Ankara’da Deniz Poyraz anmasında mücadele mesajı

  • 14:33 17 Haziran 2022
  • Güncel
ANKARA - Deniz Poyraz’ın katledilişinin birinci yılında anma etkinliği gerçekleştiren HDP Ankara İl Örgütü, Deniz’in mücadelesinin takipçisi olacakları mesajını verdi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü, 17 Haziran 2021’de HDP İzmir İl Binasına Onur Gencer tarafından yapılan saldırıda katledilen Deniz Poyraz için anma etkinliği düzenledi. HDP Ankara İl Örgütünde gerçekleşen anmaya HDP’lilerin yanı sıra çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi ve yurttaş katıldı.
 
Anma salonuna Deniz Poyraz’ın portresinin yanı sıra “Deniz Poyraz ‘Bir gider bin geliriz’ isyanımızdır”, “Unutmadık, unutturmayacağız” yazılı pankartlar asıldı. Kadınlar, Deniz’in anısına kırmızı karanfiller bırakarak mumlar yaktı. Yanı sıra kadınlar, barış sembolünün olduğu beyaz tülbentleri yere bırakarak, barış mesajı verdi.   
 
Etkinlik, Deniz şahsında demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.   
 
‘Bu ülkeye barışı Denizler getirecek’
 
Etkinlikte ilk olarak HDP Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu konuştu. “Bugün günlerden Deniz Poyraz” diyen Pakize, “Bundan tam bir yıl önce bugün Deniz yoldaşı bir katliama kurban verdik. Bugün birinci yılında Deniz arkadaşı anmak istedik. Bu katliamlar ülkesinde bir katliamın daha yıldönümündeyiz. Deniz o gün ne umutlarla uyanmıştı güne. Bu ülke katliamlar ülkesi, kötülüklerin kol gezdiği bir ülke. Ama bizler, bu salonları, sokakları dolduranlar inanıyoruz ki bu ülkeye barışı Denizler getirecek, onların mirasçısı getirecek” sözlerine yer verdi.  
 
‘Katliamı örgütleyenlerin çok sıkı bir şekilde korunduğunu görüyoruz’
 
Ardından Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukat Nuray Özdoğan Deniz Poyraz davasının hukuki sürecini anlattı. Deniz Poyraz katliam davasının İzmir 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ettiğini ifade eden Nuray, “Mesele burada ırkçı ve faşist bir saldırının cezalandırılması. Olayın en başından örgütlendiği anlaşılıyor. Yargılamanın tüm süreci önceden planlandığını gösteriyor. Katliamı örgütleyenlerin çok sıkı bir şekilde korunduğunu görüyoruz. Faşist katliamların birçoğunda aynı şeyleri görüyoruz. Devletin ve devletin kullandığı örgütlerin ortaklaşa yürüttüğü bir sürecin örgütlenmesi. Bu sadece HDP’ye ve Deniz’e yönelik bir saldırı değil, ülkedeki demokrasi güçlerine yönelik bir saldırı. Katliamcının hızlı bir şekilde tutuklanması da delillerin toplanmadığını gösteriyor. Yargılama çok hızlı başladı. Hızlı bir yargılama yapılması dosyanın hemen kapatılmak istendiğini gösteriyor. Bu ülkede bir barış sürecine gidilmediği sürece adil bir yargılama olabileceğini düşünmüyorum. Eğer deliller araştırılırsa çete devletinin sorumluluğu açığa çıkmış olacak. Bu kişi sağlıkçı kisvesi altında militan olarak yetiştirilmiş ve arkasındaki güç küçük bir güç değil” şeklinde konuştu.
 
Davada yapılmak istenen şeyin bir an önce ceza verilmesi olduğunun altını çizen Nuray, “Bu sanığın bir şeyleri saklamak gibi bir derdi yok. Ülkü Ocaklarıyla bağını, Münbiç’le olan bağını saklama derdi yok ve bize bunları göstermek istiyor. Bu kişinin bıraktığı deliller kasıtlı deliller. Unutulmuş deliller değil. Biz katliamın gerçekleştiği gün Kobanê duruşmasındaydık ve katliamdan bir gün önce üye hakim sorgulamaların devam ettiği sırada ‘Neden HDP’ye hiç saldırı olmadı’ dedi. Ve bir gün sonrasında Deniz Poyraz katledildi. Katil dahil Türkiye’deki örgütlü cihatçıların emniyetle bağı önemli. Asıl mesele bu. İŞİD gibi örgütler Türkiye’de çok açık faaliyet gösteriyor. Artık mesele onların bir istihbarat elemanı olmaktan çıkmış. Cihatçı güçlerle kamu bir arada. Hiçbir zaman Türkiye’de ırkçı, faşist saldırılar bir anda gerçekleşmedi. Hiçbir katliam devletin örgütlemesi ve yönlendirmesi olmadan yapılamaz. Kimse hedef gösterilmeden, bir yere saldırmaz. Bu kadar toplumsal olarak örgütlenmiş bir ırkçılık ve faşizmle yüz yüze olmamıza rağmen kimse bireysel olarak böyle bir saldırıya kalkışmıyor. Devletin gücü olmadan kimse böyle bir saldırı gerçekleştirmez” diye belirtti.
 
