Botan'da 8 Mart: Mücadelemiz 'Jin jiyan azadî' felsefesiyle büyüyor
- 13:19 8 Mart 2023
- Güncel
HABER MERKEZİ - TJA öncülüğünde kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla “Dem dema Jin Jiyan Azadiyê ye” şiarıyla eylemlerini gerçekleştiriyor.
Tevgera Jinên Azad (TJA) ve HDP Kadın Meclisi, bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü "Dem dema Jin Jiyan Azadiyê ye" şiarıyla karşılıyor. Botan kentlerinde 8 Mart eylem ve etkinlikleri için kadınlar alanlarda.
Şirnex
Şirnex’in Silopiya ilçesinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında Tevgera Jinên Azad (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi öncülüğünde yürüyüş gerçekleştirdi. Çok sayıda kadının katıldığı yürüyüş Cudi Mahallesi’nden HDP Silopiya İlçe Örgütü önüne kadar sürdü. “Dem dema jin jiyan azadiyê ye” pankartının ve Nagihan Akarsel, Êvîn Goyî, Deniz Poyraz, Sêvê Demir, Pakize Nayır ve Fatma Uyar’ın da aralarında olduğu kadınların fotoğraflarını taşıyarak yürüyen kadınlar, “Jin jiyan azadî”, “Bijî 8’ê Adarê” sloganları attı. Katledilen ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren kadınlar anısına yapılan saygı duruşunun ardından kent milletvekili Nuran İmir konuştu.
‘Kadın direnişi her yerde’
Kurdistan'ın dört parçasında verilen kadın mücadelesine dikkat çeken Nuran, direnen kadınları selamladı. Kadınların, erkek egemen sistemi değiştirmek için direndiğini söyleyen Nuran, “Köleliğe ve zulme direnen kadınlar alanlarda. Kadınlar tacize, katletmeye ve tecride karşı seslerini daha gür şekilde yükseltiyor. Bugün kadına yönelik saldırılar sadece ülkemizde değil, dünyanın her yerinde görülüyor. Kürt kadınlar ne çekiyorsa Arap, Türk ve Arjantinli kadınlar da aynı acıyı çekiyor. Acılarımız da taleplerimiz de aynıdır” şeklinde konuştu.
‘Mücadelemizi hedef gösterenlerin saltanatı sarsılıyor’
Kadınların zulme boyun eğmeyeceğine vurgu yapan Nuran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler üstümüze giydirilen köle elbisesini yırttık. Onun için düşmanca mücadelemize saldırıyorlar. Ama bu saldırılar her seferinde mücadelemize çarpıyor. Bu zihniyete, sisteme karşı direnen kadınları tutuklayarak, gözaltına alarak intikam almak istiyorlar. Bu yıl kadınlar bütün bu saldırılara karşı mücadelesini zirveye taşıdı. Bugün kadınların bir saç teli beraberinde isyanı getiriyor. Toplum artık kadınların özgür olmadığı bir toplumun zayıf bir toplum olduğunun farkında. Bizler buna karşı mücadele ediyoruz. Düşmanlıkla saldırıyorlar. Bugün cezaevlerinde, sokaklarda, Meclis’te kadınların sesini kısmak istiyorlar. Köle kadınlar yaratmak istiyorlar ama boyun eğmiyoruz. Bugün mücadelemizi hedef gösterenlerin saltanatları sarsılıyor. Tecride, baskıya ve doğanın yok edilmesine karşı her alanda mücadele ediyoruz.”
Konuşmasının sonunda mücadeleyi güçlendirme ve büyütme mesajı veren Nuran, iktidarın deprem sürecindeki politikalarını hatırlattı. Nuran, her gün alanlarda olacaklarına değinirken, “Kadınların mücadelesi, ‘Jin jiyan azadî’ felsefesiyle büyüyor. Bizler sadece 8 Mart'ta değil her gün alanlarda olacağız. Bu mücadelemizin karşısında kimse duramaz.”
Eylem, “Jin jiyan azadî” sloganlarıyla sona erdi.
