İSTANBUL - HDP Bahçelievler İlçe Örgütü’ne katliam yapmaya giden fail Muhammed Eren Sütçü’nün yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Fail bilindik savunmalar ile kendini aklamaya çalışırken, mahkeme heyeti görevsizlik kararı vererek dosyanın “öldürmeye teşebbüs” suçundan Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi.

 

İstanbul’da Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bahçelievler İlçe Örgütü’ne yaptığı ırkçı saldırı nedeniyle tutuklu yargılanan Muhammed Eren Sütçü’nün ilk duruşması Bakırköy 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Silahla tehdit”, “hakaret” ve “silahla yaralamaya teşebbüs” suçlarından hakkında iddianame hazırlanan fail tutuklu bulunduğu Metris 1 Nolu Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Duruşmaya ayrıca HDP Bahçelievler İlçe Örgütü yöneticileri, HDP İstanbul İl Örgütleme Eşsözcüsü Besra İşsever, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Eşbaşkanı Gürkan İstekli ile saldırı anında orada bulunan HDP’liler ve çok sayıda avukat da katıldı.

 

Duruşmada fail yok polis var

 

Mahkeme heyetinin, duruşma öncesi salonun küçük olması gerekçesiyle salona seyirci alınmayacağını bildirmesi üzerine avukatlar duruma tepki göstererek, daha önceden duruşma salonunun değiştirilmesi için talepte bulunduklarını söyledi.  Avukatların tepki göstermesi üzerine salona gazeteciler ve seyirciler alındı. Avukatlar, Duruşma salonunda fail olmamasına rağmen polislerin bulunmasına avukatlar, “Salonda sadece müştekiler ve avukatlar var. Korkunuz avukatlardan mı” diyerek tepki gösterdi. Mahkeme başkanı, avukatlara “Siz buraya gerginlik çıkarmaya gelmişsiniz” diye ithamda bulundu. Mahkeme başkanı ayrıca avukatların talebine de olumsuz yanıt verdi. Ancak avukatların ısrarı üzerine mahkeme başkanı polislerin salondan çıkmasına karar verdi.

 

Avukatların talepleri reddedildi

 

Daha sonra duruşma kimlik tespiti ile başladı. Kimlik tespitinden sonra söz alan avukat ve HDP Bakırköy İlçe Eşbaşkanı Ferdi Yamar, duruşmanın SEGBİS ile kayda alınmasını, daha sonra CD’nin bilirkişiye verilip çözümünün yapılmasını isteyerek, duruşma salonunda failin olmadığını sadece avukat ve müştekilerin olduğunu bundan dolayı polisin duruşma salonuna alınmamasını talep etti. Mahkeme, polisin kapı ağzından dışarı çıkması ve SEGBİS kayıt talebini reddetti.

 

Failin psikolojik sorunları varmış!

 

Mahkeme heyeti, ardından savunması alınmak üzere fail Muhammed Eren Sütçü’ye söz verdi. HDP’ye saldırmadan önce işten atıldığını, ailevi sorunlar yaşadığını ve dijital medyadan tehditler aldığını ileri süren fail, “Oraya gittiğimde bölücü yazılamalar gördüm” dedi. Mahkeme başkanı, bu esnada ne tür yazılamalar olduğunu sordu. Fail Muhammed Eren Sütçü, hatırlamadığını iddia etti.

 

Fail pişmanlık kılıfına sığındı

 

Bir bıçak ve iki silahla yaptığı saldırıda öldürme veya yaralama amacının olmadığını savunan fail, “Silah zaten kurusıkıydı. Bölücü yazılar gördüm. Çayı sola döktüm arkadaşa dökülmüş. Daha önce keşif yapmadım, talimat almadım. İşsizlik, tehdit hepsi üst üste gelince bunu yaptım. Cebimdeki silahı çıkarmadan saldırdılar can havliyle dışarıya kaçarken saldırmaya devam ettiler. Dükkanda çalışanlardan yardım istedim, onlar beni güvenli yere aldılar. Pişmanım. Psikolojik problemlerden dolayı yaşanmış bir olay planlı değil. Tutuksuz yargılanmayı talep ediyorum” sözleri ile kendini aklamaya çalıştı.

