Tecavüz faillerinin serbest bırakılmasına karşı kitlesel eylem

  • 18:00 13 Eylül 2023
  • Güncel
 
MÊRDÎN - TJA öncülüğünde korucu Yakup A. ile arkadaşlarının bir kadına tecavüz etmesinin ardından mahkemenin serbest bırakmasına karşı yapılan eylemde, Kürt sorununun çözümsüzlüğü sonucu bu tür  özel savaş politikalarının gerçekleştiğine vurgu yapılırken, tecrit ve kayyım politikaları sonucu oluşan uygulamaları mücadele ile boşa çıkarılacağına dikkat çekildi.  
 
Mêrdîn’de, Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde, Mêrdîn’in Dêrik ilçesinde korucu Yakup A. ile arkadaşları Çetin T., Harun Y. ve Suud Ç.’nin bir kadına sistematik tecavüz etmesi sonucunda serbest bırakılmaları ile faillerden birinin “örgüte katılacaktı engelledik” şeklinde savunma yapmasına dair kitlesel eylem gerçekleşti. 
 
Mêrdîn Karayolları Parkında gerçekleşen açıklamaya Demokratik Toplum Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Milletvekilleri, Barış Anneleri, demokratik toplum örgütleri ile Mêrdîn ve ilçelerinin yanı sıra Amed, Elîh, Sêrt, Şirnex gibi çevre illerden çok sayıda kişi katıldı. Yüzlerce kişinin katıldığı açıklamada, “Tecavüzcü çeteler hesap verecek” yazılı pankart açıldı. “Jin jiyan azadî” sloganlarının atıldığı açıklamada, “Koruculuk sistemi kaldırılsın”, “Jin Jiyan Azadi”, “Erkek vuruyor devlet koruyor”, “Ji qirkirina Jinê re na” yazılı dövizler taşındı.
 
Açıklama metnini Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mêrdin İl Eşbaşkanı Berivan Bahçeci okudu.  
 
‘Kürt ve kadın düşmanlığı üzerinden özel savaş politikası hayata geçiriliyor’
 
Kadına yönelik şiddet ve katliamların derinleşerek arttığına vurgu yapan Berivan, “Kadın katilleri, kadına yönelik suç işleyen failler bizzat erkek devletin yargısı, yasaları ile korunma zırhına alınmıştır. Özellikle Kürt ve kadın düşmanlığı üzerinden hayata geçirilen özel savaş politikaları iktidarın kolluk gücü eliyle yürütülürken cezasızlık politikası bu şiddet ve katliamları meşru bir hale getirmiştir. Bizler bu kirli politikaları İpek Er’in faili olan Musa Orhan’ın, 1347 gündür haber alınamayan Gülistan Doku’nun kaybedilmesinde bir numaralı şüpheli olan Zaynal Abarov’un serbest bırakılmasından biliyoruz. Son olarak Mardin’de 22 yaşında bir kadına sistematik bir şekilde tecavüz eden biri korucu olan 3 erkeğin serbest bırakılmasından biliyoruz” dedi.
 
‘Kürt sorununda çözümsüzlüğü kadınlara katliam olarak yansıyor’
 
Mardin’de 22 yaşındaki kadına tecavüz etmekle yargılanan korucu Yakup A ile Çetin T., Harun Y. ve Suud Ö.’nün sevk edildikleri Derik Sulh Ceza Hakimliği tarafından “adli kontrol” uygulanmasının “ağır olacağı” gerekçesi ile serbest bırakılmasını eleştiren Berivan, “Kürt kadınlar üzerinden yürütülen özel savaş politikalarının sonucudur. Erkek devlet şiddetinin yargısıyla, medyasıyla, cezasızlık politikasıyla tüm savaş aygıtlarının devreye konulmasıdır. Kadına yönelik suç işleyen bu kişilerin serbest bırakılması demek Kürt kadınlar üzerinden yürütülen özel savaş politikalarının derinleşmesi demektir. Erkek yargı eliyle kadına yönelik şiddetin meşrulaştırılmasıdır. Kürt sorununda çözümsüzlüğün dayatılmasının kadınlara şiddet ve katliam olarak yansımasıdır” diye belirtti.
 
