ANKARA - Belediyelere kayyım atamalarına tepki gösteren EMEP Milletvekili Sevda Karaca, “Ortadoğu’da izlediği savaşçı politikalar ile her geçen gün biraz daha çıkmaza giren, iç cephe tahkimi için bir eliyle el uzatma tiyatrosu çevirirken diğer eliyle darbe sopası sallayan iktidar çözümden çok uzak. Asıl terörü kendisi uyguluyor” dedi.

 

İçişleri Bakanlığı, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi, Êlih Belediyesi ve Xelfetî Belediyesi'ne bu sabah itibariyle kayyım atandığını açıkladı. Polisler, sabah saatlerinde belediye binaları önünü ablukaya alırken, halk iradesine sahip çıkmak için belediyelerin önünde başlattıkları direnişle tepkilerini gösteriyor.

 

Emek Partisi (EMEP) Milletvekili Sevda Karaca, kayyım atamalarına yönelik tepkisini dile getirdi.

 

‘Kayyım darbenin ta kendisidir’

 

İktidarın kayyımlarla halk iradesine meydan okuduğunu söyleyen Sevda Karaca, iktidarın “çözüm”den çok uzak olduğunu belirtti. Sevda Karaca, “Kayyım ve kumpas siyaseti tek adam rejiminin alamet-i farikası haline geldi. Kayyımlarla gasp demek, halka meydan okumak demektir; iktidarın her fırsatta karşı çıktığı ve dilinden düşürmediği ‘darbe’nin ta kendisidir. Şimdiye kadar atanan kayyımların pratiği ortada. Kayyımlar, kadınların, çocukların, gençlerin kazanılmış birçok hakkına saldırıyı da beraberinde getirdi. Ortadoğu’da izlediği savaşçı politikalar ile her geçen gün biraz daha çıkmaza giren, emekçi halkın desteğini kaybeden, iç cephe tahkimi için bir eliyle el uzatma tiyatrosu çevirirken diğer eliyle darbe sopası sallayan iktidar, kayyım hamleleri ile halkın demokratik talepleri ve bunların çözüme kavuşturulması için atılması gereken adımlara ne kadar uzak olduğunu bir kez daha gösteriyor” dedi.

 

‘Tek adamın tek stratejisi muhalefeti bölmektir’

 

İktidar tarafından atılan tüm adımların muhalefeti bölme ve zayıflatma üzerinden işlediğini söyleyen Sevda Karaca, “Kayyım, tek adam iktidarının demokrasi ve halk karşıtlığının göstergesidir. Ve bu sadece kayyım atanan kentlerde yaşayan halka yönelik bir gözdağı değil. Kayyım ve kumpas siyasetiyle Anayasal hakları, seçme-seçilme hakkını bile ayaklar altına almak, ülkenin her tarafındaki yurttaşlara ‘sizi ve iradenizi ipotek altına aldım’ demektir. Bugün bir kere daha ortaya çıktı; tek adam iktidarı için temel strateji, tüm devlet imkânlarını, iktidar medyası ve yargısını kullanarak muhalefetin zayıflatılması ve bölünmesi. Bunun için temel argüman olarak da ‘terörle mücadele’ lafını ortaya atıyor,” ifadelerini kullandı.

 

‘Asıl terör uygulayıcısı iktidardır’

 

Sevda Karaca son olarak şu ifadeleri kullandı: “‘Terörle mücadele’ manipülasyonuyla siyaseti dizayn etmeye çalışıyor. Ama asıl terörü kendisi uyguluyor. Bu ülkede seçme-seçilme hakkı, işçilerin, emekçilerin alınteri çiğneniyorsa, emeklilerin, kadınların, gençlerin hakları çiğneniyorsa, doğmamış çocuklar için çete düzeni kurulmuşsa, eğitimden sağlığa, bakanlıklarına kadar çete düzeniyle yönetiliyorsa bunun adı halka açılmış savaştır, devlet terörüdür. Ve bu ancak ve ancak ezilenlerin ortak mücadelesiyle durdurulabilir. Halkların bu darbe iktidarına boyun eğmemesi için tüm mücadele olanaklarını yaratmak için çalışacağız. Her alanda ortak mücadelenin zeminini yaratmak için emek vereceğiz.”