HDP MYK: Bizler kazanacağız, darbeciler kaybedecek

  • 10:35 2 Mart 2022
  • Siyaset
 
ANKARA - DEP’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırıldığı 2 Mart Darbesi’nin 28’nci yıl dönümünde aynı utancın bir kez daha yaşatıldığını belirten HDP MYK, “Onlar darbe yaptıkça Kürt siyaseti büyüdü, demokratik siyaset Türkiye’de siyasi dengeleri belirleyecek temel aktör haline geldi. Bizler kazanacağız, darbeciler kaybedecek” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 2 Mart 1994’te Demokrasi Partisi (DEP) Milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasının 28’nci yıl dönümü dolayısıyla yazılı açıklama yayınladı.
 
‘Kürt milletvekillerinin bileklerine kelepçe vuruldu’
 
“28 yıl sonra aynı utancı Türkiye’ye yaşatan darbeciler de kaybedecek” başlıklı açıklamada, DEP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırıldığı ve tarihe “2 Mart darbesi” olarak geçen demokratik siyasete yönelik saldırının üzerinden 28 yıl geçtiği hatırlatıldı. Açıklamada, “Türkiye’nin en temel ve kadim sorunu olan Kürt sorununa yönelik ezberlerin dışında çözüm önerileri sundukları; savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı, inkara karşı hakikati savundukları için 28 yıl önce Kürt milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılarak bileklerine kelepçe vuruldu. Bu yaklaşım ne o tarihte sorunu çözdü ne de sonrasında; aksine sorunları derinleştirdi ve utanç olarak tarihe geçti” denildi.
 
‘90’lı yıllarda bu ülkeye reva görülen utanç bir kez daha yaşatıldı’
 
Kürt halkının iradesini “terörist” olarak nitelendiren 90’lı yılların karanlık ruhunun bugün de varlığını sürdürdüğüne dikkat çekilen açıklamada, “Aradan geçen 28 yılda iktidarların Kürtlere bakışında ve Kürt halkı ve siyasi temsilcilerine yönelik saldırılarında ne yazık ki hiçbir değişiklik olmadı. Aksine çok daha düşmanlık ve nefret dolu yöntemlerle demokratik siyaseti hedef alan saldırılar devam ettiriliyor. Tam da 2 Mart darbesinin 28’inci yıl dönümünde aynı söylem ve ezberlerle Diyarbakır Milletvekilimiz Semra Güzel’in milletvekilliği düşürüldü. 90’lı yıllarda bu ülkeye reva görülen utanç bir kez daha yaşatıldı. Çiller iktidarının yerini AKP aldı. 1994’te DEP’lilerin, 4 Kasım 2016’da o dönemki eş genel başkanlarımız ve milletvekillerimizin dokunulmazlıklarını kaldırmak için sıraya giren muhalefet de bugün Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılması için sıraya girdi” ifadeleri kullanıldı.  
 
Darbe mekanizmasının çaresizliğini gösteriyor 
 
Son 6 yılda yapılanların tamamının demokratik siyasete yönelik işleyen darbe mekaniğinin çaresizliğini de gösterdiğine dikkat çekilen açıklamada, şöyle denildi: “Ne kayyım ve 4 Kasım darbeleri ne Leyla Güven ve Musa Farisoğulları’nın rehin alınması ne de bugün Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılması darbecileri kurtaracak. Kapatma davası ve Kobanî Kumpas Davası da darbeciler için kurtarıcı olmayacak. Çünkü onlar darbe yaptıkça Kürt siyaseti büyüdü, demokratik siyaset Türkiye’de siyasi dengeleri belirleyecek temel aktör haline geldi. 
 
94 darbesinin aktörleri gibi bugünün darbecileri de tarih olacak
 
2 Mart ve sonrasında demokratik siyasete yönelik kesintisiz sürdürülen darbelerin ‘hem sanığı hem tanığı hem de mağduru’ olan Kürt siyasetinin emektarı Sevgili Ahmet Türk 1994’te Meclis’e şöyle sesleniyordu; ‘12 Eylül’de içeri alındım ama 1987 seçimlerinde halkın oyuyla tekrar Meclis’e geldim. Eğer sağ çıkarsam inanıyorum halkın iradesiyle yine geleceğim. Bunun bilinmesini istiyorum. Biz, her zaman toplumsal barıştan yana olduk, sorunların barış ve siyasal diyalog içinde çözümünden yana olduk.’ Tarih Ahmet Türk’ü ve Kürt siyasetini haklı çıkardı; Meclis’ten darbeyle uzaklaştırılanlar her seferinde halkın iradesiyle geri döndü. Bugünkü darbeler de elbette hükümsüz kalacak, tıpkı 94 darbesinin aktörleri gibi bugünün darbecileri de tarih olacak. 
 
Bizler kazanacağız, darbeciler kaybedecek
 
Bizler 2 Mart darbesi ve dün akşam Meclis’te yaşatılan darbe de dahil tüm sivil ve askeri darbeleri lanetliyoruz. Dün Leyla Zana, Ahmet Türk, Orhan Doğan, Hatip Dicle, Sırrı Sakık ve Mahmut Alınak boyun eğmedi, bugün de cezaevindeki yoldaşlarımız aynı onurlu ve kararlı tutumu sürdürüyor. Bizler de bu direnişi ve onurlu duruşu sonuna kadar devam ettireceğiz. Bizler kazanacağız, darbeciler kaybedecek.”