ANKARA - Kobanê eylemleri sırasında yaşamını yitirenlerle ilgili hakikatlerin araştırılmasını isteyen HDP Grup Başkanvekilleri, “Provokasyonların durdurulması amacıyla o süreçte HDP Heyeti, İçişleri Bakanlığı’nda 48 saat süren görüşmeler yürüttü. Bu görüşmelerde dönemin İçişleri Bakanı, HDP Heyetine  ‘Güvenlik güçleri içerisinde kontrol edemediğimiz güçler var’ demişti” ifadelerine yer verdi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ile Saruhan Oluç, DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarının durdurulması ve insani yardım koridorunun açılması amacıyla 2014’te gerçekleşen Kobanê protestoları sırasında yaşanan ölümlerle ilgili hakikatlerin araştırılması amacıyla Meclis Başkanlığı’na Araştırma Komisyonu kurulması için önerge sundu.

 

‘Kontrol edemediğimiz güçler var’

 

2014’te Kobanê’de artan DAİŞ saldırılarının hatırlatıldığı önergede, Avrupa Birliği (AB) ile Birleşmiş Milletler’in (BM) de yaşananlara ilişkin yaptığı duyarlılık çağrıları yer aldı. Türkiye’de ise Eylül ayında başlayıp Ekim ayının ilk haftasına kadar süren gösterilerde herhangi bir ölüm ve yaralanma olayının gerçekleşmediği belirtilen önergede, “Ancak 7 Ekim’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Antep’te yaptığı miting sırasında kullandığı ‘Kobani düştü düşüyor’ ifadesinden sonra Muş Varto’da polisin protestoculara müdahalesi neticesinde ateşli silah nedeniyle 25 yaşındaki Hakan Buksur hayatını kaybetti ve sonraki 3 gün içinde protestolarda ölüm ve şiddet olayları giderek arttı, 43 kişi hayatını kaybetti. Provokasyonların durdurulması amacıyla o süreçte HDP Heyeti, İçişleri Bakanlığı’nda 48 saat süren görüşmeler yürüttü. Bu görüşmelerde dönemin İçişleri Bakanı, HDP Heyetine  ‘Güvenlik güçleri içerisinde kontrol edemediğimiz güçler var’ demişti. Ancak olaylar sonrası bu ‘kontrol edilemeyen güçlerle’ ilgili tek bir soruşturma dahi yürütülmedi. Bu durum yaşanan ölümlerin akıbetinin açığa çıkmasını da engellemiştir” denildi.

 

‘Araştırma komisyonu kurulması elzemdir’

 

Kobanê protestoları sırasında yaşanan ölümlere dair sonrasında açılan soruşturmaların raflarda kaldığı ve katledilen protestocuların faillerinin geçen 7 yıla rağmen ortaya çıkarılmadığına vurgu yapılan önergede, “İktidarın sembolik olarak ele aldığı birkaç dava hariç diğer bütün davalarda ilerleme ya hiç olmadı ya da çok az oldu. Bu çerçevede o süreçte tüm yaşananların bütün boyutlarıyla aydınlatılması, hakikatlerin ortaya çıkarılması ve faillerin bulunması için araştırma komisyonu kurulması elzemdir” ifadeleri yer aldı.