AMED - TJA ve kadın kurumlarının Kobanê Davası’na ilişkin gerçekleştirdiği söyleşide, kadınların mahkeme salonunda çarpıtılan tarihi yeniden yazdığına dikkat çekilerek, “Kobanê bir onur mücadelesidir. Onurlu mücadeleye sahip çıkacağız” mesajı verildi. 

 

Tevgera Jinên Azad (TJA) ve kadın kurumları “Kadın mücadelesi yargılanamaz” şiarıyla Amed Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda Kobanê Davası kapsamında söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşiye TJA aktivistleri, siyasi parti temsilcileri, kadın kurumları ve sivil toplum kuruluşları katıldı. Söyleşinin gerçekleştiği salona Kürtçe ve Türkçe, “Kadın mücadelesi yargılanamaz” pankartı asıldı. Söyleşinin moderatörlüğünü ise Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Eş Genel Başkanı Ekin Yeter yaparken Kobanê davasına dönük bilgilendirmede bulundu. 

 

‘Her birinin savunması manifesto niteliğinde’

 

Sonrasında konuşan ve davanın takipçilerinden olan DEM Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, Kobanê Davası’nın “bir halkın varoluşunun yargılandığı bir dava” olduğunu söyledi. Adalet, “Yargılananların verdiği mücadeleye bakıldığında davanın neden kıymetli olduğu ve yargılandığı kendiliğinden açığa çıkıyor. Duruşmaların tamamını izlemeye çalıştım. Yargılanan kadınlar hiçbir zaman kendilerini savunmadı halkların haklarını savundular. Baş eğmeyen boyun eğmeyen bir manifestoydu her birinin savunması” dedi.  

 

‘Topluma halka söz kuruyoruz’

 

Kobanê Davası avukatlarından Cemile Turhallı, ise yargılanan tüm kadınların isimlerini tek tek sayarak konuşmasına başladı. Cemile, “Mahkeme salonlarında kadınlar yargılıyor. Çarpıtılan tarihe, siyasi yaklaşıma, kadın mücadelesine cevap veriyor. Yargılanmak istenen ‘jın jiyan azadî’ye cevap veriyor. Kadınlardaki politik bilincinin Kürt hareketinin Kürt kadın hareketinin verdiği ivmeyi nasıl yansıttıklarını görüyoruz. ‘Savunmaları mahkemeye değil halkımıza, topluma karşı savunmayı yapıyoruz, sözümüzü kuruyoruz’ dediler. Kadınların tutumu oradaki arkadaşlara da moral oluyor. Her geldiklerinde zılgıt çalarak, Kürtçe şarkı söyleyerek geliyorlar. Anlıyoruz ki kadınlar geliyor ve büyük bir moralle geliyor. Kadınlar özellikle Kürtçe savunma yapıyor. Tüm bunlar karşısında mahkeme ve iktidar tabi ki rahatsız oluyor. Kadınlar, ‘kendi dilimle seni yargılarım sen yargılayamazsın beni’ diyor. Önerim; kadınların savunmalarının olduğu bir atölye ya da forum yapılabilir. Çünkü kadınlar çarpıtılan tarihi yeniden yazıyor. Yürütülen bir mücadele var ve mahkeme salonunda da bu mücadele devam ediyor” şeklinde belirtti. 

 

Söyleşi, kadınların aldığı sözle devam etti:

 

Rosa Kadın Derneği’nden Suzan İşbilen:  Geçmişte KCK adı altında kumpas yargılamalar yapılmıştı. Kadın ve Kürt özgürlük mücadelesine açtıkları davada kendileri yargılanıyorlar. Bu davayı siyasi değil kumpas davası olarak değerlendiriyoruz. Kadın mücadelesi yargılanamaz. Kadınlar bu köleliğe karşı mücadele veriyor. Bu mücadele aynı zamanda eril zihniyetin yarattığı köle sisteme karşı kadının özgürleşme mücadelesidir. İktidarın beş bin yıldır kadın tarihini ters yüz ettiği alanda kadının özüne dönüş mücadelesidir. Bundan dolayı kadın mücadelesi yargılanamaz. 

 

Davada yargılanan kadınlar öncülük ediyor

 

KASED’den Zeycan Ateş: Savaş olduğunda ilk saldırı kadına oluyor. Bunu DAİŞ’in saldırılarında gördük. Sadece savaş değil hayatın her alanında ilk hedef alınan kadınlar oluyor. Kadınlar her şeye rağmen ilk tepkiyi gösteriyor ve öncülük ediyor. Davada yargılanan kadınlar gerçekten de direnişe ve mücadeleye öncülük ediyor. İki gün sonra mahkeme olacak eğer hukuk, adalet ve vicdan varsa kadınlar beraat eder ve mücadelesini sürdürür. 

 

Savunmalar bize her şeyi çok iyi açıklıyor

 

Amed Barosu Kadın Hakları Merkezi’nden avukat Cansel Talay:Savunmalarını dinleyebildiğimiz kadınlar; Kürt olmak, kadın olmak, Kürt sorunun çözümü temelinde savunma yaptılar. Biz de bu şekilde savunmaları temellendiriyoruz. Savunmalarını temellendirdikleri eksen bize durumu çok iyi açıklıyor. 

 

Kobanê bir onur mücadelesidir

 

TJA adına Bedia Akkaya: Kobanê kumpas davası 8’inci yılına girdi. Savaş siyasetinin rehineleri diyoruz. Savaş siyaseti sürdükçe rehinelerin bitmeyeceğini de biliyoruz. Kadın yoldaşlarımız milyonlarca kadının yüz akıdır, milyonlarca kadının mücadelesinin temsilcileridir. Kobanê bir onur mücadelesidir. Kadın mücadelesinin yargılanamayacağını söylüyoruz. Arkadaşlarımız ‘suçlu muyuz’, ‘ne yaptık’ diye savunma yapmıyorlar. Erkek adaleti yargılayan bir savunma yapıyorlar. Her sabah ‘nasıl kadın mücadelesini anlatabiliriz’ diye cezaevinden hazırlanıp mahkemeye geliyorlar.

 

Bunun yüzlerce örneğini görüyoruz 

 

TUHAD-FED Eşbaşkanı Eylem Birtane: Adaletin uygulanmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Olduğumuz kurumda her gün bunun yüzlerce örneği ile karşılaşıyoruz. Bu davada çıkacak karar önümüzdeki sürecin haberci olacak. Kararın barışın ilk adımı olmasını umuyoruz.

 

Kürt siyaseti bu davalar ile boğdurulamaz

 

Eğitim-Sen 1 Nolu Şube Eşbaşkan Saliha Zorlu: Umarım davadan tüm arkadaşlarımızı alarak çıkacağız. Yargılanan arkadaşlarımız demokratik ekolojik kadın özgürlükçü mücadelenin sahipleri olduğu için yargılanıyor. Bununla DEM Parti’ye dizayn vermek, Kürt siyasetini boğmak istiyorlar. Kürt siyaseti meşru olmayan bu gibi davalarla boğdurulamaz; aksine devletler meşruiyetini kaybetmişlerdir. Devlet bu davalar üzerinden kendini pratik krizin içine koyuyor. Direniş her yerde devam ediyor mesajı çok güçlü verilmeli. Saldırılar böyle geriletilebilir. Biz bu davaya sahip çıkacağız. 

 

Söyleşi, konuşmaların ardından sona erdi.