 

HDP’liler tehdit edildi

 

Fail ifade verdiği esnada HDP’liler ifadenin yalan olduğunu belirterek, itiraz etti. Mahkeme heyeti, duruma tepki gösteren partilileri dışarı atmakla tehdit etti. Mahkeme başkanı, dosyada yer alan bilgi ve belgeleri paylaşarak, failin Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılmasını (HAGB) isteyip istemediğini sordu. Fail HAGB uygulanmasını istedi.

 

Failin silah eğitimi alıp almadığı yanıtsız bırakıldı

 

Devamında Avukat Arzu Eylem Kayaoğlu faile soru sormak istedi ancak hakim avukatın faile direk soru soramayacağını söyleyerek soruların kendisine iletilmesini ve bu şekilde soruların sorulabileceğini belirtti. Ayrıca Arzu sorularından önce dosyaya ilişkin değerlendirmelerde bulunmak istedi. Fakat hakim değerlendirmelerde bulunmasına da izin vermedi. Failin saldırıdan önce Kürşat Arslan ve İbrahim Vural isimli iki kişi ile Whatsapp görüşmeleri yaptığını, dijital medyada da silah ve bıçak paylaştığını aktaran Arzu, failin silah eğitimi alıp almadığını sordu. Mahkeme başkanı, sorunun yargılamaya katkı sunmayacağını ileri sürerek, faile sormadı.

 

Failin arkadaşı ile olay öncesi konuşmaları

 

Failin 21 Kasım 2021 günü İbrahim Vural ile sohbet ettiğini, bu sohbette failin “Eğer ki bunları öldürmez isem Şirinevler Meydanı’nda başıma sıkacağım. Bütün İstanbul’a hakim olduğumuzu duyuracağız” dediğini, İbrahim Vural’ın ise, “Sen onları çerez gibi yersin” dediğini aktardı. Arzu, “Sütçü, ayrıca çocuklar bir şeye karışmasın. Dışarıda elim kolum olsun” dediğini belirterek, bunların kim olduğunu sordu. Arzu ayrıca İbrahim Vural’ın, “Trabzon’da HDP yok ki aynı anda basalım” dediğini de paylaştı.

 

Fail saldırı kılıfını da hazırlamış 

 

Arzu, fail ile İbrahim Vural arasında birçok konuşmanın olduğunu belirterek, “23 Kasım 2021’de yaptığı konuşmada ‘mermi manyağı yapacağım’ demiş. Ayrıca, ‘Ölürsem bile tek başıma can vereceğim. Kılıfımız hazır’ demiş” diye aktardı. 1 Aralık’ta yapılan görüşmede ise failin, “Terör ile illaki bağları var” dediğini paylaşan Arzu, İbrahim Vural’ın, “HDP’yi mi diyorsun kanka” şeklinde cevap verdiğini paylaştı. Arzu, görüşmenin devamında ise failin, “Onlarla uğraşıyorum, düşüreceğim” dediğini belirtti.

 

‘Saralar Çetesi’ kim?

 

Arzu, İbrahim Vural ile yapılan görüşmelerde geçen “Saralar Çetesi”nin kim veya kimler olduğunu sordu. Mahkeme başkanı, bu sırada faile, “Kimi öldürmeyi kastettin” diye sordu. Fail ise, dijital medyada kendisini tehdit edenleri kastettiğini ileri sürdü. İbrahim Vural’ın faile “HDP’liler ne oldu” şeklinde soru sorduğunu ve failin de, “Onları hal ediyorum” şeklinde yanıt verdiğini söyleyen Arzu, bu “halletmenin” ne olduğunu sordu. Mahkeme başkanının Arzu’nun sorduğu soruları faile yönlendirmemesi sonucunda gerginlik yaşandı.

