'İşçilerin gözaltına alınması hak arama çabasına yönelik bir sindirme'

  • 09:12 17 Eylül 2018
  • Emek/Ekonomi
İSTANBUL - Çalışma koşullarını protesto eden 3. Havalimanı inşaatında çalışan işçilerin gözaltına alınmasını "Toplumun tamamının hak arama çabasına yönelik bir sindirme" mesajı olarak değerlendiren Demokrasi İçin Hukuk üyesi avukat Yıldız İmrek, kamuoyunun işçilerin durumuna dair acilen bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi. 
 
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG)'nin verilerine göre, 2017 yılında 2 bin 6 işçi, çalışırken yaşamını yitirdi. Buna göre, Türkiye'deki iş cinayetleri oranı Avrupa'daki iş cinayetlerinin oranına göre 6 kat fazla. İş cinayetleri ve işçilerin çalışma koşulları son olarak 3.Havalimanı inşaatında çalışan işçilerin taleplerini dillendirmeleri ve sonrasında gözaltına alınmaları ile yeniden gündeme gelse de, birçok rapora göre, Türkiye uzun yıllardır iş cinayetleri ile dünyanın parmakla gösterilen ülkeleri arasında. İş cinayetlerini ve iş cinayetlerindeki yargılamaları değerlendiren Demokrasi İçin Hukuk üyesi avukat Yıldız İmrek, sermayenin işçilerin kanları üzerinden yükseldiği görüşünde. 
 
İşçi ölümlerinin giderek arttığına dikkat çeken Yıldız, işçilerin özellikle iş cinayetleri bakımından kaderleri ile baş başa bırakıldığını söyledi. İşçilerin, madenlerde, atölyelerde can vererek sermayeyi büyüttüğünü ifade eden Yıldız, birçok işçi hakkının yasalara ve anayasaya girmiş olduğunu ancak bu yasaların uygulanmadığını dile getirdi.
 
'İktidar sermayenin isteklerine boyun eğiyor'
 
Torunlar İş Cinayeti, 301 madencinin yaşamını kaybettiği Soma Faciası'nı ve işçilerin yakınlarının yetkililer tarafından tekmelendiği fotoğrafların akıllardan çıkmadığını söyleyen Yıldız, iş cinayetlerindeki yargılamaların birbirine benzediğine işaret etti. İşverenlerin işçilerin kanları üzerine kurulu bir sermaye düzeninden kar elde ettiğini vurgulayan Yıldız, işçi ölümlerine göz yuman bir grup olduğunu bu grubun da sermayedarlar olduğuna dikkat çekti. Havaalanı inşaatında çalışan işçileri örnek göstererek, mevcut iktidarın meseleyi bir prestij meselesi haline getirerek, işçilerin koşullarını dikkate almadan sermayenin isteklerine boyun eğdiğinin altını çizen Yıldız, iktidarın da bu nedenle iş cinayetlerine göz yumduğunu ifade etti. 
 
'Devlet işverenle işbirliği yapıyor'
 
İş cinayetlerindeki yargılama süreçlerine değinen Yıldız, iş cinayetlerinde sorumlu kişilerin sorumsuz kılındığını, buna neredeyse her iş cinayeti davasında tanık olduklarını vurguladı. Bu davalarda, "basit taksirle" suçu ile yargılama yapıldığını aslında "olası kasıtla" (bilerek ihmal edilen bir süreç sonucu suç işlendiyse) suçu ile yargılama yapılması gerektiğini söyleyen Yıldız, ilgili bakanlığın gerekli denetlemeleri yapmadığını, sonrasında da zaten sorumluları yargılamadıklarını belirtti. Devlet bürokrasisinin işverenlerle işbirliği yaptığını ifade eden Yıldız, iş cinayetlerinden bakanlıklardan başbakanlığa kadar her kademeden yetkilinin sorumlu olduğunu kaydetti. 
 
'Savcılar ve mahkemeler iş cinayetlerine karşı duyarsız'
 
İş cinayetlerinde yargılamaların hukuka uygun yapılmadığını dile getiren Yıldız, savcıların ve mahkemelerin konuya duyarsız yaklaştığını söyledi. İş cinayetlerinin tamamının önlenebilir olduğuna dikkat çeken Yıldız, işverenlerin gerekli teknik detayları dikkate almadığını bu nedenle işçinin kanı üzerinden biriken bir sermaye yapısının ortaya çıktığını söyledi. "Ölen ölsün kalan sağlar bizimdir" yaklaşımının ortaya çıktığını belirten Yıldız, bunun da "kölelik" sistemini hatırlattığını ve "kölelerin efendilerinden hiçbir taleplerinin olmaması" anlamını taşıdığını ifade etti.
 
'İşçiler hukuksuzluğa kurban edildi'
 
3. Havalimanı inşaatındaki işçilere değinen Yıldız, burada kaç işçinin gözaltına alındığına dair net bilgi verilmemesinin dahi başlı başına bir suç ortamına işaret ettiğini söyleyen Yıldız, işçilerin bu hukuksuzluğa kurban edildiğini ifade etti.
 
Yıldız, işçilerin gözaltına alınarak, topluma şu mesajın verilmek istendiğini ifade etti:  "Toplum sindirilmek isteniyor. Orada büyük suçlar işleniyor. Toplum da bu suça sessiz kalmamalı. Bizler, işçilerin kanları üzerinden yükselen o havalimanını nasıl kullanacağız? İşçilerin kanları üzerinden yükselmiş oradaki haksızlıklara karşı sorumluluğumuz var." 
 
Çözüm: Meclis Araştırma Komisyonu 
 
3.Havalimanı ile ilgili acilen kamuoyunun bilgilendirilmesi gerekliliği üzerinde duran Yıldız, aynı zamanda, Meclis'te sendikaların da dahil olduğu bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerektiğini söyledi.