‘Çoklu direnişimizi örgütleyeceğiz’
 
Açıklamanın devamında Berivan, şunları söyledi: “Kürt kadın özgürlük mücadelesini özel savaş politikaları ile durdurmaya sindirmeyi hedefleyenler şunu çok iyi bilsin ki; çoklu saldırılarınız karşısında çoklu direnişimizi örgütleyeceğiz. Mücadelemizden tek bir adım dahi geri atmayacağız. Bulunduğumuz her yerde öz savunmayı örgütleyeceğiz. Kürt kadınları, gençleri düşüren kirli politikalarınıza karşı en büyük cevabı örgütlülüğümüz ve kadın özgürlük mücadelemizden aldığımız gücümüzle vereceğiz. Kadına yönelik şiddet, istismar dosyalarında, özellikle üniformalıların işin içine karıştığı olayların üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz. Bulunduğumuz her yerde bu kirli politikaları teşhir edeceğiz. Milliyetçilikle birleşmiş kadın düşmanlığı karşısında birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz! Davanın sonuna kadar takipçisi olacağız. Savaş, şiddet ve tecrit politikalarına karşı haklarımızı ve hayatlarımızı savunmaya devam edeceğiz. Korucu Yakup A. ile Çetin T., Harun Y. ve Suud Ö. derhal tutuklanmalıdır.”
 
Tecrit politikalarına vurgu yaptı
 
Açıklamanın ardından söz alan DBP Eşbaşkanı Saliha Akdeniz ise şunları dile getirdi: “Devlet 100 yıllık soykırım politikalarını bizler üzerinden sürdürüyor ve yargısı üzerinden emniyeti üzerinden politikalarına devam ediyor. Bu politikayı Firdevs’ten İpek’ten iyi biliyoruz. Bunların gücünü kimden aldığını çok iyi biliyoruz. Bunlar cezasızlık politikalarından cesaret alıyor. İpek Er’in faili Musa Orhan nasıl ki cezalandırılmayıp kadınlar cezalandırıldıysa yine öyle yapmak istiyorlar. Özellikle Kürdistan’da 100 yıllık soykırım politikasını bu tür uygulamalarla yapmaya çalışıyorlar. Zamanında Siirt Valisi nasıl ki “Dağa gitmesinler uyuşturucu kullansınlar” dediyse bugün failler “Örgüte katılacaktı engel olduk” diyorlar. 100 yıl geçti 50 yıl geçti ve 8 yıl baskı katliam ölüm her şeyi yaptınız. Siz de şunu bilin ki bu halk diz çökmedi boyun eğmedi kadınlar direnmeye devam ediyor. Kadınlar gücünü “jin jiyan azadi” sloganından alıyor. Bu tecrit, soykırım politikasını mücadelemizle boşa çıkaracağız. Kayyım ve tecrit politikasının bunlarla yaymaya çalışıyorlar. İktidar 21 yüzyılı Türkiye yüzyılı yapacağını söylüyor. Bu yüzyılın kadın katliamları ile olacağını katliamla olacağını biliyoruz. Biz de diyoruz ki 21. yüzyılı kadın yüzyılı, özgürlük yüzyılı yapacağız. Bu politikalara karşı sessiz kalmamalıyız. Sonuna kadar bu davanın takipçisi olacağız ve korucu Yakup ve arkadaşları tutuklanana kadar mücadelemize devam edeceğiz.”
 
Açıklamanın ardından kitle, “Tecavüzcü devlet hesap verecek” ve “jin, jiyan, azadî” sloganları eşliğinde HDP İl Binasına yürüyüş gerçekleştirdi.