Kadına ve çocuğa yönelik erkek-devlet şiddeti Meclis'e taşındı

  • 12:19 24 Kasım 2021
  • Siyaset
 
ANKARA - HDP milletvekillerinden Dersim Dağ, kadına yönelik artan şiddeti Meclis'e taşırken, Ayşe Acar Başaran ise asker ve polislerce katledilen çocuklar için araştırma komisyonu kurulmasını istedi. 
 
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’a ise, “Son 20 yılda illere ve yıllara göre kaç kadın erkek şiddeti sonucu yaşamını yitirmiş, kaç kadın yaralanmıştır?” diye sordu. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında, Meclis Başkanlığı’na araştırma önergesi ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. 
 
‘Kadına yönelik şiddet katlanarak devam ediyor’
 
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en ağır sonuçlarından biri olan kadına yönelik şiddetin tüm dünyada önemli bir sorun olduğu belirtilen araştırma önergesinde, Türkiye’de de gün geçtikçe kadınların tüm yaşamını kuşatma altına alındığı kaydedildi. Önergede, “Türkiye’nin 1985’ten bu yana taraf olduğu CEDAW ve 2011 yılında imzalanan İstanbul Sözleşmesi gibi uluslararası sözleşmelerin yanında Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair 6284 Sayılı Kanun, kadına yönelik şiddetle mücadelede devlete kapsamlı ve etkin politikaları hayata geçirme yükümlülüğü getirmektedir. Fakat bu sözleşmelerin yükümlülükleri yerine getirilmediği, bütünlüklü politikalarla etkin bir şekilde uygulanmadığı için kadına yönelik şiddet azalmak bir yana neredeyse her yıl katlanarak devam etmektedir. Üstelik her gün kadın cinayetleri haberlerini almaya devam ettiğimiz böylesi bir süreçte Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden 20 Mart tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararı ile tek taraflı geri çekilme kararı alınmıştır” denildi.
 
'Güncel ve somut veriler yok'
 
Kadına yönelik şiddetle mücadele etmenin en önemli yollarından birinin şiddete dair güncel ve somut verilerinin etkin bir şekilde analizinin yapılması olduğu ifade edilen önergede, “Komisyon toplantısında daha önce ülkedeki en kapsamlı şiddet araştırmasını yürüten Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü uzmanları araştırmaların sonuçlarını paylaşmıştı. Uzmanlar 2014 araştırmasından sonra aynı çapta başka bir araştırma yapılmadığını, şiddet tablosunda mevcut durumun ne olduğunu görmek için araştırmanın tekrarlanmasına ihtiyaç olduğunun altını çizmiştir” diye belirtildi.
 
Önergede, Meclis’te Kadına yönelik şiddetin araştırılması için komisyon kurulması talep edildi. 
 
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın yanıtlaması için verilen önergede ise şu sorular soruldu: 
 
"*2019 yılında Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun hazırladığı raporda 2019 yılında 474 kadının erkek şiddeti sonucu öldürüldüğü belirtilirken, İçişleri Bakanlığı bu oranı 299, TÜİK ise bu rakamı 181 olarak açıklamıştır. Gerek kadın kurumlarının gerek devlet kurumlarının açıkladığı şiddet verileri arasındaki bu uçurum neden kaynaklanmaktadır?
 
*Son 20 yılda illere ve yıllara göre kaç kadın erkek şiddeti sonucu yaşamını yitirmiş, kaç kadın yaralanmıştır?
 
*Son 20 yılda illere ve yıllara göre kaç mülteci, göçmen kadın erkek şiddetine maruz kalmıştır? Kaçı yaralanmış kaçı yaşamını yitirmiştir?
 
*Son 20 yılda kadına yönelik gerçekleşen şiddetin türleri (psikolojik, fiziksel, ekonomik, kültürel vb.) ile ilgili bir saha çalışması yapılmış mıdır?
 
*Son 20 yılda yıllara ve illere göre tecavüz, taciz, istismar vakalarına dair kaç şikâyet başvurusu yapılmıştır? Yapılan başvurular neticesinde kaç kamu davası açılmıştır? Davalar ne şekilde neticelenmiştir? Kaç kişi ceza almış, kaç kişi beraat etmiştir?
 
