Eşbaşkan Gülşen Özer tahliye edildi

  • 12:27 30 Mayıs 2022
  • Hukuk
 
DİYARBAKIR - Görevden alınan ve yerine kayyım atanan Bismil Belediye Eşbaşkanı Gülşen Özer yargılandığı davadan tahliye edildi. 
 
Diyarbakır'da 16 Mart'ta evine yapılan baskınla gözaltına alındıktan sonra tutuklanan görevden alınan Bismil Belediyesi Eşbaşkanı Gülşen Özer tutuklu yargılandığı davanın duruşması Diyarbakır 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 
 
Duruşmada avukatları Mehmet Emin Aktar, Serhat Karaşin ve Muhammed Serdar Özer hazır bulunurken Gülşen de tutuklu bulunduğu Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) katıldı. Duruşmayı, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır İl Eşbaşkanları Zeyyat Ceylan, Gülistan Atasoy, görevden alınan Bismil Belediye Eşbaşkanı Orhan Ayaz ve Gülşen’in yakınları takip etti. 
 
‘Yasadışı herhangi bir eyleme katılmadım’
 
Katıldığı 36 eylem ve etkinlikle ilgili bileşen dosyadan Kürtçe yaptığı savunma Türkçeye tercüme edilen Gülşen, kendisinin Meclis'te grubu bulunan resmi bir siyasi partinin çeşitli kademelerinde görev alan biri olduğunu, suçlama konusu olan tüm eylem ve etkinlikleri siyasi parti temsilcisi kimliğiyle katıldığını kaydetti. Suçlamaları kabul etmediğini dile getiren Gülşen, yasadışı herhangi bir eyleme katılmadığını belirterek, beraatini talep etti. 
 
‘Suç oluşturmayan faaliyetler’
 
Suçlamalara karşı savunma yapan Gülşen’in avukatı Mehmet Emin Aktar, "İddianamede müvekkilim 36 ayrı etkinliğe katıldığı gösterilmiş, oysa eksik yazmışlar. Müvekkilim 100'e yakın eylem ve etkinliğe katılmıştır. Bunlar suç oluşturmayan faaliyetlerdir" dedi.  
 
‘Suç şüphesi yoktur’
 
Salonda bulunan HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanlarını işaret eden Emin, "Bu salonda, müvekkilimin görev yaptığı siyasi partinin eşbaşkanları bulunuyor. Dışarda da polis, muhtemelen onları kamera kaydına almışlar. Yarın haklarında dosya hazırlandığında, Gülşen Özer'in duruşmasına katılmakla suçlanacaklar. Bu dosyada suç olduğunu öne sürülen fiiller de bunun gibi hazırlanmış şeylerdir. Kız istemeye gitmiş, taziyeye gitmiş, düğüne gitmiş, aileler arası husumetleri sonlandırmaya gitmiş. Bunlar suçlama konusu yapılmış. Müvekkilim birçok etkinliğe katılmıştır. Bunların hepsini unvanı doğrultusunda yapmıştır. Müvekkilimin suçluluğuna ilişkin kuvvetli suç şüphesi yoktur. Beraat ve tahliyesine karar verilmesini talep ediyorum" sözlerine yer verdi. 
 
‘18 yıllık görevimde böyle böyle suçlama görmedim’
 
Avukat Serdar Özer de müvekkiline yönelik söz konusu suçlamaların yargı politikasından kaynaklandığını, bu durumunda mevcut siyasi iklimle alakalı olduğunu söyleyerek, "Dosya kapsamında müvekkilin örgütsel faaliyetlere katıldığına dair herhangi bir görüntüleme yoktur. Haber bültenlerinden alınan birtakım değerlendirmeler vardır. 18 yıldır bu mesleği yürütmekteyim, böyle bir suçlama görmedim" şeklinde konuştu. 
 
'Önyargı ile yürütülmüş bir soruşturmadır’
 
Avukat Serhat Karaşin, müvekkilinin siyasi parti çalışmaları kapsamına suçlama konusu yapılan eylemlere katıldığını, bunların suç olmadığını söyleyerek, "Bu kadar yasadışı eylem yapılmışsa emniyet güçlerinin müsaade etmesi gerçekçi değildir. Çok bilinen haber sitelerinden çıktılar alınarak, yasadışı örgüt mensubu olduğuna dair bir kanaat sunulmakta. Bunlar gerçekçi değildir. Bu soruşturma başından beri gerçekçi bir temelde yürütülmemiştir. Önyargı ile yürütülmüş bir soruşturmadır" ifadelerini kullandı. 
 
Verilen kısa aranın ardından mahkeme heyeti, Gülşen’e yurt dışı yasağı ve adli tedbir uygulanmasına ve tahliyesine tahliyesine karar verdi. 
 
Mahkeme bir sonraki duruşmayı 24 Ekim'e erteledi.