Polisin işkence uyguladığı Cumartesi Anneleri: Vazgeçmeyeceğiz!
- 18:53 22 Nisan 2023
- Güncel
İSTANBUL - Eylemlerinin 943’üncü haftasında Galatasaray Meydanı’nda polis saldırısı ile gözaltına alınıp serbest bırakılan Cumartesi Anneleri, araç içerisinde işkence, hakaret ve tehditlere maruz kaldıklarını belirtti. 28 yıllık direniş pratiklerini sürdüreceklerinin mesajını veren Cumartesi Anneleri, “Vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz” sözleriyle seslendi.
Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle her hafta düzenledikleri eylemlerinin 943’üncü haftasında Galatasaray Meydanı’nda polis işkencesi ile gözaltına alınan Cumartesi Anneleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında serbest bırakılmaları sonrası basın toplantısı gerçekleştirdi. Gözaltına alındıkları esnada ve araçta yaşadıkları işkence ile şiddeti anlatmak için toplantıya katılan İHD Genel Başkanı Eren Keskin ile İHD Genel Merkez Hapishaneler Komisyonu üyesi Nuray Çevirmen’in de aralarında bulunduğu 17 kişinin yanı sıra çok sayıda insan hakları savunucusu ve kayıp yakını da bir araya geldi.
‘Sonuna kadar mücadele edeceğiz!’
İlk olarak konuşma yapan İHD Genel Başkanı Eren Keskin, bugün bir kez daha büyük bir hukuksuzlukla karşılaştıklarını ifade etti. 1995’ten beridir süren ve ailelerin başlattığı bu eylemin uzun süredir yasaklandığını dile getiren Eren, “Biz buna karşı hep mücadelemizi sürdürdük. Ama en son Anayasa Mahkemesi 1(AYM) bu yasaklamanın bir hak ihlali olduğuna karar verdi. Bu coğrafyada en yüksek yargı kurumu Cumartesi Anneleri’nin yargılanmasına hak ihlali olduğu kararını verdi. Burası bir polis devleti. En yüksek yargı kurumunun verdiği kararın bir polisin gözünde hiçbir kıymeti yok. Saatlerce keyfi olarak hiçbir ihtiyacımız karşılanmadan serbest bırakıldık. Biz mücadelemize devam edeceğiz çünkü son derece haklıyız. Biz bu hakkımızı sonuna kadar kullanmaya devam edeceğiz” sözleriyle seslendi.
‘Vazgeçmeyeceğiz’
İHD Kayıplar Komisyonu üyesi Sebla Arcan da, “Bu hafta da neden gözaltına alındığımızı bilmeden alındık. Çünkü bize gösterilen bir karar yok. Hiçbir hukuki gerekçe olmadan gözaltına alınıyoruz son 3 haftadır. Araçta da ters kelepçelendik. Bize atılı bir suç ve yasaklama kararı da yokken adeta bir suçüstü yapıldı. Aracın içinde sıcaklık 34 dereceydi. Hastanede yanımızda polislerle sanki suçluymuşuz gibi teşhir edildik. Suça maruz kaldık bugün, güvenlik güçleri suç işledi. Biz yine şikayetçi olduk. Ama anayasal hakkımızı kullanıyoruz. Bu yüzden vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Polisler kolunu kırmaya çalıştı
Kayıp yakını Besna Tosun da, 3 haftadır hukuksuz bir şekilde gözaltına alındıklarını dile getirerek konuşmasına başladı. Besna, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Polis bizim duruşumuzu, tavrımızı çok iyi bilir. Biz yıllardır buradayız, kararlıyız. ‘Bu anayasal bir hak ve hakkımızı kullanmakta kararlıyız. Siz de gözaltı yapacaksanız yaş ortalaması çok yüksek. Annem 2 kere kalp ameliyatı oldu, hastalıkları anlatıp biz kendimiz araca bineriz. Biz yapmamız gereken şeyi yapıp açıklama yapacağız’ dedik. Bu hafta çok farklı bir müdahaleye maruz kaldık. Daha alana varır varmaz yapamazsınız dediler ama ne anons ne de uyarıda bulunmadan darp ederek gözaltına aldılar bizi. Dışarıda çok açık bir şekilde yapmadılar bunu ama aracın içinde kamera olmadığı için 2 kadın polis iki kolumu da kırmaya çalıştı. Önce kolumu sonra omzumu kırmaya çalıştı. İki dizimi koltuğa dayayarak güç aldım. ‘Bunu yapmayın ben zorluk çıkarmıyorum’ dedim. Ama sürekli hakaret ve işkencelerine maruz kaldık. Kamera olmamasına güvenerek bize işkence yaptılar.
