HDP gazetecilere dönük baskıları Meclis’e taşıdı

  • 10:55 7 Ocak 2020
  • Siyaset
ANKARA - HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegü gazetecilere dönük saldırıları ve ajanlık dayatmaları için Meclis araştırması istedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegü, gazetecilere yönelik ev baskınları, gözaltılar, tutuklamalar, ajanlık dayatmaları ve saldırıları Meclis gündemine taşıdı. Meclis Başkanlığına sunduğu araştırma önergesinin gerekçelerine yer veren Serpil, anayasanın temel işlevinin iktidarı sınırlayarak temel hak ve özgürlükleri korumak olduğunu ifade etti. Serpil, “Hükümetiniz 17 yıllık iktidarı döneminde muhalif basına yönelik baskılarını arttırarak,  farklı görüşleri gayrimeşru ilan ederek, düşünce ve ifade özgürlüğünü anlamsız kılacak uygulamalarla gazetecilik mesleğinin pratiklerini suçmuş gibi cezalandırmaktadır” dedi.
 
İktidarın “işkenceye sıfır tolerans” vaadine karşın işkencenin yaygın bir uygulama haline dönüştüğüne dikkat çeken Serpil, “Özellikle son 5 yılda işkencenin sistematik olarak uygulandığını gösteren çok sayıda insan hakları raporu bulunmaktadır. Sokak ortasında gazeteciye silahlı saldırı, fiziki saldırı, kolluk tarafından darp edilme, işini yapmasını engelleme, itibarsızlaştırma, tehdit etme, cinsel taciz, ajanlık teklif etme gibi pek çok sorun yaşanmaktadır” dedi.
 
‘Gazetecilere işkence edildi’
 
Serpil, önergenin gerekçelerinde şunları belirtti: “12 Kasım 2019 tarihinde gözaltına alınan Mezopotamya Ajansı muhabiri Ruken Demir ile Jin News muhabiri Melike Aydın benzer muameleye maruz kalmış, evleri hukuksuzca basılmış, işkence altında gözaltına alınmış gazetecilerdir. Yapmış oldukları haberler nedeniyle  ‘örgüt adına faaliyet yürütmek’ suçlaması ile tutuklanmış, İzmir Şakran Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna gönderilmişlerdir. Aydın ile Demir Türkiye Gazeteciler Sendikası avukatı görüşmelerinde işkence gördüklerini açıklamıştır. Alsancak Devlet Hastanesi’nde adli muayenede boyun ve bilek bölgesinde oluşan darp yerlerindeki şişkinlikleri gösterdiklerinde doktorun, ‘Sen direnmesen aslan parçalarım böyle yapmazdı’ şeklinde sözler sarf edildiğini ve sadece ters kelepçe nedeniyle rapor yazıldığını, çıplak aramaya ve küfre maruz kalınması itirazları polis memuru tarafından, ‘Evde aratmazsan nezarette dört kişi arar’ şeklinde tehdit edildikleri, ajanlık teklif edildiğini muhaliflerin insan hakları örgütlerine, basına ve partimize başvuruları ile açıklamalarında yer almaktadır.
 
‘Basın özgürlüğü ihlal ediliyor’
 
İşkence insanlık suçudur ve zaman aşımı yoktur. Türkiye’de demokrasinin her geçen gün daha da kötüleşmesi, işkence, hukuk ilkelerinden uzaklaşılması endişe vericidir. Gazetecilere yönelik olarak artarak devam eden ev baskınları, gözaltılar, tutuklamalar, baskılar ve daha birçok sindirme yöntemi gazetecilik mesleğinin gereklerini yerine getirmeyi, haber alma özgürlüğünü, yaşam hakkını tehdit etmektedir ve basın özgürlüğü ihlal edilmektedir.”