 

‘Katliam yapmaya gitmiş birine beyefendi gibi davranıyorsunuz’

 

Tartışma sırasında mahkeme başkanı, tarafsız olduğunu iddia etti. Mahkeme başkanının Arzu ile avukatlara duruşma düzenini bozduğuna dair söylemde bulunması sonrasında Arzu, duruşma düzenini mahkeme başkanının bozduğunu kaydetti. ÖHD İstanbul Şube Eşbaşkanı Gürkan İstekli de hakimin faile detaylı bir şekilde soru sormamasına “Ortada açıkça bir katliam girişimi var. Ancak sanık mağdur edilmiş gibi konuşuyor. Siz de ona beyefendiymiş gibi davranıyorsunuz” diyerek tepki gösterdi.

 

Tehdit edildiğini iddia eden fail suç duyurusunda bulunmamış

 

Failin saldırıyı yaptığı 28 Aralık günü İbrahim Vural ile yaptığı konuşmada, “Bugün her şey belli olacak” dediğini paylaşan Arzu, İbrahim Vural’ın, “Bir yola inanıyorsan ölüm bile vız gelir. Ne diyeyim yapmak istediğin gibi olsun” dediğine, failin ise, “Yolumdan eminim” yanıtını verdiğine dikkat çekti. Arzu, failin sürekli tehditlere sığındığını, ancak bu tehditlere dair suç duyurusunda bulunmadığını, kimseye de tehditlerden söz etmediğini dile getirirken, failin 18 yaşında olduğunu söylemesi üzerine “18 yaşında ama 2 tane silah ve bir bıçağı var” diyerek, tepki gösterdi.

 

Konuşmaya silahla gitmiş!

 

Failin herhangi bir mafya ile ilişkisinin olup olmadığını soran Arzu, faile Bafra’ya niçin gittiği sorusunu yöneltti. Arzu, failin “HDP’ye konuşmaya gittim” sözlerine işaret ederek, “Neden iki silah ile bir bıçak ile gittin” diye sorması üzerine fail, silahları korkutma amaçlı yanına aldığını öne sürdü. Bunun üzerine mahkeme başkanının, “Madem korkuyorsun niye adamların binalarına gidiyorsun” diye sorması dikkat çekti. Fail, “basit ve güçsüz olmadığını göstermek için gittiğini” söyledi.

 

Avukatların soruları faile sorulmadı

 

Arzu, failin Küçükçekmece’de oturduğunu ancak Bahçelievler’e gelip HDP’ye saldırdığını belirterek, bunun nedenini sordu. Daha önce gidip gitmediğini de soran Arzu, “Keşif yapmış mı? Binanın yanında bulunan fırıncıya sığındı. Bu fırın aynı zamanda eniştesine ait” dedi. Mahkeme başkanı, bu sorunun dosyaya katkı sağlamayacağını iddia ederek, sorulmasını istemedi. Binanın yanında birçok işyeri ve kafe olduğuna işaret eden Arzu, faile, yeniden “Neden fırına gittin” diye sordu. Mahkeme başkanı, birçok sorunun dosyaya katkı sağlamayacağını iddia ederek, faile sormadı.

 

Pankartta ne yazıldığını hatırlamıyor

 

Daha sonra söz alarak soru soran avukat Vedat Çağrıtekin, failin saldırı anında orada “bölücü yazılar” olduğunu söylediğine, ancak içeriğini açıklamada ne yazdığını söylemediğine dikkat çekerek, failin neyi “bölücü bir yazı” olarak nitelendirdiğini sordu. Fail, “ kafasına aldığı darbelerden dolayı ne yazıldığını hatırlamadığını” iddia etti.

