KNK Eşbaşkanı Zeynep Murad: Saldırılara karşı seferber olalım

  • 11:09 27 Nisan 2022
  • Siyaset
 
Medya Üren
 
HABER MERKEZİ - AKP-MHP iktidarının KDP işbirliği ile Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik başlattığı saldırıları değerlendiren KNK Eşbaşkanı Zeynep Murad, sadece Kürtlerin değil, bölge halklarının da tehlike ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Zeynep, saldırılara karşı birlik ve seferberlik çağrısı yaptı.
 
Federe Kürdistan Bölgesi sınırındaki Zap, Avaşîn ve Metîna alanlarına yönelik AKP-MHP iktidarının Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) ortaklığı ile 17 Nisan’da başlattığı saldırılar 11’inci gününde devam ediyor. Saldırılara karşı Kürt halkı ve dostları da bulundukları her alanda eylemlerle tepkilerini gösteriyor, KDP’yi işbirliğinden vazgeçmeye çağırıyor. Saldırılara ilişkin Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Eşbaşkanı Zeynep Murad değerlendirmelerde bulundu. 
 
Dünyayı yeniden dizayn etme planı
 
Dünyada ve bölgedeki gelişmelere değinen Zeynep, Türkiye’nin girişimlerine dikkat çekti. Türkiye’nin 1980’lerden bu yana saldırılarını giderek ağırlaştırdığını söyleyen Zeynep, “Son saldırıların farklı bir yanı var. Türkiye yıllardır yaptığı saldırılarla artık bu kez sonuç almak istiyor. Şu anda Ukrayna ve Rusya arasında bir savaş var. Dünya olağanüstü bir savaşın içinde. Dünyayı yeniden dizayn etme planının devrede olduğu görülüyor. Özellikle de Ortadoğu üzerinde bir projenin olduğu anlaşılıyor. Türkiye de bu yaşanan kriz ve gelişmeleri kendisi için bir fırsata dönüştürmek istiyor. Zaten tarihi bir hayalleri vardı ve bunun için harekete geçiyorlar. Bu yüzden de şüphesiz tüm planlarını Kürtler üzerinde yürütecekler. Kürt halkını iradesiz bırakarak yok etmek istiyorlar. Bu temelde dünyanın yeniden dizayn edildiği ortamda pay almak istiyor. Misak-ı Milli sınırlarını hayata geçirmek istiyor” dedi. 
 
‘Amaçları tüm Kürtleri yok etmek’
 
Saldırılarla Kürt halkının yok edilmek istendiğini belirten Zeynep, şöyle devam etti: “Saldırganlar bu şekilde hayallerini gerçekleştirmek istiyor. Türkiye Lozan’da kendisini mağdur gösterdi. Çünkü Misakı Milli sınırları ortadan kalkmıştı. Bunu yeniden elde etmek için kapsamlı bir saldırı ile tüm gücünü ortaya koymuş durumda. Kendi basın organlarında PKK’yi yok etmek için saldırdıklarına dair propaganda yapıyorlar. Ancak gerçeklik öyle değil. Kuşkusuz PKK onlar için büyük bir engel ve korku. Bu yüzden öncelikli amaçları bu. Ancak PKK’nin yok edilmesi ile Güney Kürdistan’ı işgal etmek istiyorlar. Amaçları tüm Kürtleri yok etmek. Kürdistan’ın her tarafına saldırılarından da bu anlaşılıyor. Kürt halkının da onların amacını iyi okuması gerekiyor.”
 
‘Bazı Kürt partileri Türkiye’nin gerçekliğini gizliyor’
 
Bazı Kürt partilerinin Türkiye’nin gerçekliğini gizlediğini dile getiren Zeynep, “Hepimiz Türkiye’nin gerçekliğini görüp okuyabiliriz. Biz onların pratiklerini de iyi biliyoruz. Türk devletinin Kürtlere tarihi düşmanlığı var. Yani Türkiye bugüne kadar Kürtlerin kazanımlarına hiçbir zaman tahammül etmedi ve Kürtlerin bir statü kazanmaması için elinden geleni yaptı. Kuşkusuz bu Güney Kürdistan için de geçerli. Ancak ne yazık ki özellikle bazı Kürt partileri Türkiye’nin bu gerçekliğinin üzerini örtüyor. Bu partilerin Erdoğan ile ilişkileri de bunu gösteriyor zaten. Bu partiler Türk devletinin amacını meşrulaştırmak istiyor ve açık bir şekilde Türk devletine destek veriyor. Diplomatik ilişkiler kuşkusuz meşrudur ancak biz bu partilerin Erdoğan ile görüşmelerinin hangi esas üzerine olduğunu biliyoruz. Bunlar normal değil. Uluslararası güçlerin Kürdistan’a ilişkin duyarlı olmasını beklemiyoruz. Hepsi kendi çıkarlarının peşinde. Kuşkusuz bu yüzden saldırılara göz yumuyorlar. Ancak KDP’nin tutumunun böyle olmaması gerekir” ifadelerini kullandı.
 
