'Kadınlar ilk kez DBP'li belediye ile çalışma yaşamında yer aldı’

  • 09:06 19 Aralık 2018
  • Emek/Ekonomi
 
 
VAN - Gürpınar'da DBP'li belediyenin açtığı Xawesor Kadın Kooperatifi ile çalışma yaşamına adım atan Suna Yılmaz, kayyımdan sonra ayrılmak zorunda kaldıklarını ancak kooperatifin kazandırdığı özgüvenle çalışmaya devam ettiklerini söyledi. 
 
Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) kadın temsiliyeti ve pozitif ayrımcılığı amaçlayan belediyecilik anlayışı, kadınları sadece evden çıkarmakla kalmadı birçok kadına iş yaşamında yer almaları için özgüven de kazandırdı. Ancak 11 Eylül 2016 tarihinden itibaren DBP'li belediyelere atanan kayyımlar, tüm kadın kurumlarını ya kapattı ya da işlevsiz hale getirdi. Van'ın Gürpınar Belediyesi'ne atanan kayyım, Xawesor Kadın Kooperatifi'ni kapatırken, belediye bünyesinde oluşturulan kadın kompleksinin açılmasına izin vermeyerek, içerisindeki tüm malzemeleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan'ın başkan yardımcılığını yaptığı Kadın ve Demokrasi Derneği'ne (KADEM) devretti. Kayyımın gelmesiyle sistemin değiştirildiği kurumlarda yer alan kadınlar, kendilerine yer bulamadıklarından çalıştıkları alanlardan ayrılmak zorunda kaldı. O dönem çalışan kadınların birçoğu ise çalışma hayatında kalma ısrarlarını sürdürdü.
 
'Kooperatifte eşitlik vardı, haksızlık yoktu'
 
Deterjan, yufka ve restoran olarak 3 alanda üretimi olan Xawesor Kadın Kooperatifi'nin restoran bölümünde çalışan Suna Yılmaz, ilk kez kooperatifle birlikte çalışmaya başladı. Ay sonunda satıştan kazanılan paralarla masrafların karşılandığını ve geriye kalan paranın da eşit şekilde kadınlara bölüştürüldüğünü söyleyen Suna, komünal bir anlayışla üretim ve paylaşımın olduğunu vurguladı.
 
Suna, "O dönem kooperatifte çalışmanın bana çok katkısı oldu. Hem maddi hem manevi yönden çok geliştim. İhtiyaçlarımızı orada karşılayabiliyorduk, ücretimizi aksamadan alıyorduk, orada kalan ekmeği, yemeği bile evimize götürebiliyorduk. O dükkan sayesinde kendi ekonomik özgürlüğümüzü kazanmıştık. Yerimiz çok sıcak ve samimiydi. Orada eşitlik vardı, haksızlık yoktu. Maaş günü büyük bir salonda hep birlikte oturup kalan ücretin bölümünü hep birlikte yapıyorduk. Orada daha uzun süre çalışmak istiyordum ama kayyım geldikten sonra lokanta kapandı" diye konuştu. 
 
'Kayyım kadınların emeğini istismar ediyor'
 
DBP'li belediye tarafından açılmak istenen Kadın Kompleksi'nde kayyımın kurslar verdiğini ancak buraya gelen kadınların emeklerinin istismar edildiğini belirten Suna, "Kadınların yaptığı ürünler için ücret vermiyorlar. Aldıkları ürünleri satıp para kazanıyorlar. Bunun karşılığında makinaların kullanılmasına izin veriyorlar. Bir bölümde kadınlar İŞKUR'a çalışıyor. İŞKUR süreleri bittikten sonra da kimisi gönüllü olarak devam ediyor kimisi ayrılıyor. DBP'li belediyenin elindeyken İŞKUR gibi bir zorunluluk yoktu. İsteyen herkes kooperatifte çalışabiliyordu" ifadelerini kullandı. 
 
'Çalışma yaşamından kopmadık' 
 
Kayyım atanmadan önce Kadın Kompleksi çalışmalarında yer alan Suna, kadınların hiçbir ücret ödemek zorunda kalmadan çalışabilecekleri, gelir sağlayabilecekleri bir yer düşündüklerini ifade etti. "Daha önce ilçede kadınlar çalışmıyordu. DBP belediyesi döneminde açılan kurumlar ve kadınlara verilen imkanlarla kadınlar çalışmaya başladı" diyen Suna, şöyle dedi: "Tam ilerledik derken kayyım atandı ve o gelişim durdu. O dönem kompleks ve kooperatifte çalışan kadınlar kayyım gelince kurumlardan ayrıldı ancak çalışmaya devam ediyorlar. Örneğin o dönem kooperatifte çalıştığımız lokantanın örneğinde bir lokanta açtık. Özgüvenimiz oluştu ve o özgüvenle kendimize bir alan açmak istedik."