Dezenformasyon yasası: Ya risk ya yandaşlık!
- 09:01 5 Temmuz 2022
- Güncel
Öznur Değer
ANKARA - Gazetecilerce, Sansür Yasası olarak adlandırılan Dezenformasyon Yasası’nın yürürlüğe girmesi halinde gazetecilerin yanı sıra tüm toplumu ciddi bir baskı bekliyor. Düşünce ve ifade özgürlüğünü tamamen ortadan kaldıracak bu kanun, yandaşlara esneklik öngörürken muhaliflerin ise tamamen sesini kesmeyi hedefliyor.
Savaş politikasında ısrar eden AKP ve MHP iktidarı, yürüttüğü baskı siyasetiyle muhalif olan her kesimi soluksuz bırakmaya çalışıyor. İktidara karşı çıkanların sesini kamuoyuna duyuran basına yönelmekte çareyi bulan iktidar, Dezenformasyon Yasası olarak bilinen “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"ni Meclis’e sundu. Teklif önce 2 Haziran’da alt komisyon olan Dijital Mecralar Komisyonu’nda, ardından ise 15 Haziran’da Adalet Komisyonu’ndan kabul edildi.
Ekim ayında Meclis Genel Kurul’unda görüşülmesi beklenen yasa henüz yürürlüğe girmeden, Dijital Mecralar Komisyonu’nda kabul edildikten 6 gün sonra Diyarbakır’da 20’si özgür basın emekçisi 22 kişi evleri ve işyerlerine yapılan baskınla gözaltına alındı. Ardından ise 16 Haziran’da 16 gazeteci tutuklandı. Yine basına yönelik ciddi müdahaleler öngören kanun yürürlüğe girmeden dijital medya paylaşımları veya yaptıkları haberler gerekçe gösterilerek birçok gazeteci hakkında soruşturma başlatıldı.
Gazetecilerin “Sansür Yasası” olarak nitelendirdiği yasanın ne olduğunu, ne anlama geldiğini ve ne tür sakıncalar barındırdığını derledik.
Basına ve ifade özgürlüğüne ciddi müdahale
40 maddeden oluşan kanun teklifinin en tartışılan maddesi “yanıltıcı bilgi yaymak” iddiasıyla gazetecilere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasının verilecek olması yönündeki madde. Yanı sıra basın kartı uygulamasında da değişiklik öngörülen kanunda, basın kartının verilmesi hükümlerine de yenilikler ekleniyor ve basın kartının yandaşlara verilmesinin önü daha çok açılıyor. Kanunda Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) da yetkileri genişletiliyor ve Sulh Ceza Hakimliği kararı olmaksızın kendisi dilediği basın kurumuna erişim engeli getirebilecek. İnternet haberciliği ve dijital medyaya da ciddi müdahaleler içeren kanun düşünce ve ifade özgürlüğünü daha çok baskı altına alacak ve dijital haberleşme ağlarını, kişiler hakkında bilgi almaya zorlayacak. Bilgi verilmediği takdirde ise bant daraltma yoluna başvurulacak.
Teklifle internet haber siteleri de süreli yayın tanımı kapsamına alınıyor. Öte yandan internet haber sitesi, İletişim Başkanı, İletişim Başkanlığı, Basın Kartı Komisyonu, medya mensubu, enformasyon görevlisinin tanımı da düzenlemede yer buluyor.
29’ncu madde: Resmi açıklama esas alınacak
Yasanın en çok konuşulan, tartışılan ve gazetecilerin en çok itirazını yükselttiği maddesi, 29’ncu madde. “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratma saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır” ibarelerinin yer aldığı maddeye göre “halka yanıltıcı bilgiyi alenen yayan” kişiye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilebilecek. Tamamen soyut ibareler içeren ve “yanıltıcı bilgi” kavramının detaylandırılmadığı, somutlaştırılmadığı maddenin yürürlüğe girmesi halinde gazetecileri büyük bir yargı tehdidi bekliyor. Maddeye göre, haber yapan bir gazetecinin haberinin devlet kurumları tarafından onanması ve yalanlanmaması gerekir. Herhangi bir devlet kurumu veya kuruluşundan gazetecinin yaptığı haberin aksi yönünde bir açıklama veya söylem gelişmesi durumunda, devlet kurumu tarafından yapılan açıklama, içeriği ve gerçekliği sorgulanmadan esas alınarak kabul görecek ve gazeteciye çeşitli yaptırımlar uygulanabilecek.
