AMED – Amed Büyükşehir Belediyesi’nin, yerel yönetimlerde engelli hakları ve uygulamalarına ilişkin düzenlediği panelde konuşan Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Serra Bucak, kentte engelli yurttaşlar için büyük çalışmaların ve projelerinin olduğunu söyleyerek, “Diyarbakır’ın diğer kentler için örnek olmasını istiyoruz” dedi.

 

Amed Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Kongre Merkezi'nde yerel yönetimlerde engelli hakları ve uygulamalarına ilişkin panel düzenledi. Yoğun katılımın olduğu panele Amed Büyükşehir Belediye ve ilçe belediye eşbaşkanları, Belediye Meclis üyeleri, Barış Anneleri Meclisi, sivil toplum örgütleri ile çok sayıda yurttaş katıldı.

 

‘Karar alalım, kentimiz örnek olsun’

 

Panelde açılış konuşmasını gerçekleştiren Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Doğan Hatun, kayyımdan önce kentte engelliler için güçlü çalışmaların yapıldığını fakat kayyımların gelmesiyle kentte engellilerle alakalı her şeyin tahrip edildiğini ifade ederken, “Kentteki tüm sorunlar için planlama yapıyoruz. Halkımızla, kurumlarımızla çalışma yürütüp, çözüm buluyoruz. Kent sadece sağlık olarak iyi olanlar için olmamalı. Kent herkes için aynı olmalı. Burada çıkan kararlar bizim için talimat olacak. Bugün burada öyle bir karar çıkarmalıyız ki kafamızdaki engelleri çıkaralım, değiştirelim. Buraya bugün gelen güç Kurdistan ve Türkiye’de örnek ortaya çıkarabilir. Bu toplantıda bir güç var. Bugün alınan kararlar herkesin yaşamına rahatlık sunsun. Bu sorunları çözmeye gönüllü olanlar burada. Karar alalım, kentimiz, yaşamımız tüm kentler için örnek olsun” sözlerine yer verdi.

 

Engellilerin sorun ve yaşadıkları zorluklara karşı çalışmalar

 

Ardından konuşan Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Serra Bucak, engelli yurttaşların yaşamın tüm alanlarında büyük sorunlarla karşılaştığını belirterek, “Burada önemli adımlara değinerek kentte daha iyi çalışmalar yapacağımızı düşünüyoruz. Sizlerin de bildiği gibi engelli tanımı, dar bir alana sıkıştırılmış bir tanım olarak nitelendiriliyor. Engelliler günlük yaşamda birçok zorluk ve sorunla karşılaşıyor. Engellilerin taleplerini bu temelde tartışmamız gerektiğini düşünüyoruz. Bütün alanlarımız bu dar çerçevede şekillendiriliyor. Yerel yönetimlerde bunları nasıl aşabilirizi konuşmamız lazım. Bir yandan siyasi partimizin engelli komisyonu bir yandan da yereldeki komisyonlarımızın bununla eş güdümlü gitmesi gerekiyor” dedi.

 

‘Engelliler konusunda kentin pilot bölge olmasını istiyoruz’

 

Siyasi krizlerin herkesi kırılganlaştırdığına dikkat çeken Serra, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlam dediğimiz kişilerin günbegün kırılganlaştığı, yaşamlarının zorlaştığı, engellendiği bir yerde bu kadar katmanlaşan sistematik bir yoksulluk varken engellilerin bundan en çok nasibini aldığını söylemek en doğru şey olur. Bu yapısal bir mahrumiyettir ve elbette merkezi hükümet kadar yerel yönetimlerin ve belediyelerin de bununla mücadele etmesi gerekir. Şunu da unutmamamız gerekir, ‘sağlam’ dediğimiz kişiler yarının engellileridir. Bunu, yaşadığımız coğrafyadan biliyoruz. Biz Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak denkleştirme ilkesini savunuyoruz. Kentin-yerelin ihtiyaçlarının, kaliteli vakit aktivitelerinin eylemsel ve biyolojik çeşitliliği bulunan kişiye göre yeniden organize edilmesini savunuyoruz. Bu anlamda yerel yönetimlere daha fazla sorumluluk düşüyor. 5 yıllık planlama toplantılarını defalarca yaptık ve bu toplantılarda engelliler konusunu da ele aldık. Planlarımızda engelliler için diğer kişilerden farksız olabilecek şekilde tüm alanlarda onlar için çalışmalar yapmayı tasarladık. Kentin pilot bölge olmasını istiyor ve diğer kentler için örnek olmasını istiyoruz. Bu sebeple el ele vereceğiz ve hep birlikte somut adımları atacağız. 

 

Projeleri anlattı

 

Serra, ardından kent için tasarladıkları projelerini sundu: “Engelli daire başkanlığının kurulması için bir adım attık. Yine daire başkanlığında görevlendirilecek personellerimizin zorunlu durumlar hariç engelli arkadaşlarımızdan mevcut ve yeni istihdam edeceğimiz arkadaşlardan oluşmasını önemsiyoruz. Daire başkanlığımızın kurulmasıyla özellikle kendi personelimizde bir bilinçlendirme çalışması yapacağız. Yine engelli dairemizden işitsel, yazılı materyaller oluşturma, engelli ve engelli yakınlarına ve toplumun geri kalanına dönük bilinç yükseltme çalışmaları yapabilmek mümkün olabilecek. Daire başkanlığımızın yapacağı çalışmalarının bir tanesi de kentteki engelli nüfusunu ortaya çıkarabilmek. Yani en geniş haliyle bir kent engelli haritalanması çıkarmak olacaktır. Bu haritayı beraber ilerleterek daha somut verilere ulaşacağız. Bu haritalar bize, önemli sonuçlar ortaya çıkaracak. Yaş aralığı, lokasyon ve bunlar açısından da sosyal politikalarımızı belirlemek ve odaklı çalışmak mümkün olacaktır. Web sitelerimizdeki ciddi eksiklerin farkındayız. Sitemizdeki erişilebilir kriterlerinin yeniden düzenlenmesini isteyeceğiz. Bunun için belki ayrıca özgün bir toplantı yapacağız.”

 

‘Bizi inandırmaya çalıştıkları ezberleri bozmaya geldik’

 

Daha sonra söz alan DEM Parti Engelliler Komisyonu Eşsözcüsü Hatice Betül Çelebi, engellilik meselesinin bir yaşam hakkı meselesi olduğunu dile getirerek, “Engelli konusunda bizi inandırmaya çalıştıkları ezberleri bozmaya geldik. Dil gerçekten düşünceleri, kültürü inşa eder. Fakat eşitsiz bir dil her zaman ayırır, parçalar, yaralar. Engelliler bu toplumun çeşitliliğidir. Engelli kelimesinin arkasına yüklediğiniz değersizlik, görmezden gelme hissinizle mücadele edin. Mesela ‘engelli kardeşimiz’ deriz. Ama bu bir çocuklaştırmadır. Bu engelliyi birey olarak görmeme, değersizleştirme hali olarak ortaya çıkıyor. Engelliler bu toplumun eşit yurttaşları ve herkes gibi bu topluma katılım sağlama hakkına sahip kişiler. Engellilik meselesi yaşam hakkı meselesidir. Engellilerin hakkını savunmak için engelli adayı olmanıza gerek yok” ifadelerini kullandı.

 

Ardından özel eğitim uzmanı Fırat Keser, yerel yönetimlerde engelli hakları ve uygulamalarına ilişkin hazırladığı sunumu paylaştı. Sunum bittikten sonra katılımcıların soru-cevap kısmıyla panel son buldu.