma ile cinsel şiddetle mücadele için yasal düzenlemelerin daha sıkı uygulanması ve sosyal hizmetlerin güçlendirilmesi hayati önem taşıyor. Çatışma ortamında kalan ve cinsel şiddete uğrayan çocuklar için psikolojik destek ve mesleki eğitim imkânları sağlayacak rehabilitasyon merkezlerinin kurulmasının gerekliliği vurgulanıyor. Bu alanda Uganda ve Ruanda gibi ülkelerdeki başarılı örnekler model alınabilir. Uluslararası toplumun yardımları ise daha uzun vadeli planlara dayalı olarak artırılması ve koordineli bir şekilde yürütülmesi sık sık yapılan çağrılardan biri.
 
Burundi’deki çocuk hakları ihlalleri yalnızca ulusal bir mesele değil, aynı zamanda küresel bir insan hakları sorunu olarak ele alınması gereken bir konu olarak dünyanın önünde duruyor.