Gözaltılara tepki: Basına boyun eğdiremeyecekler
- 09:02 28 Ekim 2022
- Güncel
İZMİR - Cumhurbaşkanının bazı basın mensuplarını saraya çağırdığı süreçte özgür basın mensuplarının gözaltına alınmasını manidar bulan kadınlar, gazeteciliğin suç olmadığını, basına boyun eğdirilemeyeceğini söyledi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen bir soruşturma kapsamında ajansımız ve Mezopotamya Ajansı muhabirlerinin evlerine baskın yapılarak 11 gazeteci gözaltına alındı. 9 ilde gerçekleştirilen gözaltılarda muhabirlerimiz Habibe Eren ve Öznur Değer, Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, MA muhabirleri Deniz Nazlım, Selman Güzelyüz, Zemo Ağgöz, Berivan Altan, Hakan Yalçın, Emrullah Acar ve Ceylan Şahinli ile bir dönem MA'da stajyerlik yapan Mehmet Günhan, polis işkencesiyle gözaltına alındı. Muhabirimiz Derya Ren ise hakkında açılan bir davadan dolayı gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Gazetecilerin işkence ile gözaltına alınmasını kınayan farklı çevrelerden kadınlar, devleti yasalara ve sözleşmelere uymaya çağırarak gazeteciliğin suç olmadığının altınız çizdi.
‘Bu çağa yakışmıyor’
Gazetecilerin gazeteci olup olmadıklarının öncelikle meslek örgütlerine sorulması gerektiğini ifade eden İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi,“Kime ve neye göre bir yaklaşım sergileniyor biz Türkiye’ye ve bu çağa yakışmayan yaklaşımları kabul edemeyiz. Öncelikle bu yöntemlerle gözaltına alınmamalı. İnsan hakları ve demokrasi bir yerde çiğnenmeye başlayınca bunun sonunun gelmeyeceğini hep söylemiştik” dedi.
‘Baskı rejimlerini andıran yaklaşımları doğru bulmuyoruz’
Dezenformasyon yasasına ilişkin eleştirilerde de bulunan Dilek, “Yasa basın kanununda değişiklik yapıyor ve örgütlü yapılara fikirlerinin sorulmadığı bir düzen. Bu düzenin her şeyden önce otosansür getireceğini ve bu tür olaylara sahne olacağını biliyorduk. Başından beri bu nedenle yasayı desteklemedik. Ancak bu yasa kapsamında her şeyin daha da hızlandığını görüyoruz. Sanırım bir geri sayım var. Seçimlerle ilgili olduğu açık. Bu baskı rejimlerini hatırlatan yaklaşımları doğru bulmuyoruz” diye ifade etti.
‘Gazetecilik suç değildir’
Serbest gazeteci Özlem Kara ise meslektaşlarının gözaltına alınma şekillerini kınayarak “Yaptıkları tek şey gazetecilikti. İktidarın gazetecileri hedef gösteren politikaları ve yasalarıyla biz haber yaparken boğuluyoruz. Susturulmak isteniyoruz. Ama asla susmayacağız, yazmaya devam edeceğiz. Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın çünkü gazetecilik suç değildir” şeklinde ifade etti.
İHGD’den yasalara uyma çağrısı
İnsan Hakları Gündemi Derneği (İHGD ) Yönetim Kurulu da, derneğin temel insan hakları çerçevesinde, yurttaşın haber alma özgürlüğü ile bağımsız ve muhalif yayıncılığın önüne konulan engellere karşı çıktığını ifade ederek “Gazetecilerin yaptıkları haberlerden dolayı haklarında soruşturma yürütülmesi ve gözaltına alınmaları kabul edilemez. İHGD, soruşturmayı yürüten yetkililere ve kolluk kuvvetlerine -özellikle gözaltına almalarda ters kelepçe uygulandığı haberleri nedeniyle- yasalara ve uluslararası insan hakları sözleşmelerine uygun davranma yükümlülükleri anımsatır” sözlerine yer verdi.
‘Kadınlara boyun eğdirme çabası’
Uzun yıllardır AKP-MHP iktidarının özellikle kadınlara, sosyalistlere, yurtseverlere boyun eğdirme çabası olduğunu ifade eden Mor Dayanışma İzmir’den Didar Gül “Çok yakın zamanda kadın bir avukatın ‘jin jiyan azadî’ sloganı atması sonucu salonda faşist saldırıya uğradı. 11 gazeteci gözaltına alındı ve bu sırada da başını eğmeye çalıştılar. Bu ‘biz sizi dize geçireceğiz’ mesajı verme biçimi. Bunun karşısında kadınlar, gazeteciler devrimciler, yurtsevereler olmaya devam edecekler” şeklinde dile getirdi.
‘Gözaltı zamanlaması manidar’
Basının zor bir süreçten geçtiğini ve sansür yasası ile birlikte de kamuoyunun gerçek habere ulaşma hakkının ellerinden alındığını ifade eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Yönetiminden Mehtap Alişan ise, gazetecilerin işkence ile gözaltına alındığını, gazeteci Zemo Alagöz’ün bebeğinin uzun süre annesiyle görüştürülmeyerek beslenme hakkının ihlal edildiğini belirtti. Mehtap, “Tamamen insani haklara müdahale edebiliyorlar. Sansür yasası ile çok rahat bir şekilde özel hayatlara müdahale edebiliyorlar. Erdoğan’ın daha az muhalif basını çağırırken özgür basın çalışanlarını gözaltına alınması da manidar. Oysa onlar bu topraklarda doğru haber yapma gayretiyle her gün haber kovalıyorlar” şeklinde konuştu.
‘Boyun eğmeyeceğiz’
HDP’li Milletvekili Semra Güzel’in de başını eğdirmeye çalışıldığı gibi gazeteci kadınların da başının eğilmeye çalışıldığına dikkat çeken Mehtap “Özellikle kadın arkadaşların başını eğmeye çalışıyorlar. Belki yarın bizlere aynısını yapmaya çalışacaklar ama bilmeliler ki bu iktidara da bu düzene de biz boyun eğmeyeceğiz.” şeklinde ifade etti.