ATK engeline takılan ağır hasta tutsak: Şivekar Ataş
- 09:03 10 Mart 2023
- Güncel
Şehriban Aslan
AMED - Ağır hasta tutsaklardan Şivekar Ataş, ATK engeline takılan tutsaklardan biri. Şivekar’ın hastalıklarının yanı sıra kaldığı cezaevlerinde gördüğü baskı ve işkence, hastalıklarını daha da ağırlaştırıyor.
Cezaevlerindeki hasta tutsakların durumu giderek ağırlaşırken ne tedavi koşulları oluşturuluyor ne de serbest bırakıp dışarıda tedavi imkânı tanınıyor. Cezaevlerinde binlerce hasta tutsak bulunurken Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) verdiği “Cezaevinde kalabilir” raporu ile tahliyeler engelleniyor. Bu engellemelere karşı hasta ve infazı yakılan tutsakların yakınları Amed, Wan, İstanbul ve İzmir’de 2021-2022 yılında aylarda “Adalet Nöbeti” gerçekleştirmişse de hasta tutsaklar için iktidar sessizliğini korudu. Yine tutsak yakınları çeşitli kentlerden 4 Ocak 2022 tarihinde Ankara’ya gerçekleştirdiği ziyaret esnasında başta siyasi partiler olmak üzere sivil toplum örgütlerine (STÖ) 11 sayfa ve 6 temel başlıktan oluşan bir dosya sundu. Dosyada yer alan ve acil tahliye olması gereken 38 tutsak arasında bulunanlardan biri de Şivekar Ataş…
Bu haftaki dosyamızda “acil tahliye edilmesi” gereken 38 isimden biri olan ve Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Şivekar’ın gördüğü baskıları ve işkenceleri işliyoruz.
15 yıl hapis cezası aldı
Amed'in Sûr ilçesine bağlı Ağaçlıdere Mahallesi'nde 6 çocuklu ailede dünyaya gelen Şivekar, 90’lı yıllarda ailesinin devlet baskısı ve zulmüne maruz kalmasıyla Diyarbakır’a göç etti. Bilgisayar Mühendisliği bölümünde okuyan Şivekar, arkadaşını ziyaret emek amacıyla 2016 yılında Muş’a gittiği süreçte tutuklandı. Tutuklandıktan sonra Mersin Tarsus başta olmak üzere Sincan ve Bakırköy cezaevlerinde kalan Şivekar, “örgüt üyesi” olmak iddiasıyla 15 yıl hapis cezası aldı. Şivekar cezaevinde tutulduğu süre boyunca PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ve ihlallere karşı 3 defa açlık grevine girdi.
Ağır hasta tutsak listesinde yer alan Şivekar, kalp ve yüksek tansiyon hastalığı olmasına rağmen tahliye edilmiyor.
‘Sistem sürekli bastırıyordu’
Şivekar’ın annesi Rabia Ataş, daha önce verdiği bir röportajda kızının yaşadıklarını anlatmıştı. Evlerine yapılan baskınlar sırasında aile bireylerinin askerler tarafından darp edildiğini dile getiren Rabia, şu ifadeleri kullanmıştı: “Başta kızım Şivekar olmak üzere çocuklarım bu baskılar karşısında sessiz kalmadılar. Biz Diyarbakır’a taşındığımız süreçte baskılar gittikçe artmaya başladı. Yıllardır bize yapılan zulüm karşısında çocuklarımız evi terk etmek zorunda kaldı. Kızım mücadeleci bir ruha sahipti. Ancak sistem onu sürekli bastırmaya çalışıyordu. Şivekar, okula giderken bir gün akşam geç saatlerde eve dönmüştü. Ben de ona kızarak neden eve geç kaldığını sormuştum. O da bana ‘Bir grup arkadaşıma saldırdı, ben de sessiz duramazdım. Arkadaşı saldırıya uğrarken insan nasıl durabilir’ dedi. Ben de kendisine bu konuda destek vermiştim.”
Süngerli oda işkencesi
Şivekar’ın tutuklandığı süreçte yaşananlara değinen Rabia, kızına dönük baskıların cezaevinde sürgünlerle ve çeşitli uygulamalarla arttığını paylaşmıştı. Rabia, “Kızımı ziyaret etmek amacıyla gittiğim görüşte darp edildiğini öğrendim. Kızımın gözlerinin morardığını gördüm. Ne olduğunu sorduğumda ise asker, polis ve cezaevi müdürünün aniden koğuşu bastığını ve darp edildiklerini söyledi. Kızım da bunlara karşı sessiz kalmadığından dolayı kendisini alıp ‘süngerli oda’ya götürmüşler. Kızım orada kaldığı süre içerisinde vücudunda yaralar oluştu. Daha sonra tüm vücudunun enfeksiyon kaptığını öğrendik. Normal kronik rahatsızlıklarının yanında birde enfeksiyon kapması onu çok zorladı” demişti.
Hastaneye götürülmüyor
Rabia, Şivekar’ın cezaevi koşullarında hastalandığını dile getirirken, kızının henüz 25 yaşında olmasına rağmen başta kalp rahatsızlığı olmak üzere çeşitli hastalıklarının olduğunu vurgulamıştı. Rabia, kızı dahil hasta tutsakların derhal tahliye edilmesi gerektiğini belirterek, “Kızımın yüksek tansiyon hastalığı var. Bununla beraber tansiyonu her yükseldiğinde kalbi şişiyor ve sürekli fenalaşıyor. Yaşı yeterince büyük olmadığı için ameliyat edilemiyor. ‘Beni hastaneye götürün’ demesine rağmen hastaneye götürülmüyor” diyerek duyarlılık çağrısında bulunmuştu.