Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri raporu açıklandı

  • 14:34 4 Temmuz 2024
  • Güncel
 
 
WAN- TUHAY-DER, ÖHD ve Wan Barosu inceledikleri birçok cezaevinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin rapor yayınladı.
 
Wan Barosu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) Wan Barosu Tahir Elçi Konferans Salonunda yaptıkları basın açıklamasıyla cezaevlerinde yaşanan ihmal ve hak ihlallerine ilişkin hazırlanan raporu açıkladı.
 
ÖHD adına Ersin Biricik’in açıkladığı raporun Wan Yüksek Güvenlikli Cezaevi, Wan F Tipi Cezaevi, Wan T Tipi Cezaevi, Ahlat T Tipi Cezaevi, Patnos L Tipi  Cezaevi, Bayburt M Tipi Cezaevi, Rize Kalkandere L Tipi Cezaevi, Trabzon Beşikdüzü T Tipi Cezaevi ve Iğdır S Tipi cezaevlerine gerçekleştirilen ziyaretler sonucu hazırlandığı belirtildi.
 
‘Uluslararası sözleşmelere aykırı’
 
Ersin cezaevlerinde hasta tutsakların hastaneye hiç götürülmediğinin, hastaneye sevk işlemlerinin geciktiğinin ya da tutsakların muayene edilmeden tekrar cezaevlerine getirildiğini ifade ederek, “Hapishane koşullarında kalamayacak kadar ağır hasta olan mahpusların hapishanede tutulmaya devam edilmesi, tedaviye ulaşmanın önündeki engeller, ulusal mevzuata ve uluslararası sözleşmelere aykırı olup tıbbi tedaviye ulaşma imkanı kısıtlandığından yaşam hakkı ihlaline yol açılmaktadır. Görüşmelerimiz sonucunda tespit edilen sağlığa erişim hakkı ihlallerinin ortadan kaldırılması için Adalet Bakanlığının pozitif yükümlülüklerini yerine getirmeli” dedi.
 
‘Hukuka aykırı tecridin kaldırılması gerekmektedir’
 
Ersin tutsakların cezaevlerinde yaşanan sorunların giderilmesi için topluma duyarlılık çağrısında bulunduğunu ve tutsakların taleplerini şu şekilde sıraladığını ifade etti: “Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası Sözleşmeler, Anayasa ve Ceza İnfaz Kanununda güvence altına alınan temel hak ve özgürlükler doğrultusunda Abdullah Öcalan üzerindeki hukuka aykırı tecridin son bulması, Öcalan’ın ailesi ve avukatları ile görüşmesinin sağlanmasıdır. Hapishane idareleri tarafından mahpuslara dönük disiplin cezaları uygulanmaktadır. Bu durum ifade özgürlüğün müdahale anlamına gelmektedir. Bu sebeple mahpuslar daha fazla hak ihlaline uğramadan; herhangi bir yaşam hakkı ihlali olmadan Abdullah Öcalan’a uygulanan hukuka aykırı tecridin kaldırılması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
 
Ersin son olarak yaşanan hukuksuzlukların bir an önce son bulması gerektiğinin altını çizerek, “Devlet, Anayasa ve kanunlarda kendisine yüklenen yükümlülüklerini ve sorumluluklarını yerine getirmeli, mahpuslara yönelik uygulanan hak ihlallerine son vermelidir“ çağrısında bulundu.