Gazetecilere ve habere özgürlük: Hakikat mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz

  • 09:02 27 Eylül 2018
  • Güncel
Gülistan Azak
 
DİYARBAKIR - Kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesine yönelik baskılara dikkat çeken gazeteciler, gözaltı ve tutuklamaların mesleğe yönelik gerçekleştirilen siyasi kararlar olduğunu belirterek, “Gazetecilere, habere özgürlük! Hakikat mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.
 
Özgür basın geleneğinin devamı olan Özgürlükçü Demokrasi gazetesine 28 Mart’ta kayyım atandı, 8 Temmuz’da ise çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile de kapatıldı. Ardından gazetenin basımının yapıldığı Gün Matbaaya kayyım atandı. Gazetenin imtiyaz sahiplerinin de aralarında bulunduğu 6 kişi tutuklanırken 14 kişi hakkında dava açıldı. Davanın ilk duruşması 12 Eylül’de İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme tutuklu gazetecilerden sadece Pınar Tarlak'ın tahliyesine karar verirken, tutuklu olan diğer gazetecilerin ise tutukluluk halinin devamına karar verdi. 
 
Meslektaşlarına destek olan gazeteciler, bu kararların siyasi olduğunu belirterek, dayanışmaya devam edeceklerini vurguladı. 
 
'İktidarın istediği gibi yazmayanlar tutuklandı'
 
Mezopotamya Ajansı (MA) editörlerinden Dicle Müftüoğlu, söz konusu bu baskıların yeni olmadığını hatırlatarak, gazetecilik ve basın-yayının tüm dönemlerde iktidarlar tarafından baskı altına alındığını aktardı. İddianamelerin büyük bir bölümünün gazetede bulunan haberlerden oluştuğuna işaret eden Dicle, “Söz konusu haberler Efrin'e yönelik haberlerdir. Efrin süreciyle tüm basın ve yayın organları tekleştirilmeye çalışıldı. Diyebiliriz ki Efrin ile birlikte yeni bir süreç başladı. Efrin operasyonları öncesi dönemin Başbakanı bütün basın ve yayın çalışanlarını topladı, 15 maddelik deklarasyon yayınlandı. Bu deklarasyonda gazetecilerin nasıl haber yapmaları gerektiğine yer veriyordu. Tek dilden ve tek sesten habercilik dayatmaya çalıştılar. Efrin sürecinde ‘barış’ diyen birçok kişi tutuklandı. Bu tutuklamalara ise en çok da  Efrin operasyonunu iktidarın istediği asparagas habercilikten uzak ve gerçekçi yazan gazeteciler maruz kaldı. Özgür basın mücadelesi yıllanmış bir mücadeledir. Gerçeklerin açığa çıkarılması için yürüttüğümüz mücadelemiz daha çok yıllar devam edecektir. Özgür basın susturulamayacaktır" ifadelerini kullandı.
 
'Mahkemenin kararı hukuki değil siyasidir'
 
Gazeteci Esra Solin Dal ise, saldırıların gazetecilik mesleğine yapıldığının altını çizerek, 24 Haziran seçimleri ile birlikte basına yönelik baskıların kat be kat  arttığını vurguladı. Esra, "Bu süreç ile birlikte tek adam rejimi hayatımızın her alanına sirayet etmeye başladı. Bu tek adam rejimi kendisini elbette ki öncelikle basın alanında göstermeye hazırlanıyordu ve öyle de oldu. Özellikle Kürt medyası ve muhalif medyaya dönük büyük baskılar yaşandı. Özgürlükçü Demokrasi gazetesi de baskılardan nasibini alan özgür basın organlarından biri. Hakikati ortaya çıkarması, kadının ve toplumun sesi olması açısından halk tarafından bilinen ve tanınan bir yere sahiptir. İlk duruşmada mahkemenin aldığı kararlar ile bir kez daha görüldü ki hukuk mercileri adil olmayan siyasi kararlar veriyor" diye değerlendirdi. 
 
Katledilen gazetecilerin fotoğraflarına GBT kontrolü!
 
20 Temmuz Suruç Katliamı’nın yıl dönümünde İstanbul Kadıköy Süreyya Operası önünde haber takibi yaptığı sırada polis şiddetine maruz kalan Dokuz8haber muhabiri Zele Karademir de, polis baskısının gazetecilik mesleğini zorlaştırdığını kaydetti. 
 
İktidar tarafından muhalif gazeteciliğin illegalleştirilmeye çalışıldığını belirten Zele, şöyle dedi: "Özgürlükçü Demokrasi gazetesi çalışanları cezaevinde rehin tutuluyor. Bu aynı zamanda gazetecilik mesleğine karşı yapılan rehin alma durumudur. Gazetecilerin tutuklanması demek halkın haber alma hakkına yapılan bir saldırıdır. Geçtiğimiz günlerde basın şehidi Musa Anter'in katledilişinin yıl dönümü dolayısıyla yapılan anmada Musa Anter gibi katledilen gazetecilerin de fotoğrafları taşınmak istendi. Katledilen gazetecilerin fotoğraflarının GBT kontrolünden geçirilmesi, gazetecilik mesleğine dayatılan baskı ve saldırıların çok açık göstergesidir."