ŞIRNAK - Tutsak annesi Kudret Kasırga, oğlunun bulunduğu Aksaray Cezaevi’nde gardiyanların koğuşlara baskın yaptığını ve tehdit ettiğini söyledi. Kudret, herkesin cezaevleri için duyarlı olmasını istedi. 

 

Cezaevlerinde tutsaklara yönelik tecrit, baskı ve hak gaspları ağırlaşarak devam ediyor. Tutsak yakınları da cezaevlerindeki durumu dikkat çekmek, hasta tutsaklar ve infazı yakılan tutsakların serbest bırakılması için Diyarbakır, Van, İstanbul ve İzmir’de  “Adalet Nöbeti” gerçekleştiriyor. 

 

2020 yılında tutuklanan ve 37 yıl ceza verilen Ahmet Kasırga’nın annesi Kudret Kasırga cezaevlerindeki baskılara ilişkin konuştu. 

 

Oğlunun 2020 yılında Nevşehir’de gözaltına alınarak tutuklandığını belirten Kurdet, “Oğlum bir buçuk yıl orada cezaevinde kaldı. İki arkadaşı daha vardı. Ancak daha sonra onları başka bir yere götürdüler ve oğlum tek kaldı. 5-6 ay burada tek başına kaldı. Ardından Aksaray Cezaevi’ne götürüldü ve 6 aydır burada tutuluyor. Nevşehir’deyken baskı ve işkenceye maruz kaldı” diye konuştu. 

 

‘Gardiyanlar çocuklarımızı tehdit ediyor’

 

Ahmet'in geçen hafta telefon ettiğini söyleyen Kudret şöyle devam etti: “Oğlum konuştuğumda sesi iyi gelmiyordu. Bir şey olup olmadığını sorunca, gardiyanların koğuşlara baskın yaptığını ve onlara saldırdığını anlattı. Eşyalarını dağıtarak atmak istediklerini aktardı. Oğlum ve diğer tutsakların bunu kabul etmemesi üzerine onlara saldırmışlar. 3 arkadaşını tek kişilik hücrelere atmışlar. Buna tepki göstermeleri üzerine tekrar geri getirmişler. Eşyalarını atmışlar. Gardiyanlar çocuklarımızı tehdit ediyor. Gardiyanlar ‘sesinizi çıkarmayın, zaten tutuklusunuz, her yerinizi kırarız’ demişler. Bunu kendilerine hak görüyorlar ve tehdit ediyorlar. Aynı gün Edirne’den de 3 tutsağı getirmişler.”

 

‘Kürtler üzerinden pazarlık yapıyorlar’

 

Yaşanan tehdit, işkence ve zulmü kabul etmediklerini kaydeden Kudret, “Biz çocuklarımızı onlar cezaevlerine koyup işkence yapsınlar diye mi büyüttük? Zaten çocuklarımız dört duvar arasında, bu başlı başına işkence. Bu yetmiyormuş gibi bir de koğuşlarına baskınlar yapılıyor ve işkence ediyorlar. Çocuklarımız aç mı tok mu bilemiyoruz. Biz üzülmeyelim diye çocuklarımız bize fazla bir şey söylemiyor. Bu işkence ve zulüm biz annelerin içini acıtıyor. Dünya çocuklarımıza yönelik bu işkence ve zulme sessiz kalmasın. Ne zamana kadar bu böyle sürecek? Avrupa cezaevlerine sahip çıkmalı ve ses çıkarmalı. Ancak Avrupa’nın işi pazarlık, ticaret. Pazarlığını Kürtler üzerinden yapıyor. Biz Kürtler çıkar ve ihanetten kurtulmazsak bu zulüm de son bulmaz. Ne zamana kadar ağlayacağız, içimiz yanacak? Ne gecemiz ne de gündüzümüz gündüz. Oğlum için gece uyuyamıyorum” ifadelerini kullandı.

 

‘Tutsaklara sahip çıkın’

 

Cezaevlerine sahip çıkma çağrısı yapan Kudret, son olarak şunları dile getirdi: “Basın tutsakların sesi olmalı. Hiçbir yerde insan hakları kalmamış. Eğer insan hakları olsaydı çocuklarımız suçsuz günahsız tutuklanmazdı. Çocuklarımız ne yaptı ki bu kadar zulümle karşı karşıya kalıyorlar? 37 yıl ceza vermişler oğluma. Oğlum sokağa çıkma yasakları sürecinde Antalya’da çalışıyordu. Nasıl bu cezayı verebilirler? İlk dava açıldığında 6 yıl 3 ay ceza verildi. Ancak Yargıtay, ceza az gerekçesi ile dosyayı bozdu.  Bu kez 37 yıl ceza verildi. Bu zulüm son bulsun. Hangi anne çocuğunun tutsak olmasını ister? Oğlumu zor şartlarda büyüttüm. Ancak devlet onu dört duvar arasına koydu. Bu zulüm son bulsun ve çocuklarımız bırakılsın. Çocuklarımız için endişeliyiz.”