 

‘Bizi öldürmeye gelmişti’

 

Sorulan sorular ardından duruşmaya 10 dakika ara verildi. Aradan sonra saldırıya uğrayan İsmail Günay, saldırı öncesini ve saldırı anını anlatarak, “Bizi öldürmeye gelmişti” dedi. Failin bıçağı orada bulunan Ramazan Dişarı’nın boynuna dayadığını, kendisine silah sıktığını ancak silahın tutukluk yaptığını anımsatan İsmail, “Silah patlamayınca panikledi. Bir de çayı ayağına döktüğünü söyledi ama hastane raporunda çayı arkadaşın yüzüne ve göğsüne döktüğü yazılı. Planlı bir eylemdi. Zaten o da o esnada ‘büyük bir eylem yapıyorum’ dedi. Üçünüz de 10 dakika içinde öleceksiniz diye söylemlerde bulundu. Büyük bir patlamadan da söz etti” dedi.

 

‘Şans eseri kurtulduk’

 

Silahın tutukluk yapması üzerine Ramazan’ın failin elinden kurtulduğunu aktaran İsmail, “Şans eseri kurtulduk. Şikayetçiyim. Tutuklamanın devamını istiyorum” ifadelerini kullandı. Bu arada failin avukatı Yağmur Demir Akyıldız, fail için “Öldürmeye gitmedi. Eğer bu amaçla gitmiş olsaydı öldürürdü” şeklinde ifadeler kullanması dikkat çekti.

 

Davanın Ağır Ceza’da görülmesi talep edildi

 

Söz alana avukat Arzu, saldırının planlı olduğuna vurgu yaptı. Saldırının aylar öncesinde planlandığını belirten Arzu, “Bu mesajlar da görülüyor. Tehdit edildiğini söylüyor ama polis hiçbir sosyal medya hesabında tehdit tespit etmedi. Ayrıca Sütçü, bu Vural ile Arslan ile sosyal medyada yer alan ırkçı gruplar aracılığıyla tanışmış. Bunlarla planlı olduğu ortaya çıkıyor. Ayrıca öldürmeye teşebbüs olarak ele alınmalı” dedi. Saldırının olduğu sırada olay yeri inceleme gelmeden önce valiliğin silahların kurusıkı olduğuna dair paylaşımda bulunduğunu ve soruşturmanın bu şeklide devam ettiğini belirten Arzu, silahların tekrardan incelenmesini istedi. Arzu, “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçu da işlenmiş. Olay öldürmeye teşebbüs olduğu için davanın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

 

Keşif yapıp yapmadığı araştırılmalı

 

Daha sonra avukat Ferdi Yamar söz aldı. Söz konusu dosyanın siyasi olduğunu söyleyen Ferdi, “Salt bir Asliye Ceza dosyayı olarak ele alamayız.  Sıradan bir dosya olsaydı bu kadar basın olmazdı, bu kadar avukat olmazdı. Sanık ilgili suçu işlemesini tehditlere bağladı. HDP’ye hesap sormaya çalıştı. Bu tehditlere dair bir tespit de sunmadı. Bu da doğru söylemediği anlamına geliyor. Bahçelievler tesadüf seçilmiş değildir. Orada eniştesi fırında çalışıyor. Sanık daha önce gitmiş mi gitmemiş mi keşif yapmış mı yapmamış mı kameralardan incelenmesi gerekiyor. İktidar tarafından HDP sürekli hedef gösteriliyor” sözlerine yer verdi.

 

‘AKP-MHP’ye saldırı yapılsaydı ne olurdu?’

 

HDP’nin sürekli saldırılara hedef yapıldığına dikkat çeken Ferdi, “Biz bu ülkede demokratik kitle örgütlerinin can güvenliği kaygısı olmadan siyaset üretmesini istiyoruz. AKP-MHP’ye saldırı yapılsaydı ne olurdu? Daha önce AKP billboarduna taş atan bir çocuk bir yıl tutuklu kaldı. Avukatlığını yaptım. O dosyada yapılanların burada yapılması gerekiyor. Ayrıca Sütçü saldırı öncesi herhangi bir otelde kalmış mı banka hesapları incelenmeli. Çünkü çeteler bu tür kişileri demokratik kitlelerin üzerine salmaktadır” diye belirtti.