Gazeteciye hapis, kuruma erişim engeli
Gazeteci, yaptığı haberin devlet kurumu (Valilik, kaymakamlık, bakanlık, emniyet vs.) tarafından yalanlanması üzerine “halka yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” suçundan yargılanabilecek ve bir yıldan üç yıla kadar hapis istemiyle hakkında dava açılabilecek. Yargılama sonucunda yine somut bilgi aranmaksızın resmi kurumların açıklamalarının esas alınması ile gazeteci üç yıla kadar hapisle cezalandırılabilecek. Hapis cezasının yanı sıra gazetecinin basın kartına el konulabilecek ve çalıştığı basın kurumuna çeşitli yaptırımlar uygulanabilecek. Çalıştığı basın kurumuna erişim engeli getirilebilecek.
Gazeteci ya risk alacak ya da yandaş olacak!
Birkaç somut örnekle detaylandıracak ve maddenin tehlikesine dikkat çekecek olursak, ırkçı saldırıya maruz kalan birinin (Kürt, mülteci veya herhangi bir birey) maruz kaldığı saldırıyı haberleştiren bir gazeteci, yaptığı haberin resmi kurumlarca yalanlanması halinde yaptırıma tabii tutulabilecek. Irkçı saldırıya maruz kalan kişinin beyanları yazılı ve görüntülü bir şekilde sabit olsa bile resmi kurumun açıklaması esas alınarak saldırıya maruz kalan kişinin beyanları somut bulgulara rağmen geçersiz sayılacak. Yine devlet şiddetini belgelerle teşhir eden gazetecinin haberinin resmi kurumlarca yalanlaması halinde yine gazeteci hakkında “yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçundan işlem başlatılabilecek. Devlet, emniyet ve erkek şiddetini, usulsüzlük, yolsuzluk gibi suçlar ve hak ihlallerinin kamuoyuyla paylaşılmasının önünü tamamen kapatmaya yönelik olan yasa maddesinin yürürlüğe girmesi halinde gazeteciler ya risk alarak hakikati yazmaya devam edecek ya da yandaş olmaya zorlanacak.
Basın İlan Kurumu’nun yetkileri genişletiliyor
Kanun teklifinde Basın İlan Kurumu’nun yetkilerinin genişletilmesine yönelik düzenlemeler de yer alıyor. Buna göre, yayınların çıkarılma yetkisi Cumhuriyet Başsavcılıkları’ndan alınarak Basın İlan Kurumu’na verilecek. Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yayımlanmakta olan süreli yayınlarla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılıkları’nda bulunan kayıtlar, Basın İlan Kurumuna üç ay içinde devredilecek. Yetkileri genişletilen Basın İlan Kurumu’na hukuki statü de kazandırılıyor.
Basın İlan Kurumu’nun ‘yandaş’ sayısı artıyor
36 kişiden oluşan Basın İlan Kurumu Genel Kuruluna, resmi ilan yayınlayacak internet haber sitelerinden 2, cumhurbaşkanınca belirlenecek 2, radyo, televizyon ve internet siteleriyle ilgili işlemler gerçekleştiren Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’ndan (RTÜK) 2 temsilci eklenecek. Buna gör 36 olan Genel Kurul üye sayısı 42'ye yükselecek.
İnternet sitelerine ‘haber vasfı’ Basın İlan Kurumu’nda
Beyanname ve eklerinin gerekli veya gerçek bilgileri içermemesi iddia edilen veya yayın sahibinin belirlenen şartlara sahip olmaması halinde Basın İlan Kurumu beyannamenin verilmesinden itibaren iki hafta içinde eksikliğin giderilmesini veya gerçeğe aykırı olduğu iddia edilen bilgilerin düzeltilmesini yayın sahibinden isteyecek. Bunun tebliğ edilmesinin ardından 2 hafta içerisinde yerine getirilmemesi halinde Basın İlan Kurumu yayımın durdurulmasını İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nden talep edecek. İnternet haber siteleri bakımından ise yayım durdurma yaptırımı uygulanmayacak olup, internet haber sitesi vasfının kazanılmadığı iddiasıyla yine İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’ne başvurabilecek. Mahkeme ise kararını en geç 2 hafta içinde verecek.
