HABER MERKEZİ - Kobanê Davası'nda savunmanın tek güne indirilmesini tepki gösteren HDP, "Bu davanın hem halklar hem de hukuk nezdinde hiçbir meşruiyeti yoktur" dedi. 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP),  Kobanê Davası'nda mahkeme heyeti tarafından savunma hakkının tek güne indirilmesini, birçok kentte  yaptığı ortak açıklama ile protesto etti. 

 

Mardin 

 

HDP Mardin ve Artuklu İlçe Örgütü, il binası önünde beraber açıklama gerçekleştirdi. Ayrıca Kızıltepe, Nusaybin, Midyat, Savur, Derik, Dargeçit, Mazıdağı ve Ömerli ilçelerinde de ilçe binaları önünde ayrı ayrı açıklamalar yapıldı. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamalarda sloganlar atıldı. HDP İl Örgütü adına İl Eşbaşkanı Perihan Ağaoğlu, ortak basın metnini okudu.  

 

Kobanê Davası'nda HDP’lilerin yargılayan taraf olduğunu belirten Perihan, mücadelelerine devam edeceklerini vurguladı.

 

Açıklamanın ardından 5 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirilirken, ardından nöbet eylemi başlatıldı.

 

Hakkari

 

Kobanê Siyasi Soykırım Davası’na ilişkin Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde HDP Yüksekova İlçe Örgütü’nün yaptığı açıklamaya Tevgera Jinên Azad (TJA), Barış Anneleri Meclisi, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamada HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede ve ÖHD Hakkari Eşbaşkanı Harika Günay Karataş konuştu.

 

‘Dosya unutulan belgeler açığa çıktı’

 

Sait’in yaptığı konuşmadan sonra ÖHD Hakkari Eşbaşkanı Harika Günay Karataş davaya ilişkin bilgilendirmede bulundu. Kobanê davasındaki yargılamanın bir yılı geride bıraktığını belirten Harika, “Tüm avukatlara, hukuk kurumlarına ve tüm demokrasi güçlerine Sincan Adliyesi’nde yaşanan hukuk kırımına karşı mücadele etmeye, bu mücadeleyi yürüten yargılanan arkadaşlarımızın yanında olmaya ve siyasi iktidarın bugün mahkeme başkanlığı ve üyeliği yapan sözüm ona yargı mensuplarının eliyle gerçekleştirmek istediği bu operasyonu boşa çıkarmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Oturma eylemi, "Jin Jiyan Azadi" sloganları ve alkışlarla sona erdi. 

 

Mersin

 

HDP Mersin İl Örgütü, Özgür Çocuk Parkı’nda yaptığı açıklamaya çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada “Saldırılar ve tehditler bizleri yıldıramaz” pankartı açıldı. HDP Mersin İl Eşbaşkanı Hoşyar Sarıyıldız, davanın bugüne kadarki sürecinde yaşanan hukuksuzlukları teşhir ettiklerini söyledi.

 

Hazırlanan delillerin, sipariş tanıklar, gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan iddialarının tamamı AKP-MHP faşizminin mutfağından çıkmış ve hukukun yok sayıldığını kaydeden Hoşyar, “Siyasi hesaplarla hazırlanan, savcısı Bahçeli hakimi Erdoğan olan Kobanê Davası’nın hukuki herhangi bir tarafı kalmamış ve heyetin vereceği beraat dahil hiçbir karar adil olmayacaktır” ifadelerini kullandı.  

 

Açıklamanın ardından oturma eylemi yapan kitle “siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganı attı.

 

Muğla 

 

HDP Datça İlçe Örgütü de, Datça Meydanı’nda bir araya gelerek açıklama yaptı. Açıklamaya Marmaris'ten gelenlerin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.

 

İzmir 

 

HDP İzmir İl ve ilçe binaları önünde eş zamanı basın açıklaması ve temsili oturma eylemi gerçekleştirildi.  HDP İzmir İl binası önünde  yapılan açıklamada, "Kobanî Kumpas Davası eşit, adil ve ortak yaşamın savunucularına açılmış bir davadır" yazılı pankart açıldı. Açıklamada sık sık, “HDP halktır halk burada”, “Birleşe birleşe kazanacağız”, “Kobanê düşmedi düşmeyecek”, “Bîjî berwxedana zindanan”, “Aysel Tuğluk onurumuzdur” ve “Kobanê kumpası tutmadı tutmayacak” sloganları atıldı. 

 

Ortak basın metnini HDP İzmir İl Eşbaşkanı Çınar Altan okudu. Açıklama sonrasında HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni ve EHP, ESP, TÖP, Kaldıraç, Halkevleri SYKP İzmir İl temsilcileri de kısa birer konuşma yaptı. 

 

AKP’nin en hazmedemediği şey Kobanê direnişi oldu

 

Açıklamada konuşan Murat Çepni AKP'nin 20 yıllık iktidarı süresince en hazmedemediği şeyin Kobanê direnişi olduğunu  söyledi. Murat, Kobanê'nin kazanılmasının AKP iktidarının yenilgisinin ilanı olduğunu belirtti. Murat, "AKP-MHP suç ittifakı başarmaya çalışıyor. Ellerinden ne geliyorsa kendi hukuklarını dahi hiçe sayarak yapmaya çalıştı. Kürt halkına, işçi sınıfına, kadınlara, cepheden saldırmaya, cezalandırmaya çalışan kim varsa ya mafya çetelerinin yandaşı ya suç şebekelerin parçası veya tarikatın üyesi” diye ifade etti.

