MÊRDÎN - Küresel Eşitlik ve Kapsayıcılık Ağı ve Mêrdîn Barosu Kadın Hakları Merkezi kadın muhtar kapasite güçlendirme konusunda eğitim programı gerçekleştirdi. Programda kadın muhtarların yerel yönetimlerdeki önemine vurgu yapılırken, kadın muhtarlar ise deneyimlerini paylaştı.

 

Küresel Eşitlik ve Kapsayıcılık Ağı ve Mêrdîn Barosu Kadın Hakları Merkezi “Daha eşit ve kapsayıcı bir mahalle mümkün” şiarıyla Mêrdîn Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda, kadın muhtar kapasite güçlendirme programı gerçekleştirdi.

 

Kadın muhtar oranı yüzde 3

 

Program, Küresel Eşitlik ve Kapsayıcılık Ağı Başkanı Ayşe Kaşıkırık’ın konuşmasıyla başladı. Ayşe, adaylaşma süreçleri ve strateji geliştirme, mahallede eşitlik ve hak temelli yaklaşım ile kadın dostu ve kapsayıcı kentsel hizmetler konularında aktarımlarda bulundu. Projelerinin oluşum sürecine değinen Ayşe, kadın temsiliyetinin güçlendirilmesi gerektiğine işaret etti. Türkiye’de kadın muhtar oranının yüzde 3 olduğuna dikkat çeken Ayşe, “Muhtarlığın cinsiyeti yüzde 98 erkek. Biz iki şeyle mücadele ediyoruz. Birincisi patriyarkal eril sistem, ikincisi ise feodal zihniyet” diyerek muhtarlığın erkekler için saltanat sistemine dönüştüğünü ifade etti.

 

‘Yerel demokraside muhtarlık liderliktir’

 

Erkek muhtarlar, muhtarlığı ek iş olarak görürken, kadın muhtarların tek iş olarak yaptığına vurgu yapan Ayşe, “Yerel siyaset rant, maddi manevi çıkar yeri. Muhtar dediğimiz zaman ilk akla gelen köy muhtarlığıdır. Yerel demokraside muhtarlık liderliktir. Gençleşmeye, günceli bilen, sorunlara hakim olan adaylara ihtiyacımız var” dedi.    

 

‘İlk mücadele ailede başlıyor’

 

Kadınların adaylık sürecinde yaşadığı zorluklara dikkat çeken Ayşe, ilk mücadelenin ailede başladığını ifade etti. Ayşe, kadınların haklarını kolay kazanmadığının altını çizerken, değişim ve dönüşümü yine kadınların yapacağını söyledi. Bu temsiliyetin değiştirilebileceğini kaydeden Ayşe, HDP’nin eşbaşkanlık sistemine işaret ederek, Türkiye’nin 17 ilinde hiç kadın milletvekilinin çıkmadığını hatırlattı.

 

Kadın muhtarlar muhtarlık deneyimlerini paylaştı

 

Dêrik’e bağlı Teelbeş (Alagöz) köyünde muhtarlık yapan Nebahat Durmaz Denk ve İstanbul Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Çiğdem Özkan muhtarlık deneyimlerini ve yaşadıkları süreci paylaştı. Kadın muhtarlar, adaylık süreçlerinde erkeklerle mücadele etmek durumunda kaldıklarını aktarırken, mücadele vurgusu yaptı. Kadın muhtar olmanın yarattığı farkı aktaran Çiğdem, “Kadınlar bir sorunu olduğunda gelip bana sansürsüz her şeyi anlatabiliyor. Ben de elimden geleni yapıyorum. Durumu kötü ailelerimize destek sağlamaya çalıştık. Erkek muhtar yerine kadın muhtar olmak fark yaratıyor. Erkek muhtarlar seçildikten hemen sonra ilk iş olarak silah alıyor” dedi.

 

‘Köye hizmet ettim’

 

Nebahat ise kendisinden önce bir erkeğin muhtar olduğunu, 15 yıl muhtarlık yaptığını ve köy halkı için hiç hizmet gerçekleştirmediğini paylaştı. Kendisinin seçilmesiyle birlikte köyde başta parklar olmak üzere birçok hizmette bulunduğunu kaydetti.

 

‘Merkezi politikalar yerel üzerinde büyük etkiler yaratıyor’

 

Ardından İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden akademisyen Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu da afetler ve kentsel dirençlilik konusunda aktarımlarda bulundu. Kapitalist politikaların dünyayı iklim krizlerine, gıda ve su konusunda bir belirsizliğe mahkum ettiğine değinen Pelin, tek tipleşmenin sadece toprağı değil insanı da etkilediğini kaydetti. Kendi kararlarını yerel halkın kendisinin alması gerektiğini söyleyen Pelin, demokratik taleplerin daha üst kurumlara iletilmesi noktasında yerel yönetim yöneticilerinin büyük rol oynadığını ifade etti. Pınar, ülkede gelişen ekolojik yıkımlara da işaret etti. Merkezi politikaların yerel üzerinde büyük etkiler yarattığının altını çizen Pelin, “Her büyük kent güçlü değil” dedi.

 

Program, sertifika töreninden sonra sona erdi.