ANKARA - Roboski katliamının 126’ncı ayına ilişkin açıklama yapan Roboski İçin Adalet Girişimi, 1915 tarihinden bu yana cezasızlığın yaşatıldığına dikkat çekerek, devletinde demokrasinin de sınırının Roboski olduğunu vurguladı.

 

Roboski İçin Adalet Girişimi Roboski katliamının 126’ncı ayına ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara şubesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, İHD Eşbaşkanları, yöneticileri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü ve çok sayıda kişi katılırken açıklamada, “Katiller Bulunsun Roboski bir daha asla” pankartı açıldı.  Kitle adına açıklamayı Roboski İçin Adalet Girişimi kurucularından Tanju Gündüzalp okudu.

 

‘Cezasızlıklar 1915’ten bugüne bizlere yaşatılıyor’

 

Roboski katliamının yaşandığı tarihe dikkat çeken Tanju, katliamın Türkiye’de çözülmeyen yüzlerce katliamdan sadece biri olduğunu kaydetti. 1990’lı yıllarda yaşanan katliamlarda olduğu gibi herkesin devletin sorumluluğunu bildiğini ama gerçeğin üstünün hep örtüldüğünü dile getiren Tanju, “Siyasetler ve yönetimler; kendisinin içinde yer aldığı, devlet ve katliamlarında cezasızlık ve hukuksuzluğu 100 yıldır, 1915’ten bugüne bizlere yaşatıyor. Devletin de demokrasinin de sınırı Roboski’dir. Çözümün sınırı da Roboski katliamıdır. Dünün eşiği Roboski ise yarın katliamların tekrar etmemesinin ve çözümün yeniden kurulabilmesinin eşiği de Roboski’dir. Sınırlara inatla karşı çıkmanın ve barışa giden yolun da sınırı; Roboski için adalettir. Tarihin, zamanın, insanın, sınırın, ağacın, suyun, canlının, hayatın ve acının durdurulduğu an, eşik ve sınırdır Roboski katliamı” dedi. 

 

‘Seçime giderken aynı oyunlar perdeleniyor’

 

“Roboski katliamının izini 2015 darbe girişimini yapanlarda aramalıyız” sözünü anımsatan Tanju, iktidarın bakanlarının ifadelerinden bugüne kadar, adalet için adım atılmadığını vurguladı. Yargının ezilenlerden, katledilenlerden, mağdurlardan değil, egemenlerden yana olduğunu ifade eden Tanju, “Roboski ve tüm katliamların ardından gelişen adaletsizlik ve cezasızlığı bitirebilmemizin yolu; mücadele, bir araya gelme, unutturmama ve halklar için kurgulanmış bir sistem, devlet tasarımıyla mümkün. Savaşların, katliamların ve çözümü aramayan siyasetin varlığı; açlık, ekonomik kaos, pahalılık, savaş, doğruları aramayan, gerçekliğini yitirmiş adalet ve hukuk, insan odaklı olmayan siyaset ve yıkım olarak yaşantılarımızda sürmeye devam ediyor. Cinayet ve katliamlara ortamı sağlayan sistem değişince adalete ulaşmak mümkün olacaktır. Ve seçime yaklaşırken yine aynı oyunlar perdeleniyor: eylemler yasaklanıyor, gazeteciler tutuklanıyor, siyaset yapan muhalifler evlerinden toplanıyor, hapishaneler arttırılıp insanlar tutuklanıyor, ifade özgürlüğü kısıtlanmaya çalışılıyor” ifadelerini kullandı.

 

‘Geçmişle yüzleşmeden gelecek inşa edilmez’

 

Roboski’de bir katliam yapıldığını ve insanlığa karşı bir suç işlendiğinin altını çizen Tanju son olarak şöyle dedi: “Her toplumun hafızası vardır, saklama ve inkâr yoluna gidilse de bu hafıza barış ve adaleti talep ediyor. Roboski'ye adalet gelmeden Türkiye'ye adalet gelmeyecektir. Katliam ve soykırım isteyenler, devlet tarafından ayrıca cezalandırılıyor. Geçmişle yüzleşmeden gelecek inşa edilemez, adaletli bir düzen kurulamaz. Yaşadıklarımızın aslı; devlet, cezasızlık, savaş, adaletin olmayışıdır. Hiçbir katliamın zaman aşımı yoktur. Biz, adalet arayışının, bir arada ve barış içerisinde yaşamanın tarafıyız. Devlet ve iktidar şiddetine karşı Roboski ve tüm katliamlar için adaleti talep etmek adına, özgürce, engelsizce bir araya geleceğimiz, adaleti sağlayacağımız ve sistemin kendi cezasızlığını bitireceğimiz güne kadar yataklarımızda rahat uyumayacağız, uyutmayacağız da.”