 

Ortak basın metninde şu ifadelere yer verildi: 

 

"Bu dava; DAİŞ çetelerine karşı Kürt halkının destansı direnişine tahammül edemeyen AKP-MHP faşist iktidarının, yargı eliyle Kürtlerden intikam alma davası ve aynı zamanda HDP’nin kapatılması için gerekçe haline getirilen operasyonlar zincirinin bir halkasıdır. Tarihe hukuk skandalı olarak geçecek olan davanın bir amacı da, partimizi ne alanlarda ne de seçim sandıklarında geriletmeyen iktidarın, yargı eliyle bizi tasfiye etme girişimidir. Bu dava, HDP fikriyatının toplumsallaşmasının önüne geçemeyen iktidarın, bu toprakların geleceğine karşı yürüttüğü bir saldırı ve umudu kırma hamlesidir. Dava sürecinde yargılanan yoldaşlarımıza baktığımızda, yargılananların kişiler değil bir fikriyat olduğu net olarak ortaya çıkmaktadır. Kürt özgürlük mücadelesi ve sol sosyalist mücadelenin kadrolarının aynı davadan yargılanması bunun en bariz göstergesidir. 

 

Dava siyasi talimatlarla yürütülüyor

 

Bu davanın hem halklar hem de hukuk nezdinde hiçbir meşruiyeti yoktur. Bunu bulunduğumuz her yerde anlatmaya ve savunmaya devam edeceğiz. Nitekim, davanın seyrine bakıldığında da, iktidarın bile izah etmekte zorlandığı ve skandallar silsilesine dönüşen bu davanın, tamamen siyasi talimatlarla yürütüldüğü net olarak ortaya çıkmaktadır.

 

Göstermelik iddialar

 

Başından beri gizli tanık adı verilenlerin çelişkili beyanları ile, müştekilerin şikâyetçi olmaması ve mahkeme üyelerinin suç örgütleriyle olan ilişkisinin ortaya çıkması, bu davanın bir kumpas davası olduğunun en açık ispatıdır. Binlerce sayfalık göstermelik iddialardan oluşan suçlamaların, hukukçularımız tarafından her aşamada çürütülmesi, davanın bir yıl içinde çökmesini sağlamıştır.

 

18 kşi daha tutuklandı

 

Her yönüyle çöken bu davadan sonra geçtiğimiz Nisan ayında, iktidarın talimatıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Kumpas davasının ikinci aşamasına geçilerek, 'Kobanî Soruşturması' kapsamında 91 kişi hakkında daha gözaltı kararı verilmiş, gözaltına alınan 48 kişiden 18 arkadaşımız tutuklanmıştır. 

 

İktidarın yargılandığı bir irade sahasına dönüştü

 

Tüm bu trajikomik kumpas tiyatrosu süresince, aralarında önceki dönem Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile birlikte, MYK üyelerimizin de bulunduğu 108 arkadaşımız, duruşma salonlarını bir yargılanma alanı olmaktan çıkarmış ve bizzat AKP-MHP iktidarının yargılandığı bir irade sahasına dönüştürmüşlerdir. 

 

Hiçbir meşruluğu yok

 

İşte, tıpkı şu anda Ankara Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülen duruşma ile faşizmi yargılayan arkadaşlarımızın ifade ettiği gibi, bizler de, bu kumpas davasının ne insani, ne vicdani, ne hukuksal, ne de ahlaksal olarak hiçbir meşruluğunun olmadığını burdan bir kez daha açıkça ilan ediyoruz! 

 

Direniş tarihimize bir daha bakın

 

Yıllardır partimiz başta olmak üzere, toplumsal mücadele dinamiklerine karşı, yargıyı bizzat şiddet üreten bir mekanizmaya dönüştüren siyasi iktidara tek bir sözümüz var: Dönün ve direniş tarihimize bir kez daha bakın! 

 

Hiçbir karar bizi bir adım geri attırmayacaktır

 

Bizlere karşı bir şiddet aygıtına dönüştürdüğünüz yargı kurumlarınızın verdiği hiçbir karar, bizi haklılığımızdan ve de mücadelemizden bir adım geriye düşürmedi, bundan sonra da düşürmeyecektir!

 

Seni senin çıkardığın yasalarla yargılıyoruz

 

HDP Kapatma Davası, Kobanê Kumpas Davası ve bugünlerde 9. yıldönümü sürecinden geçtiğimiz Gezi direnişi davası gibi operasyonlarla, halklarımızın bağrında yanan özgürlük ateşini söndürmeye gücünüzün yetmeyeceğini iyi bilin!  Ve bir dönemler, yargıyı tamamıyla kendisine bağlayan Saddam Hüseyin’in, mahkeme heyetine ‘adil yargılanmak istiyorum’ dediği zaman, mahkeme başkanının 'seni, senin çıkardığın yasalarla yargılıyoruz' demiş olduğunu  asla ama asla unutmayın!"