Danıştay’da İstanbul Sözleşmesi savunuldu, savcı feshin iptalini istedi
- 19:42 14 Haziran 2022
- Hukuk
ANKARA - Danıştay’da İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptali yönünde açılan davanın 3’üncü duruşmasında İstanbul Sözleşmesi’nin önemi ile katledilen kadınlar anlatıldı. Danıştay Savcısı Nazlı Yanıkdemir, dava taleplerinin kabulü ile İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararının iptali yönündeki mütalaasını sundu.
Aralarında Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK), Türkiye İşçi Partisi (TİP) İlerici Kadınlar Derneği (İKK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Tarım, Orman Çevre ve Hayvancılık Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Sendikası (Tarım Orkam-Sen), İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in yanı sıra çok sayıda dernek, çeşitli barolar ve kişiler olmak üzere toplam 17 başvurucunun İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptali talebiyle Danıştay’da açtığı dava Danıştay 10’ncu Daire’de görülüyor.
‘Olsa olsa Tayip Erdoğan yararına olur’
TİP adına konuşan İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, “Şu anda Milletvekili olarak görev yapıyorum. Zamanında İstanbul Sözleşmesi Meclis’te önümüzde geldiğinde oy birliğiyle kabul edilmesini istedik. Ve oy birliğiyle kabul edildi. Bu yüzde 90’na tekabül ediyor. Yani şu anda sözleşmenin feshinin iptalini isteyenlerin oranı yüzde 90. Bu kimsenin yararına değildir. Olsa olsa Tayip Erdoğan yararına olur. Bu kamuoyu yararına olmaz. Bir yüzükle yola çıkan ve ardından dünya kadar zengin olan Tayip Erdoğan’ın yararınadır bu” dedi.
Mahkemeden Cumhurbaşkanı savunması
Mahkeme heyeti, Sera’nın sözlerini keserek, “Sayın Cumhurbaşkanı hakkında konuşmayın” şeklinde uyarıda bulundu.
‘O bize sürtük diyor ama’
Buna tepki gösteren Sera ise, “O bize sürtük diyor ama” yanıtını verdi. Ardından ise duruşma salonunda bulunan tüm kadınlar alkış ve ıslıklarla Sera’ya destek verdi.
Ankara Adliyesi’nde kuran kursu açılacak
İlerici Kadınlar Derneği Genel Başkanı Umut Kuruç da, "Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Adliyesinde 28 Haziran'da kuran kursu açılacağını duyurdu. İstanbul Sözleşmesi sadece bizimle ilgili değil herkesle ilgili. Bu hukukun ilgasıdır. Bizim milli ve manevi değerlerimiz şeriat mı? Heyetiniz buna da karar verecek. Yoksulluğun ve açlığın bir imtihan olduğu, kadın ve çocukların çöplerden yemek topladığı ve insanların intihar ettiği süreçlerden geçiyoruz. Bu şiddetin başka bir yolu değil midir. Heyetinizin vereceği karar sadece kadınların akıbetiyle ilgili olmayacak, çocuklarımız ve gençlerimizin nasıl yaşayacağına dönük de olacaktır. Heyetiniz, uluslararası yasaların geçerli olup olmadığına da karar verecektir” şeklinde konuştu.
Ardından duruşmaya 1 saat ara verildi.
Verilen aranın ardından ise baroların başvuruları görülmeye başladı.
Konuşan tüm avukatlar, ülkede kadınların içinde bulunduğu durumu anlatarak İstanbul Sözleşmesi’nin önemine dikkat çekti. Avukatlar, sözleşmenin fesih kararının iptal edilmesi yönünde karar verilmesini istedi.
Cumhurbaşkanı avukatları kararın Anayasa’ya uygun olduğunu savundu
Barolar adına konuşan avukatların beyanlarının ardından söz alan Cumhurbaşkanlığı avukatları, kararın hukuk normları ve Anayasa’ya uygun olduğunu savunarak, iptal talebinin reddedilmesi talebinde bulundu.
Ardından 17 başvurucuya son söz hakkı verildi.
Kadınlar Cumhurbaşkanı avukatını konuşturmadı
Başvurucu avukatların son sözlerini söylemesi üzerine söz talebinde bulunan Cumhurbaşkanlığı avukatlarına mahkeme başkanı söz hakkı vermek istemedi. “Tekrar olacak gerek yok” diyerek Cumhurbaşkanlığı avukatlarının konuşmasını istemeyen mahkemeye, salonda bulunan kadınlar alkışlarla destek verdi.
Ardından Danıştay Savcısı Nazlı Yanıkdemir, dava taleplerinin kabulü ile İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararının iptali yönündeki mütalaasını sundu. Savcı Nazlı, “İstanbul Sözleşmesi’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurulması gerektiği düşünülmektedir” dedi.
Mütalaaya dair söz alan başvurucu kurumlar, mütalaaya katıldıklarını ifade etti.
Savcı mütalaasının ardından mahkeme, kararını daha sonra açıklamak üzere duruşmayı sonlandırdı.