Dilan Babat

 

ANKARA - Annesi Esma Yılmaz ile birlikte tutuklu olan Arin bebeğin sağlık sorunlarının devam ettiğini belirten baba Mihdi Yılmaz, "Denetimli serbestlik verilmiyorsa en azından Mardin Cezaevi'ne göndersinler" dedi.  

 

Urfa 2 No'lu T Tipi Kapalı Cezaevi'nde annesi Esma Yılmaz ile birlikte kalan 14 aylık astım hastası Arin bebeğin kilo kaybı devam ederken,  gözlerinde kayma ve gözaltında oluşan morluklar halen sürüyor. Cezaevinde bulunan eşi ve kızını her hafta ziyarete giden Mihdi Yılmaz, Arin'nin sık sık öksürdüğünü ve ateşi çıktığını söyledi.  

 

'Arin günden güne kilo kaybediyor'

 

Arin'in bir çocuk gibi gelişim sağlayamadığını belirten Mihdi, cezaevi yönetimi tarafından koşulları düzeltilmediğini ve taleplerinin yerine getirilmediğini aktardı. Mihdi, "Değişen bir durum yok. Bu sefer de cezaevinde salgın olmuş, Arin ve beraberindekilerde sürekli ateş ve öksürük sorunu ortaya çıktı. Arin'in sağlık sorunu ciddiyetini koruyor. Arin diğer çocuklar gibi gelişim sağlayamıyor ve sürekli kilo kaybından kaynaklı kıyafet götürdüğüm zaman 7 aylık bir çocuğun giyebileceği kıyafetleri götürüyorum. Eşim Esma her gün Arin'in kilosunu tartıyor, ama kilo almak yerine günden güne kilo kaybı yaşıyor. Şuan Arin 9 buçuk kiloya inmiş durumda" dedi.  

 

'Buldukları çözüm  'Çocuk Esirgeme Kurumu' oldu'

 

En son Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı ve psikologlar tarafından koğuşlarının gezildiği sırada bir görevlinin eşi Esma Yılmaz'a "Arin'i bir Çocuk Esirgeme Kurumuna verin" dediğini hatırlatan Mihdi, "Çocuk acısını yaşamayan anlamaz. Benim eşim tepki göstermiş, bugün Arin annesinden ayrı yaşayamaz. Ben Arin'i görmeye gittiğim zaman benim dahi yanıma gelmiyor. Bizi tanımıyor. Bu insanlık mı? Bu koşulları düzeltmeleri gerektiği yerde bize sundukları çözüme bakın. Ben evladımı asla Çocuk Esirgeme Kurumu'na bırakmam. Benim dışarıda üç çocuğum daha var. Bu çocukları kardeşlerinden ayrı düşürenler bunları da mı görmüyor?" diye sordu.  

 

'Esma ve Arin kaderine terk ediliyor'

 

Esma'nın "denetimli serbestlik" talebine verilen ret cevabının hiçbir hukuki dayanağının olmadığını söyleyen Mihdi, "Eşim Esma'nın 'taraflı koğuşta' olduğu gerekçesiyle denetimli serbestlik başvurusunu kabul etmediler. Eşime tarafsız olmasını belirtiyorlar. Ben kabul etsem de eşim asla kabul etmez. Biz görüşümüzden asla vazgeçmeyiz. Bugün Arin'in sağlık sorunları olmasaydı bu kadar uğraşmazdık.  Hukuksal bir boyutu araştırıyoruz, Arin için bir çözüm yolu bulmaya çalışıyoruz. Onların bize çözümleri ya tarafsız olmak ya da Esirgeme Kurumu oluyor. Bunları asla kabul etmeyiz. Resmen Esma ve Arin kaderine terk ediliyor" diye konuştu.  

 

'Bu çığlığı herkes duysun'

 

Arin ve kardeşlerinin birbirlerini tanımadığını belirten Mihdi, "Esma ve Arin'i bırakmıyorlarsa, Mardin Cezaevi'ne gönderebilirler. Arin kardeşlerine yabancı büyüyor. Dışarıda bulunan çocuklarımın durumu da kötü.  Görüşe gittiğimiz her gün çocuklarım perişan oluyor. Mardin Cezaevi'ne gönderirlerse Arin ve çocuklarım için iyi olacak. En azından bunun yapılması lazım. Ama buna da cevap vermiyorlar. Türkiye'de insanlık bitmiş. Çığlıklarımızı kimse duymuyor. Burada hasta olan sağlığı gün geçtikçe kötüye giden bir çocuğun çığlığı var. Bunu herkes artık duysun" diyerek çağrıda bulundu.