Devlet kurumlarına ayrıcalık
Yine cumhurbaşkanlığına bağlı kurum ve kuruluşlar ile bakanlıklar, bağlı, ilgili veya ilişkili kurum ve kuruluşların, yayını zorunlu olan ilanlarının Basın İlan Kurumu İlan Portalı’nda yayınlatılması zorunlu olup ücret alınmayacak.
Tartışmalı madde: Basın kartı hükmü
Yasada en çok tartışılan bir diğer madde ise basın kartı kanununa yönelik yeni düzenlemeler içeren madde. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından verilen ve “muhalif” basına güçlükle verilen turkuaz basın kartının muhalif gazetecilere verilmesi imkansız hale bürünecek. Kimlik belgesiyle eşdeğer görülecek olan basın kartının gazeteci olmayıp yandaş olan kurum ve derneklere de verilmesinin önü açılacak.
5 başlıkta basın kartı
Basın kartı, süreli basın kartı, geçici basın kartı, serbest basın kartı ve sürekli basın kartı olmak üzere 5 başlıkta yeniden düzenlendi. Buna göre beş başlıktan oluşan basın kartı şu şekilde:
*Göreve bağlı basın kartı: Bir medya kuruluşuna bağlı olarak çalışan Türkiye vatandaşı basın emekçisi ve enformasyon görevlilerine verilen basın kartını,
*Süreli basın kartı: Görev alanı Türkiye'yi kapsayan yabancı basın emekçilerine verilen basın kartını,
*Geçici basın kartı: Görev alanı Türkiye'yi kapsamamakla beraber geçici bir süreyle Türkiye'ye haber amaçlı gelen yabancı basın emekçisine verilen basın kartını,
*Serbest basın kartı: Geçici bir süreyle çalışmayan basın emekçilerine verilen basın kartını,
*Sürekli basın kartı: En az 18 yıl mesleki hizmeti bulunan basın emekçileri ve enformasyon görevlilerine ömür boyu verilen basın kartını ifade edecek.
Cumhurbaşkanı’nı ikna edene basın kartı!
Kanuna göre, gazetecilerin yanı sıra “kamu yararına faaliyette bulunduğu” iddia edilen ve “Cumhurbaşkanı kararıyla tespit edilen” dernek ve vakıfların yöneticilerine de basın kartı verilebilecek.
Kimler basın kartı alabilecek?
Basın kartının verilmesi kıstaslarında da değişiklikler öngören kanuna göre, basın kartı talep edenlerin başvuruda bulunabilmeleri için 18 yaşını bitirmiş olmaları, en az lise veya dengi bir eğitim kurumundan mezun olmaları, kısıtlı veya kamu hizmetlerinden yasaklı olmamaları gerekecek. Ayrıca basın kartı talep edenlerin başvuruda bulunabilmesi için kasten işlenen bir suçtan dolayı 5 yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da şantaj, hırsızlık, sahtecilik, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma, yalan tanıklık, yalan yere yemin, iftira, suç uydurma, müstehcenlik, fuhuş, hileli iflas, zimmet, irtikap, rüşvet, kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçları ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, kamu barışına karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar, casusluk suçları ve örgüt suçlarından hüküm giymemiş olması gerekiyor.
Kimler basın kartı verecek
Teklife göre, Basın Kartı Komisyonu 9 üyeden oluşacak. Komisyonda, başkanlığı temsilen 2 üyenin yanı sıra basın kartı sahibi üyesi en fazla olan sendika tarafından belirlenecek bir üye ile iletişim fakültesi dekanları veya basın kartı sahibi gazeteciler arasından başkanlıkça belirlenecek bir üye de yer alacak. Üyelerin görev süresi 2 yıl olacak. Süresi dolan üyeler yeniden seçilebilecek. Komisyon, başvuru sahibinin niteliklerini, mesleki çalışmalarını, eserlerini, ödüllerini değerlendirerek basın kartı taşıyıp taşımayacağına karar verebilecek.