*Son 20 yılda gerçekleşen şüpheli kadın ölümlerinin sayısı kaçtır? Şüpheli kadın ölümlerinin kaçına soruşturma açılmış, soruşturmalar neticesinde kaç kişi hakkında dava açılmıştır?
 
*Şu an devam eden kadına yönelik erkek şiddeti ile ilgili süren kaç dava vardır? Son 20 yılda Bakanlığınız kaç şiddet davasına dâhil olmuştur? Takipçisi olduğunuz, görüş bildirdiğiniz şiddet dava sayısı kaçtır?
 
*2002-2021 yılları arasında kadına şiddet uygulayan ve kadını öldüren kaç erkek ceza almıştır? Verilen cezaların kaçında “iyi hal indirimi ve tahrik indirimi uygulanmıştır?
 
*Kadına yönelik şiddet bu denli artmışken şiddet araştırma verileri neden güncellenmemektedir? Kadına yönelik şiddetin türleri ve nedenleri ile ilgili gerekli bütçenin ayrılarak bir saha araştırması yapılacak mıdır?
 
*Gelinen süreçte kadına yönelik şiddet giderek artmaktadır. Son 20 yıldır Bakanlık olarak görev ve sorumluluğunuzçerçevesinde eğitimler, sosyal projeler, kadın dernekleri, sendikalar, uzmanlık dernekleri ve STK'larla işbirliği dahil olmak üzere somut hangi çalışmalar yapılmıştır. Bakanlık olarak kadına yönelik şiddetle ilgili acil eylem planınız var mı?”
 
Katledilen çocuklar için araştırma önergesi 
 
HDP Batman Milletvekili ve Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, 10 yılda 64 çocuğun polis ve askerlerce katledilmesine dair Meclis’e araştırma önergesi verdi.
 
‘Kara mayınların temizlenmesi çalışması yapılmadı’
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nin Dünya Çocuk Hakları Günü'nde 2011-2021 tarihleri arasında silahlı çatışma ortamında çocuklara yönelik yaşam hakkı ihlalleri raporunun yer verildiği araştırma önergesinde, “Askeri bölgelerin sivil yaşam alanlarına yakın olması sonucu birçok çocuk savaş artıkları sebebiyle yaşamını yitirmektedir. Türkiye’nin 2004 yılından bu yana taraf olduğu OTTAWA Sözleşmesi gereğince sınırları içinde bulunan kara mayınlarını 2014 yılına kadar temizleme taahhüdünde bulunmasına rağmen bu süre içinde kara mayınlarının temizlenmesi konusunda somut herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Özellikle sınır hattında bulunan şehirlerde kara mayınlarının temizlenmemiş olması nedeniyle onlarca çocuk yaşamını yitirmiştir” denildi.
 
Meclis Araştırma talebi
 
Çocukların yaşam hakkının en çok tehdit eden durumlardan birisinin de zırhlı araçların sivil yerleşim alanlarında yoğun şekilde bulunmasına dikkat çekilen önergede, “Zırhlı araç çarpmalarının çocukların birincil yaşam alanlarında mahallelerde, hatta bunun ötesine geçerek özel alanlarında, evlerinde gerçekleştiği birçok ihlal söz konusudur. Olağanüstü güvenlik tedbirlerinin alındığı, olağanüstü hal uygulamalarının ağır ihlal ürettiği bölge kentlerindeki yaşam alanında, zırhlı aracın trafik düzenine aykırı kullanımından, zırhlı aracı kullanan kamu görevlilerinin yeterli teknik birikimden yoksun olması ve bu araçları kullanırken gerekli özeni göstermemesi gibi sebeplerle birçok çocuk zırhlı araç çarpması sonucu yaşamını yitirmiştir. Çocuğun üstün yararını ve sağlıklı bir ortamda yaşama hakkının tümüyle ihmal ve ihlal edildiği bu tabloda suçların tespiti amacıyla bir araştırma yapılması ve sorunların çözülmesi üzerine düzenlemeler yapılması şarttır” diye belirtildi.