Mêrdîn
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde Mêrdîn’de açıklama yapıldı. Kadınların Karayolları Parkı’nda gerçekleştirmek istediği yürüyüşe Valiliğin kadın etkinliği olduğu gerekçesiyle izin verilmezken, kadınlar HDP İl binası önünde toplandı. HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay ve milletvekili Pero Dündar’ın da aralarında olduğu kadınlar, il binası önündeki yolu trafiğe kapatarak, pankart ve dövizler ile katledilen kadınların fotoğraflarını açtı. Kadınlar sık sık “Jin jyan azadî” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganları attı.
Mücadeleyi büyütme sözü
Burada TJA adına açıklama yapan Ayşe Bozan, 6 Şubat’ta yaşanan depremin ardından ortaya çıkan kadın dayanışmasına dikkat çekti. Devletin uyguladığı politikalarla kadınların mücadelesini engellemek istediğini kaydeden Ayşe, depremzedelerle dayanışmaya dahi kayyım atandığını hatırlatarak, deprem bölgelerinde yaşayan halkın göç ettirilmek istendiğini söyledi. Kürtler ile Alevilerin yaşadıkları coğrafyada demografik değişimin amaçlandığını dile getiren Ayşe, ailelerine ulaşılamayan çocukların cemaat ve tarikatlar eliyle istismara açık hale getirildiğinin altını çizdi. Kadınların mücadelesiyle iktidarın politikalarına son vereceklerini vurgulayan Ayşe, mücadeleyi büyüteceklerinin mesajını verdi.
‘Kadın dayanışması vardı’
Ardından konuşan HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay da 8 Mart’ı deprem felaketinin gölgesinde karşıladıklarını belirtti. Ebru, “Deprem büyük bir felakete neden oldu ama bir kez daha gösterdi ki, bu toplum ve kadınlar, dayanışmayla ayakta. Günlerce enkazların olduğu yerlerde devlet yoktu, Kızılay yoktu, AFAD yoktu ama kadınların dayanışması vardı, kadınların mücadelesi vardı. Bizler depremin olduğu ilk andan itibaren sahadaydık ve mor TIR’larımızla, deprem bölgesinde yaşayan her bir kadın arkadaşımızın ihtiyaçlarını karşıladık. Her bir kadın arkadaşımızla dayanıştık ve dayanışmaya da devam ediyoruz. Biz kadın arkadaşlarımızı hiçbir şekilde erkek devlete muhtaç etmeyeceğiz. Çünkü mor dayanışmamız bizi ayakta tutuyor, bizi erkek devlet şiddetine karşı koruyor” şeklinde konuştu.
‘8 Mart bir başlangıç’
Jîna Emînî ve Nagihan Akarsel’in katledilmesine dikkat çeken Ebru, sözlerini şöyle sürdürdü: “Jîna’nın mücadelesi, Nagihan Akarsel’in hakikat arayışı bize yol gösterdi ve yol göstermeye de devam ediyor. Bir felaketin gölgesinde 8 Mart’ı kutluyor olsak da biz mücadelemizi ve direniş ruhumuzu Jîna Emînî’den, Nagihan Akarsel’den aldık. Bu yolda yürümeye devam ediyoruz” dedi. Direniş, mücadele ve dayanışmayla özgür kadın geleceğini yaratacaklarını kaydeden Günay, “Biliyoruz ki, zaman kadın özgürlük zamanıdır. Zaman ‘Jin jiyan azadî’ zamanıdır. Bu felsefeyle bugün 8 Mart bizim için bir başlangıç. Bizler TJA’lı ve HDP’li kadınlar olarak sesimizin yettiği, nefesimizin ulaştığı her yerde ‘Jin, jiyan azadî’ demeye, erkek-devlet şiddetiyle mücadele etmeye ve direnişimizden bir adım bile geri durmadan kadın özgürlüğünü, kadın mücadelesini büyütmeye bir kez daha Mardin’den söz veriyoruz. Çünkü zaman kadın özgürlük zamanı. Zaman ‘Jin jiyan azadî’ zamanı. Dem dema jin jiyan azadî ye.”
Açıklama alkış ve sloganlarla sona erdi.
Êlih
Êlih’te (Batman) TJA öncülüğünde Yılmaz Güney Parkı’nda bir araya gelen kadınlar, açıklama yaptı. Açıklamaya, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, yerine kayyım atanan Belediye Eşbaşkanı Songül Korkmaz, Barış Anneleri Meclisi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Yeşil Sol Parti Êlih İl Örgütleri ile yüzlerce kadın katıldı.
