Sesi ‘direniş’ müjdesi: Hozan Mizgîn

  • 09:06 10 Mayıs 2024
  • Güncel
 
Elfazi Toral  
 
BEDLÎS - Öncü kişiliği ile tüm kadınlara ilham ve cesaret kaynağı olan Hozan Mizgîn’i anlatan Gülperi İlbasan,“Böylesi hakikat ve direniş ruhunu taşıyan şehit Mizgîn’in karşısında hem düşman hem de eril zihniyet geri adım attı. Mizgîn’in kahramanlığı tüm kadınlara ilham kaynağı oldu” dedi. 
 
Kürt kültürünü, sanatını, kendi besteleriyle kendi gibi ölümsüzleştiren Hozan Mizgîn (Gurbet Aydın) direnişi ve kahramanlığı ile başta kadınlar olmak üzere tüm topluma öncülük etti. 1962 yılında Êlih’te (Batman) dünyaya gelen Mizgîn, 1980 darbesinin ardından Kürt özgürlük hareketine katılım sağlar. Devrimci kişiliği, duruşu, sürdürdüğü mücadelenin kahraman yüzü olarak tarihe not düşen Mizgîn, birçok kadına ilham olurken tüm baskı, sindirme politikalarına da başkaldırır. Hozan Mizgîn, birçok alanda çalışmalarını sürdürürken daha sonra yönünü Kurdistan’a çevirir. Bedlîs’in Tetwan ilçesinde çalışmalarına devam eden Mizgîn, her gün kadınlarla temas kurarak, aynı zamanda eril zihniyete karşı da mücadele eder. Mizgîn, hakikati ile herkesi etkilerken Tetwan’da temas etmediği tek bir kişi dahi kalmaz. Dillere destan olan kişiliği ile kadınlarla birlikte erkekleri de değiştiren ve dönüştüren bir mücadele ruhunu yakalayan Mizgîn, 11 Mayıs 1992’de kaldığı eve yapılan baskın sonucu katledilir. Baskın esnasında “teslim ol” çağrısına direnişi ile karşılık veren Mizgîn yenilgiyi reddeder. Yaşanan çatışmada yaralanan Mizgîn, daha sonra yaşamını yitirir. Yaşamını yitirişinin üzerinden geçen 32 yılda sürdürdüğü onurlu mücadele halklar nezdinde hala yaşatılırken hem sesi hem de kahraman kişiliği ile hala ilham kaynağı olmaya devam ediyor. 
 
“Mizgîn’in hakikati kadınlara öncülük etti” diyen Hozan Mizgîn’in dostlarından ve o dönemin tanığı Gülperi İlbasan, Mizgîn’i, direniş ve öncülüğün sembolü olarak nitelendirdiğini söyleyerek Mizgin’i anlatıyor. 
 
Kadın dostları Mizgîn’ e sahip çıktı
 
“Şehit Mizgîn’in şehadet haberini aldığımızda çok üzüldük” diyerek sözlerine başlayan o sürecin tanıklarından Gülperi İlbasan “Tetwan gibi bir yerde böylesi bir direnişçiyi kaybettiğimiz için yasa boğulduk” dedi. Mizgîn’in kendileri için çok önemli olduğunu söyleyen Gülperi, Mizgîn’in çok değerli bir kişiliğe sahip olduğunu vurguladı. Mizgin’in Tetwan’ da bulunan dostlarının Mizgîn’e sahip çıktıklarını dile getiren Gülperi, “Mizgîn’i başta kadın dostları olmak üzere tüm Kürt halkı büyük sahiplendi. Mizgîn şehit düştüğünde Tetwan halkı büyük bir direniş gösterdi. Mizgîn gibi birinin bizim aramızda olmasından dolayı çok mutluyduk. Şehit düştüğünde anneler sahiplendi. Cenaze töreni kadınlar öncülüğünde gerçekleşti. Mizgîn’i  anneler yıkadı. Biz kadınlar büyük bir mutlulukla sahiplendik” şeklinde konuştu.
 
‘Direnişin ve öncülüğünün sembolüdür’
 
Mizgîn denilince insanların aklına direniş ve mücadele ruhunun geldiğini kaydeden Gülperi, “Mizgîn gibi biriyle tanışmanın mutluluğunu hala da yaşıyoruz” dedi. Mizgîn’i unutmayacaklarını ifade eden Gülperi, “Tıpkı heval Zekiye, heval Zilan gibi heval Mizgîn de hafızalarımızda kaldı” diyerek, hepsinin de birer kahraman olduklarını söyledi. Gülperi, “ Şehit Mizgîn düşmana teslim olmadı. Kendi bedenini feda etti. Büyük bir kahramandır bizim için.  Büyük bir başarı ve büyük bir direniş sergiledi. Mizgîn direnişin ve öncülüğün sembolüdür. Sesiyle, duruşuyla, kadın kimliği ile tüm halklara ilham oldu” sözlerine yer verdi.
 