 

HDP’ye saldıranların sürekli “psikolojik” sorunlar öne sürdüğünü belirten Ferdi, bunun doğru olmadığını kaydederek, tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

 

Saldırı planlı

 

Daha sonra söz alan Avukat Vedat Çağrıtekin, sordukları soruların yanıtlarını alamadıklarını kaydetti. Taleplerinin ve sorularının yeterince sorulmadığını belirten Vedat, “Diğer kişiler ile konuşmalara baktığımızda bu saldırının planlı olduğu ortaya çıkıyor. Bir çete faaliyeti içinde bulunanlarla birlikte yapmıştır. Saldırıdan sonra fırına gitmesi bu saldırının planlı olduğunu ortaya çıkarıyor. Eniştesinin fırınına gitmesi onun da içinde olması ihtimali ortaya çıkıyor. Bıçakla öldürücü noktada, boğaza dayıyor. Öldürmeye teşebbüs var” şeklinde konuştu.

 

‘Cezalandırma olmazsa yargı saldırıya ortak olmuş olur’

 

Ardından konuşan Avukat Newroz Akalın ise kimsenin bir yere iki silah ve bir bıçak ile konuşmaya gidemeyeceğinin altını çizdi. Newroz, İbrahim Vural hakkında da suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Daha sonra söz alan Avukat Gürkan İstekli, “Burada sanık mağdurmuş gibi anlatımda bulundu. Biz sorular sormaya çalıştık ancak sizin engellemelerinizle soramadık. Bu açıkça bir katliam girişimiydi. Bunu cezalandırmamak buna ortak olmaktır. Eğer cezalandırılmazsa, yargı da buna ortak olmuş olacak” ifadelerini kullandı.

 

Kapıdaki polisler ne yaptı?

 

Gürkan, saldırının aylar öncesinde planlandığını belirterek, “HDP atış poligonu mu? Canı sıkılan, psikolojisi bozulan gidip saldırıyor. Bu münferit bir olay değildir. Sizin tavrınız bu durumu besliyor” diyerek, tepkisini dile getirdi. Avukat Egit Arslan, saldırının yapıldığı güne işaret ederek, o gün orada polisin olup olmadığının sorulmasını istedi. Egit, “Her HDP ilçe binasının önünde polis var. Giren çıkanları fişlercesine orada duruyorlar. O gün orada polislerin ne yaptığının, bir ihmallerinin olup olmadığının emniyete sorulması gerekiyor” talebinde bulundu.

 

Tutukluluğunun devamı talep edildi

 

Avukat Deniz Pehlivan, mahkemenin soruların yanıtlamasının önüne engel olmasını, gerçeklerin önüne set çekme olarak tanımladı. Deniz, “Olay çok net. İki silah bir bıçak var. Bu öldürmeye teşebbüstür” diyerek, görevsizlik kararı verilmesini istedi.

 

Dosyanın Ağır Ceza’ya gönderilmesi istendi

 

Avukatların beyanları ardından iddia makamına söz verildi. İddia makamı, fail Muhammed Eren Sütçü’nün “kasten öldürme teşebbüsünde” bulunduğunu, bu nedenle yargılamanın Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılmasını talep etti. İddia makamı, ayrıca fail Muhammed Eren Sütçü’nün tutukluk halinin devamını da talep etti.

 

Dosya Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi

 

Kısa aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, dosya hakkında görevsizlik kararı verdi. “Öldürmeye teşebbüs” suçunun işlenip işlenmediği hususunda dosyanın Bakırköy Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar veren mahkeme, fail Muhammed Eren Sütçü’nün tutukluluk halinin devamına karar verdi.

 

Avukatlardan açıklama

 

Duruşma sonrasında adliye önünde açıklama yapan avukat Eylem Arzu Kayaoğlu, kararın yerinde olduğuna vurgu yaptı. Saldırının planlı olduğuna işaret eden Arzu, bu nedenle dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gitmesinin sevindirici olduğunu belirtti.