“Dema dema jin jiyan azadiyê ye” pankartının açıldığı açıklamada, “Susmak yok, direnişin kendisiyiz” , “Özsavunma suç değil haktır”, “Kadın kırımına hayır”, “Kadınlar birlikte güçlü”, “Vardık, varız var olacağız”, “Tekoşîna jinê li her derê ye” ve “Bijî berxwedana jinan” dövizleri açıldı. Kadınlar, depremden etkilenen kentler ile katledilen kadınların fotoğraflarının taşındığı açıklamada kadınlar adına basın metnini TJA aktivisti Ruken Zeryam Işık Yıldız okudu.
‘Kadın özgürlük mücadelesi toplumu da özgürleştirecek’
Özel savaş politikaları ile İpek Er, Firdevs Babat, Gülistan Doku şahsında Kürt kadınlara yönelik üniformalı şiddet ve saldırıların olduğunu söyleyen Ruken, “Kadın bilinci uyandıkça ve örgütlendikçe tecavüzcü, cinsiyetçi ve faşist erkek egemen sistem yenilecektir” dedi. Ruken, “Özgür bir yaşam ve özgür bir dünya için, bu devrimin bilimi olarak Nagihan’ın temsil ettiği Jineolojî temelinde gelişen kadın özgürlük mücadelesi, kadınlarla birlikte bütün toplumu da özgürleştirecektir” dedi.
‘Kadına yönelik her türlü şiddet politiktir’
Ardından konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, kentte bu sabah bir kadının boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından katledildiğine dikkat çekti. Kadına yönelik şiddetin münferit olmadığını kaydeden Ayşe, “Bu cinayetler, bu katliamlar, tacizler, tecavüzler, her defasında, her alanda en yüksek şekilde ifade ettiğimiz gibi politiktir. Erkek egemen iktidarların yürüttüğü politikalar nedeniyle her gün sokak ortalarında katlediliyoruz. Evlerde, işyerlerinde katlediliyoruz. Tacize, tecavüze uğruyoruz, mobbinge uğruyoruz. Ayrımcılıkla her alanda yüz yüze kalıyoruz ama üzgün değil, öfkeliyiz. İktidara öfkeliyiz, yarattığı yıkıma, her gün bir kadın arkadaşımızın yaşamını yitirmesine, katledilmesine öfkeliyiz” şeklinde konuştu.
Tutsak kadınlar selamlandı
Yüzlerce kadının cezaevinde mücadele yürüttüğünü vurgulayan Ayşe, “İktidarın milliyetçi-tekçi politikalarla kışkırttığı erkekler tarafından katlediliyoruz, yargısıyla hedef gösterilip dört duvar arasında rehin tutuluyoruz, özel savaş politikalarının hedefi haline getiriliyoruz, politik zeminden, siyasi zeminden, demokratik siyasetten tasfiye edilmeye çalışılıyoruz. Şu anda yüzlerce kadın arkadaşımız, tam da bu tekçi, cinsiyetçi, militarist, talancı, rantçı, savaşçı iktidara karşı özgürlük mücadelesi yürüttüğü için cezaevlerinde. Selam olsun Ayşe Gökkanlara, Figen Yüksekdağlara, Sebahat Tuncellere. Buradan, Batman’dan selam olsun dört duvar arasında mücadele etmekten vazgeçmeyen kadın arkadaşlarımıza” dedi.
‘Asrın felaketi AKP-MHP iktidarıdır’
6 Şubat’ta gerçekleşen ve ağır yıkım yaşanan deprem sürecinde dahi iktidarın savaşı sürdürdüğüne işaret eden Ayşe, insanları öldürenin doğal afetler değil, iktidar olduğunu dile getirdi. Ayşe, “İlk günden itibaren bizler TJA, HDP Kadın Meclisi ve bütün kadın örtüleriyle beraber alandaydık. Biz gittiğimizde halkın ilk sorduğu şey ‘devlet nerede’ idi. O arada iktidar hesaplar yapıyordu, bu koşullarda bile. On binler, yüzbinler enkaz altındayken bile bu iktidar hala savaş planları yapıyordu. On binler, yüzbinler enkaz altından haykırırken, yardım isterken, iktidar felakete nasıl isim vereceğinin hesabını, toplantılarını yapıyordu. Sonunda buldular: Asrın felaketi! Asrın felaketi AKP ve MHP iktidarının kendisidir” ifadelerini kullandı.