‘Öncülerimiz sayesinde kendimizi bulduk’
 
Feodal ve eril zihniyetin tahakkümünü hissettirdiği Tetwan’da Mizgîn ile birlikte birçok algının da kırıldığına dikkat çeken Gülperi, “Mizgîn’in gelmesiyle birlikte halk büyük bir değişim gösterdi” diyor ve şöyle devam ediyor: “ O dönem ben daha yeni evlenmiştim. Hayvanlarımızı sağlık kontrolünden geçirmek için evimize bir veteriner gelmişti. Ne eşim ne de kayınpederim evde değildi. Veteriner ‘Evde ne kadar hayvan var. Ve sorunları ne?’ diye sorunca ben de yardımcı oldum veterinere. Daha sonra benim kayınvalidem bana kızdı.  ‘Neden onunla konuşuyorsun, neden muhatap oluyorsun’ dedi. Kadın üzerinde ciddi bir baskı, sindirme ve yok sayma pratiği mevcuttu. Ama Önderimiz başta olmak üzere Mizgîn’ler gibi öncüler sayesinde biz kadınlar söz sahibi olduk. Büyük bedeller sonucu şu an kendimizi ifade edebiliyoruz.”
 
‘Kaynağımız Önderimizdir’
 
Eskiden kadınlara atfedilen tek şeyin çalışmak, susmak, itaat etmek olduğunu söyleyen Gülperi, “Genç kadınlar, gelinler, kız çocukları hiçbir zaman tek başlarına bir karar vermezdi. Kadınların yaşam alanları yoktu. Her şey erkeklerin onayı üzerinden yürüyordu. Evde bulunan erkek bireylerin onayı olmadan hiçbir şey yapamazdık. Kadınların özgürlüğü hiç yoktu. Şu an bunları aşmamızın tek kaynağı Önder Abdullah Öcalan’dır” dedi.
 
Mizgîn’in kahramanlığı tüm kadınlara ilham kaynağı olur!
 
Mizgîn’in Tetwan halkına temas ettikten sonra birçok şeyin değiştiğine işaret eden Gülperi, bu durumu şöyle anlatıyor: “Mizgîn Tetwan’a gelince Tetwan’a da büyük bir değişim getirdi. Kadınlar isimlerini dahi söylemeye utanır, sıkılırken onunla birlikte büyük bir özgüven gelişti. Kadınlar, gençler, erkekler ve tüm yurttaşlarda büyük bir değişim hâkim oldu. Mizgîn’in kahramanlığı sayesinde herkes büyük bir hayranlıkla bu yolda yürüdü. Başta kadınlar olmak üzere birçok kesime büyük bir güç geldi. Onun gibi fedakâr, güçlü, dirençli bir kadın kahramandan herkes etkilendi. Tüm kadınlara ilham kaynağı oldu. Sadece Tetwan da değil tüm Kurdistan ve Türkiye kentlerinde halklara ilham ve cesaret oldu.  Heval Mizgîn’i  biz ciğerimizden bir parça olarak ele alıyoruz. Bu halk Mizgîn’i benimsedi, mücadelesini benimsedi, direnişini, ruhunu benimsedi. Hala da mücadelesi ve kahraman duruşu dillere destan oldu. Hepimizde bitmeyen bir kahramanlık ruhunu bıraktı”.  
 
‘Hakikat düşmana geri adım attırdı’
 
“Mizgîn’in mücadelesi düşmana, eril zihniyete geri adım attırdı” sözlerini kullanan Gülperi, her gün şiddet uygulayan erkeklerin de böylesi bir kahramanlık karşısında değişip dönüştüğünü ifade etti. Gülperi,  “Mizgîn’in kahramanlığı sayesinde birçok kadın nefes alabildi. Erkekler şiddet uygulamaktan korkarak geri adım attı. Böylesi bir hakikat karşısında geri adım atıldı. Mizgîn’den sonra çalışmalarımızı daha güçlü bir şekilde sürdürdük. Dört elle sarıldık mücadelemize. Onun bize bıraktığı mirasa sahip çıkıyor ve sonuna kadar da bu mücadelenin izinde olduk olmaya da devam edeceğiz.” diye ekledi. Mizgîn’in cenazesinin kadınların omuzunda uğurlandığını aktaran Gülperi, konuşmasını şöyle noktalıyor: “Mizgîn’in kahramanlığı boynumuzun borcudur. Kadınların omuzunda taşınan tabutu sloganlar öncülüğünde defnedildi. Onun öncülüğünün ardılları olarak sözümüzle yolumuzla onun izindeyiz. Kendi halkına yaptıklarını hiçbir zaman unutmayacağız. Onun bıraktığı mücadeleyi biz kadınlar sürdüreceğiz. Elimizden gelen ne varsa yapmaya hazırız.”