Basın kartı iptal edilebilecek
Basın kartı alan gazetecinin, kanunda belirtilen “niteliklere” sahip olmadığının veya bu nitelikleri sonradan kaybettiğinin iddia edilmesi halinde basın kartı İletişim Başkanlığı’nca iptal edilebilecek. Ayrıca, gazetecinin, “basın ahlak esaslarına aykırı davranışlarda bulunması”nın iddia edilmesi halinde de Basın Kartı Komisyonu kararıyla basın kartı iptal edilebilecek ve 5 yıl geçmedikçe yeniden basın kartı alamayacak. Basın kartı iptal edilen gazeteci, iptali gerektirdiği iddia edilen koşullar ortadan kaldırılsa dahi bir yıl geçmedikçe yeniden basın kartı alamayacak.
Koşullar başkanlıkça belirlenecek
İletişim Başkanlığı’nca düzenlenecek olan basın kartlarının şekli, medya kuruluşlarında aranacak şartlar, kontenjanlar, komisyon üyelerinin belirlenmesi, çalışma ve karar alma usulleri, başvuru türleri ile başvuruda istenilecek belgeler Başkanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek. Buna göre muhalif medya kuruluşlarına basın kartı verilmesi de zorlaşacak.
İnternet haberciliğine de müdahale
İnternet haber sitesinde yayınlanan içerikler, talep eden Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edilmek üzere 2 yıl süre ile muhafaza edilecek. Yine internet haber sitelerinde zarar gördüğü iddia edilen kişinin düzeltme ve cevap yazısını sorumlu müdür, hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç bir gün içinde, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, URL bağlantısı sağlanmak suretiyle, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorunda bırakılıyor. Yayın hakkında verilen erişimin engellenmesi veya içeriğin çıkarılması kararının uygulanması ya da internet haber sitesi tarafından içeriğin kendiliğinden çıkarılması durumunda, düzeltme ve cevap metni ilgili yayının yapıldığı internet haber sitesinin ana sayfasında 1 hafta süreyle yayımlanacak.
Bilgi vermeyene bant daraltma!
İnternet haberciliğinin yaygınlık ve görünürlüğünün oldukça fazla olmasını da iktidar hedef aldı. Kanun teklifinin yürürlüğe girmesi durumunda internet haberciliği ve dijital medyada insanların düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde paylaşımlarda bulunması güç olacak. Örneğin, dijital medyada iktidara muhalefet oluşturacak şekilde paylaşımda bulunan bir kimse hakkında dijital medya platformundan (twitter, facebook, instagram vb) bilgi istenecek. Bilgi verilmemesi durumunda ise yüzde 95’e kadar bant daraltma yoluna başvurularak internet kullanımı etkisiz hale getirilmeye çalışılacak.
Whatsap, telegram vb. risk altında
Yine dijital haberleşme ağları olan whatsapp, telegram, signal vb. gibi mecralardan da kişilerin görüşmelerine dair içerik istenebilecek. Kişilerin birbirleriyle ne kadar görüştükleri, mesajlaştıkları konusunda detaylı bilgi talebinde bulunabilecek. Eğer haberleşme ağları bilgi vermeyi kabul etmezlerse, burada da bant daraltma şeklinde yaptırım uygulanarak mecranın işlevsiz kılınması amaçlanacak.
BTK’nin yetkileri genişliyor
Ajansımızın da aralarında bulunduğu çok sayıda basın kurumuna defalarca erişim engeli getiren BTK’nin yetkileri de genişleyecek. Herhangi bir basın kurumuna erişim engeli getirmek isteyen BTK’nin, siteyi erişime engelleyebilmesi için Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurması ve Sulh Ceza Hakimliği’nin talebi kabul etmesi üzerine haber sitesi, Sulh Ceza Hakimliği’nin kararıyla erişime engellenebiliyordu. Ancak kanun teklifinin yürürlüğe girmesi halinde BTK’ye verilen yetkiler genişletilecek ve basın kurum veya kuruluşlarına yönelik erişim engellerine yönelik kararı BTK, Sulh Ceza Hakimliği’nin onayı olmaksızın tek başına verme yetkisine sahip olacak. İktidarın talimat ve istemleriyle çalıştığı bilinen BTK’ye, erişim engeli yetkisinin verilmesi ise basın kurumlarının ciddi bir tehdit altına alınacağının göstergesi.
Çok sayıda ihlal, tehlike ve tehdit barındıran kanun teklifine karşı başta gazeteciler olmak üzere tüm muhalif kesimler ses yükseltmeye devam ediyor. Teklifin yeni yasama dönemi olan Ekim’de Meclis Genel Kurulu’na gelmesi bekleniyor.