Ayşe, bu 8 Mart’ın dayanışmanın büyüdüğü, isyanın yükseldiği bir 8 Mart olduğunu belirtirken, gittikleri her yerde kadınlarla dayanışma gösterdiklerini paylaştı. Ayşe, “Orada devlet yoktu ama kadınlar vardı, halklar vardı, gençler vardı” dedi.
‘Çürümüş düzeni yıkacağız’
Ayşe, şunları söyledi: “Özellikle şu anda Rojhilat’ta ‘Jin jiyan azadî’ sloganı ile bütün dünyaya perspektif sunan Rojhilatlı kadınlara, yeni yaşamı inşa eden Rojavalı kadınlara, Irak’taki, Şili’deki kadınlara, Latin Amerika’daki kadınlara, Türkiye’de, İstanbul’da, İzmir’de, Ankara’da, Amed’de alanlara çıkacak kadınlara selam olsun. Mücadelemizle bu çürümüş düzeni yerle bir edip, yenisini kuracağız. Selam olsun mücadele eden kadınlara. Seneye 8 Mart’ı bu iktidarı göndermiş, zılgıtlarla kutlayacağımızın sözünü de veriyoruz.”
Açıklamanın ardından kadınlar “Jin jiyan azadî” sloganı eşliğinde yürüyüşe geçti. Yoğun katılımın olduğu yürüyüşte kadınlar “Baskılar bizi yıldıramaz” , “Bijî berxwedana jinan” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları attı. Kadınlara yoldan geçenler de alkış ve zılgıtlarla destek verdi. Yürüyüş, HDP Êlih İl Örgütü önünde sona erdi.
Sêrt
Sêrt’te de TJA ve çok sayıda kadın, HDP Sêrt İl Örgütü önünde bir araya geldi. "Dem Dema Jin Jiyan Azadîyê Ye" pankartının açıldığı açıklamada, HDP Êlih Milletvekili Feleknas Uca konuştu. Depremden dolayı 8 Mart'ı yasla içinde karşıladıklarını dile getiren Feleknas, “8 Mart bizim için sadece emek günü değil, kadın özgürlüğü için kadın felsefesiyle mücadelemizi büyütme günüdür. 8 Mart bizim için mücadeledir, direniştir, faşizme karşı başkaldırıdır, emek sömürüsüne karşı direniştir, kadına şiddete başkaldırıdır” dedi.
‘Yasımız ve öfkemizle Newroz’a gidiyoruz’
AKP’nin iktidarı boyunca kadın mücadelesine saldırılarının sürdüğünü kaydeden Feleknas, şunları söyledi: “Sakine arkadaşın felsefesi, Nagihan arkadaşın kalemi, Jîna Emînî’nin saçı bugün özgürlük mücadelesinin ruhu olmuştur. Biz bu ruhla onların zulmüne karşı mücadelemizi büyüteceğiz. 8 Mart baharın başlangıcıdır. 8 Mart ruhuyla Newroz ateşine doğru yürüyeceğiz ama her zaman karşıladığımız gibi halay ve zılgıtlarımızla değil, 8 Mart’ı yasla karşıladık ve yas içerisinde öfkemizle Newroz’a gideceğiz. Biz Sayın Abdullah Öcalan’ın felsefesinin yol arkadaşıyız. Bu yüzden ne baskı, ne zulüm mücadelemizi engelleyemez. Öfkemizi, mücadelemizin içinde büyüteceğiz. Biz, TJA ve HDP Kadın Meclisi olarak sonuna kadar deprem bölgelerindeki kadın arkadaşlarımızı yalnız bırakmayacağız, birliğimizi büyüteceğiz. 8 Mart ve silesiyle buradan Şengal’e, Kurdistan’ın batısına kadar dört parçadaki bütün mücadeleci kadınları selamlıyoruz.”