Demokrasi İttifakı bileşenlerinin kampanyası 3’üncü günde devam ediyor

  • 19:32 27 Mayıs 2022
  • Güncel
İSTANBUL - Demokrasi İttifakı bileşenleri "Hakkımız olanı alacağız. Tüm ücretler arttırılsın" başlıklı kampanyasının 3’üncü gününde Bakırköy Özgürlük Meydan’ında imza standı açtı ve bildiri dağıtımı gerçekleştirdi.
 
Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) çağrısıyla bir araya gelen 7 partinin başlattığı "Hakkımız olanı alacağız" kampanyası kapsamında Bakırköy’de bulunan Özgürlük Meydan’ında imza standı açılarak bildiri dağıtımı gerçekleştirildi. Bildiri dağıtımına ve imza kampanyasına, HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Halkevleri, Emekçi Hareket Partisi (EHP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) parti üyeleri katıldı.
 
İmza standının kurulduğu alana, “Hakkımız olanı alacağız bütün ücretler arttırılsın” afişi açılırken, çevrede bulunan yurttaşlar, yapılan zamların kaldırılması için başlatılan imza kampanyasına yoğun ilgi gösterdi.
 
‘Gelecek vaat etmiyor’
 
Kampanya kapsamında dağıtılan bildirilerde şu ifadeler yer aldı: “Gıdadan ulaşıma, elektrikten barınmaya, her gün zam üzerine zam geliyor. Giderlerimiz artarken aynı kalan tek şey ücretlerimiz. Özel veya kamu fark etmeksizin ücretlere yılda sadece bir kere zam yapılıyor. Bütün ücretlerde olduğu gibi asgari ücrette de yapılan zam aynı ay içinde eriyip gitti. Bizler ay sonu hesabı yaparken, patronların serveti, rekor üzerine rekor kırıyor. Aslında ortada bir yokluk sorunu yok, bir sömürü düzeni var. Bu düzen ve iktidar zenginlere servet rekorları, emekçi halka ise sefalet maaşları dışında hiçbir gelecek vaat etmiyor.
 
Her alanda mücadeleye çağırıyoruz
 
İktidar ve patronlar bize ‘sabır ve şükür’ vaaz ederken, patronların net karları yüzde 200 artıyor. Kararları onlar veriyor, bedelini yalnızca onları zengin eden emekçiler ödüyor. Durup izlemek yerine birlikte mücadele etmek zorundayız. Çünkü; siyasal iktidarın ekonomi programı işçinin, emekçinin, yoksul halkların değil, patronların programıdır. İş arayanın, evine ekmek götürmeye çalışanın değil savaş tekellerinin ekonomi programıdır. Kamu işletmelerine ve üretime ayrılmayan bütçeler, savaş makinelerine, silaha, halklar arası düşmanlık tohumları ekmeye ayrılmaktadır. Herkesi işyerinde, atölyede, ofiste, mahallede, okulda birlikte mücadeleye çağırıyoruz.”