‘Yargılamayı yürütecek olan sizlersiniz, bizleriz’
 
Uygulama sürecinin kanunlardaki gibi yürümediğini ifade eden Nuray, “Yargılamayı yürütecek olan sizlersiniz, bizleriz. Yargılama, duruşma salonlarında sizinle yürüyor. Sizin orada olmanız ve konuşmanızla yürüyor. Yargılama ne şu anda hakimlere bırakılacak, ne de o salonlara bırakılacak” diyerek davanın takipçisi olmanın önemine işaret etti.
 
‘Bu harcı yıkacağız’
 
Ardından serbest kürsü kuruldu. Serbest kürsüde konuşan HDP Aydın İl Eşbaşkanı Aysel Batyar Önsel “Rum, Kürt ve Alevilere yönelik sistemin topyekun bir saldırısı var. Türkiye devletinin kuruluşunda bu harç var. Bu harcı muhalif kanıyla doldurmadıkları sürece yıkılacaklarını sanıyorlar. Bizler de bu harcı yıkacağız. Hepimiz Deniz olacağız ve bu davayı bırakmayacağız” sözlerine yer verdi.  
 
‘Deniz ne ilkti ne de son olacak’
 
Kürtçe konuşan HDP Ankara Kadın Meclisi üyesi Bedriye Irmak,  “Deniz ne ilkti ne de son olacak. Deniz hoyratça bir katliamla katledildi. Bu mesaj hepimize. ‘Beraber yürürseniz hepinizi katlederiz’ diyorlar. Tek bir Deniz’imiz daha bu şekilde katledilmemesi için mücadeleyi büyütmek gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
‘Bizim demokrasi, özgürlük sevdamız var’
 
HDP Yenimahalle İlçe Örgütü yöneticisi Nazım Karakurt, “Bu devlet Kürtlerin, Türklerin yoldaşlarını çok öldürdü, katletti. Ama Kürtler devletin baskı ve şiddetine rağmen bir milim geri adım atmadı. Bizim demokrasi, özgürlük sevdamız var. Biz bu ortak vatanda eşitçe yaşamanın yollarını arıyoruz. İktidar Kürleri illegalize, ‘terörize’ etmek istiyor. Biz mücadelemizi daha çok ilerleteceğiz. Kürt’ün iradesine nasıl bir zincir vurulduğunu görüyoruz. Deniz Poyraz hala aramızda yaşıyor. Biz bu siyasetin içinde mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
 
‘Silah devletin elindeyse bu devlet terörüdür’
 
HDK Ankara İl Meclisi adına konuşan Dilek Yılmaz, “Bu sadece Deniz’e yapılan bir saldırı değil. Bu toplumsal muhalefete yapılan bir saldırıdır. Cumhurbaşkanı bir konuşmasında, ‘Silah devletin elindeyse güçtür, devletin elinde değilse terördür’ demişti. Biz de tam tersini söylüyoruz. Bununla mücadele etmeye çalışıyoruz. Biz de diyoruz ki eğer silah devletin elindeyse bu devlet terörüdür” dedi.   
 
‘Daha çok mücadele etmemiz gerekiyor’
 
HDP Ankara İl Eşbaşkanı Vezir Coşkun Parlak da şöyle konuştu: “Deniz’in katledilmesi ile milyonlar alanlara aktı. Yargı siyasi iktidarlar kriz yaşadığında onların yardımına koşar. Onların vereceği bir karar olmayacak. Kararı bizim mücadelemiz verecek. Bizim bir araya gelişimiz onları korkutuyor. Bizim de dayanışmamızı büyüterek daha çok mücadele etmemiz gerekiyor.”
 
‘Birlik olursak kimse bizimle başa çıkamaz’
 
Barış Annesi Meclisi Üyesi Münibe Koç da Kürtçe konuşarak, “Bir Deniz gitti ama hepimiz onların arkasındayız. Birlik olursak kimse bizimle başa çıkamaz” diye belirtti.
 
Anma etkinliği konuşmaların ardından son buldu.