ANKARA - Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutsakların Covid-19’a yakalanmasını Meclis gündemine taşıyan HDP’li Züleyha Gülüm, dahiliye doktorunun koğuşun PCR testi olması gerektiğini belirtmesine rağmen cezaevi doktorunun test taramasını engellediğini kaydetti.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, özelde Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi olmak üzere cezaevlerinde ortaya çıkan koronavirüs (Covid-19) vakalarına ilişkin Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na soru önergesi sundu. Türkiye cezaevlerinde koronavirüs vakalarına ilişkin çok sayıda ihlal başvurusu ve şikâyet bulunduğuna dikkat çekilen önergede, her gün basında ve sosyal medyada yapılan açıklamalarına rağmen Adalet Bakanlığı’nın etkin bir acil eylem planı oluşturmadığına işaret edildi.

 

‘Test yapılması engellendi’

 

Önergede, basında yer alan bilgilere göre Bakırköy Cezaevi B4 koğuşunda bulunan tutsaklara, yüksek ateş gibi Covid-19 semptomlarına rağmen PCR testi dahi yapılmadığı belirtilerek, “Kurum doktoru tarafından muayene edilmeden Covid-19 belirtisi gösteren tüm mahpuslara üst solunum yolu tanısı konulmuştur. Pandemi koşullarına rağmen haftada yalnızca bir gün dâhiliye doktoru hizmet vermektedir. 05.05.2021 tarihinde tüm koğuş muayene için dilekçe yazmasına rağmen yalnızca bir mahpus muayene olabilmiştir. Muayeneye çıkan mahpusun koğuştaki sağlık sorunundan bahsetmesi üzerine dâhiliye doktoru tüm koğuşun PCR testi olması gerektiğini belirtmiştir. Ancak kurum doktoru tarafından kurul kararı olmadığı gerekçesiyle test taraması engellenmiştir” denildi.

 

‘Karantina gerekçesiyle telefon görüşü engellenmekte’

 

Bakırköy gibi Silivri’de de 3 tutsağın koronavirüse yakalandığı vurgulanarak, haberlerin, cezaevlerinde Covid-19 vakasının ne kadar yaygın olduğunu ve yeterli önlemlerin alınmadığını gösterdiği ifade edildi. Önergede, “Yeterli tedbirler alınmadığı için Covid-19’a yakalanan ve bu nedenle karantinaya alınan mahpusların aileleriyle yaptıkları telefon görüşmeleri engellenmekte, ailelerine sağlık durumları hakkında bilgi verilmemektedir. Bir an önce mahpus yakınlarının tedirginliğini giderecek yöntemler geliştirilmelidir” denildi.

 

Önergede Adalet Bakanı’na şu sorular yöneltildi:

 

“* Bakırköy Cezaevinde B-4 koğuşunda bulunan mahpuslar yüksek ateş gibi Covid-19 belirtisi göstermesine rağmen tarama testi ve tedavi hakları hangi yetki ve gerekçeyle engellenmiştir?

 

* Hapishaneler yapısı itibariyle virüsün hızla yayılabileceği ve yayılması durumunda ölümle sonuçlanacak vakaların en fazla görülme ihtimali olan alanlar olmasına rağmen neden etkin bir acil eylem planı oluşturulmamıştır? Cezaevlerindeki vaka sayısının kontrol edilemez boyuta ulaştığı doğru mudur? 

 

* Mahpusların sağlık durumu hakkında yakınlarına neden bilgi verilmemektedir? Koronavirüs nedeniyle karantinaya alınan mahpusların dezenfekte şartları sağlanarak aileleriyle telefonda görüşmelerinin önündeki engel kaldırılacak mıdır? Bakanlık olarak mahpusların ve ailelerinin yaşadığı tedirginliği gidermek için bir girişimiz olacak mıdır?

 

* Cezaevlerindeki koronavirüs vakalarına ilişkin her gün basında ve sosyal medyada ihlal haberleri yapılırken Bakanlığınız neden susmaktadır? Cezaevlerinde salgınla mücadelede yeteri ve gerekli tedbirleri alacak mısınız?”