Terolar direnişçisi Döne: Kürt Alevi toplumunu göç ettirmek istiyorlar

  • 09:04 23 Eylül 2018
  • Güncel
Duygu Ciniviz
 
MARAŞ - Terolar köyünde mülteci kampına karşı başlatılan direnişte en önde yer alan kadınlardan Döne Göksungur, "Kürt Alevi toplumunu pasifize edip, ötekileştirmek ve zorunlu göçe maruz bırakmak istiyorlar. Göç ile birlikte de bu alanı ele geçirmek istiyorlar. Bu yüzden bizim de örgütlenmemiz gerekiyor" dedi. 
 
Maraş merkez Dulkadir ilçesine bağlı Sivrice Höyük (Terolar) köyünde 2016 yılında Afet ve Acil Durum (AFAD) tarafından kurulan kampa karşı çadır kurarak direnişe geçen kadınların eylemi kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı. 1938'de Dersim'de, 1978'de Maraş'ta, 1980'de Çorum'da, 1993'te Sivas'ta Alevilere yönelik katliamları unutmayan Terolar halkının tedirginliği ise sürüyor. Dersim'den bu yana isyanını susturmayan Alevi halkı, yıllarca Avrupa'ya ve metropollere göç etmek zorunda kaldı, şimdi de farklı bir asimilasyon politikasıyla karşı karşıya. Söz konusu kamp ile bölgenin demografik yapısında değişimler yaşanmaya ve asimilasyon politikaları derinleşmeye devam ediyor.
 
'Direniş pasifize edildi'
 
Döne Göksungur, Nisan 2016 tarihinde başlayan Terolar direnişine öncülük eden sembol isimlerden. 3 kardeşini özgürlük mücadelesinde yitiren ancak direnmekten bir an olsun vazgeçmeyen Döne, "30 yıldır bu köyde yaşıyorum, yapılan direnişin öncülerinden biriyim. Kampa karşı bir direniş başlatıldı ancak direnişimiz sonuçsuz kaldı. Çünkü içimizde bilinçli olarak direnişimizi pasifize etmek isteyen insanlar vardı. Aslında tarihte yaşanan direnişlere tanıklık etsek de Terolar'da yaşanan mücadele tepki boyutunda kaldı" dedi.
 
'Bu alanı ele geçirmek istiyorlar'
 
Türkiye'nin mülteci politikasının "kirli" olduğunun altını çizen Döne, zorunlu göçe maruz bırakılmak istendiklerini vurguladı. Döne, "Kampın burada olması hükümetin diğer hükümetlerle yapmış olduğu kirli savaş politikalarının bir sonucudur. Özellikle Terolar, Kürt Alevi toplumunun olduğu ve HDP'nin de oy aldığı bir bölgedir. Kampın bu sebeple buraya kurulduğunu düşünüyorum. Kürt Alevi toplumunu pasifize edip, ötekileştirmek ve zorunlu göçe maruz bırakmak istiyorlar. Göç ile birlikte de bu alanı ele geçirmek istiyorlar" şeklinde konuştu.
 
'Katliam yaşanabilir'
 
Terolar halkının mültecilere karşı olmadığını ancak mülteciler üzerinden geliştirilen oyunların da farkında olduğunu belirten Döne, yaşadıkları korkunun savaş politikasının bir sonucu olduğunu ifade etti. Döne, yaşananlar karşısında yaptığı çağrıda şunları kaydetti: "Bizler bu köyün gözden çıkarıldığının farkındayız. Belirli dönemlerde kampa yeni mülteciler geliyor ya da kamptan gidiyor. Kamp dışında köylülerin arsaları vardı ve kadastro getirilerek köylülere eşit oranda dağıtılması kararı alınmıştı. Fakat kamp ile birlikte bu alana da el konuldu. Maraş'ta yaşanan katliam ortada ve mevcut durum içerisinde bir kez daha yaşanabilir. O yüzden herkesi örgütlü olmaya çağırıyorum. Kürtler, Aleviler yalnız olmadıklarını bilsinler. Birleşir ve ele ele verirsek birçok şeyi değiştirebiliriz. Özellikle biz kadınlar sokağa çıkıp, yurdumuzu savunursak ancak özgürlük getirebiliriz."
 
'Ajanlaştırma politikası yürütülüyor'
 
"Bu kampın açılmasının en büyük nedenlerinden birisi de muhtarların halktan gizli verdiği imzalardır" diyen Döne, "Kaygı ve korkularımız var ama nereye kadar? Artık başkaldırmamız ve bu kirli savaş politikalarına karşı durmamız gerekiyor. Özellikle Terolar direnişiyle birlikte bir ajanlaştırma politikası devreye konuldu. Bu anlamda köyümüzde yaşayan herkesin örgütlenmesi için mücadele ediyorum. Çünkü toplum olarak vereceğimiz mücadele ile hükümetin savaş, ajanlaştırma politikalarına karşı çıkabilir ve boyun eğmeyiz" diye ekledi.