‘Sadece Kürtler değil, Arap halkı da tehlike ile yüz yüze’
 
Sadece Kürtlerin tehlike ile karşı karşıya olmadığına işaret eden Zeynep, şunları dile getirdi: “Bu saldırı Türkiye ve AKP iktidarının projelerinin son halkası. Bir yıldır Zap, Avaşîn ve Metîna alanlarına yönelik kapsamlı bir saldırı var. Türk devleti bu saldırıda tüm gücünü ve tekniğini seferber etmiş durumda. NATO’yu devreye sokmuş. Bir yıllık saldırıda istediği sonucu alamadı. Bu yenilgi sonucunda yeni bir pratik ile ortaya çıktı. Artık Kürtleri katletme politikasını Kürtler eliyle yapıyorlar. KDP’yi devreye soktular. Ancak buna rağmen basından da görüyoruz Türk devleti her gün yenilgi yaşıyor. Biz Kürt özgürlük hareketinin kazanacağına inanıyoruz. Dağlarda büyük bir devrim ve direniş var. Ancak bununla sınırlı kalmamalı. Görev ve sorumluluk halkımıza da düşüyor. Sadece dağlarda değil, kentlerde de direniş olmalı. Diğer halklar da bu direnişe destek vermeli. Çünkü Misakı Milli’ye göre Türkiye Kürdistan sınırlarını da geçecek. Her gün Musul ve Kerkük’ten bahsediyorlar. Bizden aldılar diyorlar. Sadece Kürtler tehlike ile karşı karşıya değil, tüm bölge halkları özellikle de Arap halkı da tehlike ile yüz yüze. Arap halkı da direnişimize katılmalı.”
 
‘Türkiye’ye karşı mücadele onur mücadelesi’
 
Zeynep, bölgede Kürtler ve Arapların tepki gösterdiklerini belirtirken, saldırılara karşı birleşmenin önemine vurgu yaptı. Zeynep, “Hassas bir süreçten geçiyoruz. Her zamankinden daha çok birliğe ve ortak tutuma ihtiyaç var. Ancak KDP kendi aile çıkarlarının peşinde. Bundan bir an önce vazgeçmeli ve tüm halkın çıkarını düşünmeli. Her tarafımız krizlerle dolu olsa da önümüzde büyük fırsatlar var. Bu fırsatlarla halkımızı savunabiliriz ve kazanımlarımızı koruyabiliriz. Güney Kürdistan Kürtlerin en önemli kazanımlarından biri. Binlerce fedainin kanı ile sulanmış. Onların kanına ihanet edilmemeli. Türkiye’ye karşı tavrımız bir olmalı. İşgalci Türk devletine karşı verilen mücadele bir onur mücadelesidir. Ulusal bir görevdir.  Bu yüzden de sahip çıkıp, destek vermeliyiz. Gerillaları selamlıyoruz, mücadeleleri Kürdistan içindir” diye konuştu. 
 
‘AKP KDP sayesinde ayakta duruyor’
 
AKP ve KDP işbirliğinin ulaştığı aşamaya ilişkin de konuşan Zeynep, biri olmadan diğerinin yapamadığını söyledi. Zeynep, “AKP iktidarı KDP sayesinde ayakta kalabiliyor. Ekonomik açıdan özellikle de petrol konusunda Güney, AKP’nin en önemli kaynağı. KDP, Kürdistan toprağını Erdoğan’a veriyor. Türkiye saldırılarını meşrulaştırmak için Kürt yetkilileri çağırıyor ve onlarla fotoğraf çekiyor. En son Mesrur Barzani Ankara’ya gitti. Orada ortaya çıkan görüntü hepimizi üzdü. Mesrur Barzani’yi bir temsilci de saymadılar. Salonda Kürdistan bayrağı yoktu. Mesrur, MİT müsteşarının yanına oturdu. Bu fotoğraf çok şey anlatıyor. Kimse üzerini örtemez. Kürt halkı o kadar katliamlardan geçirildi ancak hiçbir zaman işgalcilere boyun eğmedi. Güney halkı Barzani ailesinin bu ayıbına tepki gösterdi” değerlendirmesi yaptı.
 
‘Halkın çıkarları umurlarında değil’
 
KDP yönetiminin tarzına da değinen Zeynep, şu ifadeleri kullandı: “Düşünsel olarak da giderek birbirlerine benzediklerini görüyoruz. KDP, Güney halkını krizle yönetiyor. Tonlarca para biriktirmişler. Türkiye ve diğer ülkelerdeki para ve yatırımlarının tümü halkındır. Öğretmenlerin maaşlarını ödemiyor. Aylarca evlerine maaş girmiyor. Bunun yanında Güney gibi bir yerde gaz yok, elektrik yok. Bu da halkın çıkarlarının onların umurunda olmadığını gösteriyor. Onlar da artık bu şekilde yönetemeyeceklerini biliyorlar. Bu yüzden de kendi tedbirlerini alıyorlar. Bu AKP iktidarı için de geçerli. AKP de tükendiği için bir gün daha iktidarda kalabilsin diye tüm gücünü seferber etmiş durumda. Onlar da tedbirlerini alıyorlar.”
 
‘Siyasi bir tavır olmalı’
 
Saldırılara ilişkin partilerle görüşmeler yaptıklarını söyleyen Zeynep, “Var olan tepkiler yeterli değil. Goran, Zehmetkêşan, sosyalist ve İslami partiler tepkilerini gösterdi. Ancak bu yeterli değil. Hepimiz seferber olmalıyız. Siyasi bir tepki, tavır olmalı. Güney halkı zaten tepkisini gösteriyor. Birliğimiz Güney’in huzuru için önemli”  dedi.