Kayıp yakınlarının eylemi 501'inci haftasında

  • 14:47 15 Eylül 2018
  • Güncel
DİYARBAKIR - Kayıp yakınlarının oturma eyleminin 501'inci haftasında "Haklı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" mesajı verildi. 
 
Kayıp yakınlarının, İnsan Hakları Derneği (İHD) ile beraber "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" sloganı ile düzenlediği oturma eyleminin 500'üncü haftasında, eylemin Koşuyolu Parkı'nda yapılması yasaklanarak, park ablukaya alınmıştı. Olağanüstü Hal (OHAL) süresince de Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde "güvenlik" gerekçesi ile eylemlerini gerçekleştiremeyen aileler, iki haftadır İçişleri Bakanlığı'nın yasaklaması nedeniyle eylemlerini İHD Diyarbakır Şubesi'nde gerçekleştiriyorlar. 
 
501'inci haftada "Failler belli, kayıplar nerede" yazılı pankartı açılırken, İHD Diyarbakır Şube Başkanı ile üyeleri, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve Diyarbakır'da bulunan Sivil Toplum Kuruluşları (STK) eyleme destek verdi. İHD Şube Başkanı Abdullah Zeytun, yasağa rağmen eylemi sürdüreceklerini söyleyerek, kayıpların akıbeti açığa çıkıncaya kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi. 
 
'Annelerin hakları er ya da geç alınacaktır'
 
Ardından söz alan Sezgin Tanrıkulu, önceki haftalarda yasaklanan kayıp yakınları ve Cumartesi Anneleri oturma eylemlerine yapılan saldırılara değinerek, "Zulmettikleri bu annelerin devletten hesap sorması gerekirken, devlet tüm zulmü ile annelerden hesap sormaya çalışıyor. Bu zulmü tarih unutmayacak ve annelerin hakları er ya da geç alınacaktır" diye konuştu.
 
'Bu yasaklar yeni cinayetlerin habercisi midir?'
 
Diyarbakır Valisi tarafından yasaklanan kayıp yakınları oturma eylemine ilişkin konuşan Sezgin, valiye seslenerek şöyle konuştu: "Anayasa der ki; Herkes önceden izin almaksızın şiddetsiz ve silahsız olmak kaidesiyle toplantı ve yürüyüş hakkına sahiptir. Peki, bu annelerin bu güne kadar hangi eylemi şiddetli ve silahlı yapıldı. Cevabını versinler, nedir bu yasaklama kararı? Yeni faillerin, yeni cinayetlerin habercisi midir bu yasaklamalarınız?  Bizler 25-30 yıldır buradayız. Kayıpların failleri torunlarına çok kötü miras bırakıyorlar ve sabıka kayıtları da giderek artıyor."
 
'Yetkililer ne ev baskını ne de gözaltına alındığını kabul etti'
 
Konuşmaların ardından İHD Diyarbakır Şube yöneticisi ve Kayıp Komisyonu üyesi Adnan Örhan söz alarak, 1930 yılında kaybedilen Şehmus Eroğlu'nun hikayesini okudu. Şehmus'un hikayesi şu şekilde: "Şehmus Eroğlu 1930 yılında Mardin'in Midyat ilçesine bağlı Bardakçı ( Bate) köyünde doğdu. Evli ve yedi çocuk babasıydı. Yaşadığı köye sık sık baskın yapan askerler ve korucular tarafından korucu olmaya zorlanıyordu. Köye yapılan baskınların birinde gözaltına alındı ve daha sonra serbest bırakıldı. Şehmus'un ailesi baskılar sonucu köyden ayrıldı. Şehmus Eroğlu ailesiyle birlikte Batman merkezine taşındı. Birkaç yıl burada yaşadı. 21 Eylül 1995 tarihinde köy korucuları ile askerlerin saat 00.00 sıralarında evine yapmış oldukları baskın sonucunda, Şehmus Eroğlu gözaltına alınarak Mardin'e getirildi. Olayın ardından ailesinin onu bulmak, kendisinden haber alabilmek için yaptığı tüm girişimler sonuçsuz kaldı. Yetkililer ne ev baskını, ne de gözaltına alındığını kabul etti."
 
Kayıp yakınlarının eylemi 5 dakikalık oturma eylemi ardından sona erdi.