İZMİR - Karaburun Bilim Kongresinde "Ne yapmalı" sorusunun cevabının arandığı son oturumda konuşan akademisyen Aynur Özoğurlu, "Feminist mücadele olmadan asla" mesajı verdi. 

 

Konu başlığı Vladimir İliç Lenin’in "Ne Yapmalı" adlı kitabına atfen aynı isimle gerçekleştirilen Karaburun Bilim Kongresi farklı konu başlıklarının tartışıldığı oturumlarla sona erdi. 5 Eylül’de başlayan ve bugün sona eren kongrede eğitimden siyasete, cinsiyet eşitsizliğinden Ortadoğu’ya toplumsal muhalefetin odağında yer alan birçok farklı konu başlığı 28 farklı oturumda 70 bildiri, 150 katılımcı, 27 kişilik 4 kurul yürütücülüğünde 7 çalışma grubu ve 7 farklı etkinlik ile gerçekleşti.

 

Kongrenin son gününde Cem Terzi’nin başkanlığını gerçekleştirdiği 'Yerel seçimlere doğru' oturumunun ardından Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu’nun başkanlığını gerçekleştirdiği ‘Son tahlilde ne yapmalı’ başlıklı kapanış oturumuyla devam etti.

 

‘Hak ihlalleri dünya ekonomik krizi ile paralel ilerliyor’

 

İnsan Hakları Merkezi (İHD) İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri “Ne yapmalı” başlığı altında insan hakları açısından yaşananları değerlendirdi. Hak ve özgürlüklere yönelik olumsuz gelişmelerin dünya ekonomik krizi ile paralellik gösterdiğini dile getiren Gülseren, insanı yok etmeye varacak kadar yıkıcı olabilecek insanlara karşı mücadele verildiğini söyledi. Gülseren, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) pratiği de uzun yıllar hak ihlalleri karşısında önemli bir başvuru mekanizması ve ağır bir yaptırım mekanizması gibi görünmesine rağmen devletleri işledikleri hak ihlalleri karşısında korur durumda, yargılamayan konumda durduklarını dile getirdi.

 

‘Dinlerle olan hesaplaşma gerçekleştirilmelidir’

 

Feminist kadın mücadelesine ilişkin konuşan akademisyen Aynur Özoğurlu da, feminist mücadele olmadan politik mücadelenin olamayacağını söyledi. Aynur, kadınlar, çocuklar ve LGBTİ’ler açısında hak arayışlarının 19’uncu yüzyıldaki istemler kadar gerilediğini ifade etti. Daha yaşanabilir bir dünya amacı olan hiç kimsenin feminist mücadele olmadan sınıf mücadelesi veremeyeceğini söyleyen Aynur, sermayenin genişleyen hegemonyasının dinle olan yaygınlaşmasını değerlendirmek ve dinlerle hesaplaşmak  gerektiğini söyledi.

 

'Somut bağlara ihtiyacımız var'

 

Kadın mücadelesinin insanın insan olarak yaşama hakkını savunmak olduğunu belirten Aynur, dünya genelinde gerçekleşen kadın grevlerine erkeklerin de destek verdiğini söyledi. Kadın bedenine dönük şiddetin aynı zamanda emeğinin sömürülmesini de kapsadığını dile getiren Aynur “Kadınlar olarak bedenlerimiz ve emeğimiz üzerindeki bireysel haklarımız. Sadece kadınları ilgilendiren bir mücadele değildir insan emek ekoloji mücadelesinin de meselesidir. Bu mücadelelere ek de değildir ayrı bir mücadele gerekir. İnsan onuruna yakışır bir hayat antikapitalist deklarasyonlarla ele alınamaz. Somut mücadeleleri birleştiren somut bağlara ihtiyacımız var ve taraf olmalıyız. Feminist mücadelede uluslararası mücadelede emekten yanayız dedi. Feminist mücadele dev bir kitle hareketidir” diyerek sözlerine son verdi.

 

Soru cevap kısmının ardından Onur Hamzaoğlu programın kapanışını yaptı.