Barışa giden yol Galatasaray Meydanı’ndan geçiyor!
Bütün Türkiye önünde 3 haftadır işkenceye maruz kalıyoruz. Siyasetçiler çok büyük laflarla alanda geziyorlar ama Cumartesi Anneleri’nin adalet talebini görmezden geliyorlar. Helalleşmeye, barışa giden yol Galatasaray Meydanı’ndan geçiyor. Bugün uğradığımız şiddetin herkes bir şekilde suçlusu. Hepiniz suçlusunuz, bugün maruz kaldığımız şeyin sebebi sizsiniz. Sessiz kaldığınız, görmezden geldiğiniz için biz bütün dünyanın gözü önünde şiddete maruz kalıyoruz. Devleti yönetenlere hükümete, muhalefete de 28 yıllık direniş pratiğimizle söylüyoruz: Vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Adil bir yargı önünde hesap vermeden vazgeçmeyeceğiz.”
Polis işkencesi sürdü
Bir diğer kayıp yakını Maside Ocak da polislerin üzerine oturarak işkence uyguladığını paylaştı. Meydana çıkmadan önce tüm kurum ve siyasilere mektup gönderdiklerini söyleyen Maside, “Ne siyasiler ne de bizim yanımızda olduğunu düşündüğümüz insanların hiçbirini bu hafta yanımızda bulamadığımızı hissettik. Burada olmaya devam edeceğiz. Bundan sonra onlar pratiklerini sergileyecek. Alacakları tutumla kimin yanında olacaklarını, adaletten mi yoksa zorbanın yanında mı olacaklarını göreceğiz” cümlelerini kullandı.
‘Yaşadığım sürece bu ‘suçu’ yaşayacağım!’
28 yıldır gözaltında kaybedilen oğlunu arayan Hanife Yıldız ise, “Bir anne düşünün ki oğlunu kendi eliyle vermiş hakkını arıyor. Buradan sesimi duyurmak istedim. Ama diyorlar ki, ‘Sen avukat mısın anayasa neyine.’ Avukat değilim ama sizin sayenizde avukat oldum sayılır ben de. Biz kararlıyız. İfadede de aynı şeyi söyledik. Evladımı aramak suçsa yaşadığım sürece bu suçu yaşamaya devam edeceğim. Bir polis devleti olduğu tamamen göz önüne serilmiş. Basına da görevlerini yaptırmıyorlar. Siyasiler bizi diline almıyor. Düşünün ben şimdi akşam evime gidince kimi öpüp koklayacağım” şeklinde konuştu.
Polis şiddeti basına da yansıyor!
Yeniden söz alan Sebla, gazetecilerin de her hafta eylemde polis şiddetine maruz kaldığını vurguladı. Sebla, “Basın mensupları da ağır şiddete maruz kalıyor. Buna tanık olmak da bizim için üzünç kaynağı. Bu hafta da yine buna maruz kaldılar” sözleriyle bu şiddete son verilmesi çağrısında bulundu.
İşkenceye doymayan polisten tehdit!
Son olarak söz alan İHD Yönetim Kurulu üyesi Leman Yurtsever de gözaltına alınırken gazeteciler zafer işareti yaptığı sırada polisin koluma vurarak şiddet ve tehdide maruz kaldığını aktardı. Leman, “Bu devleti size bırakmayacağız’ dedi polis. Kayıplarımızı arıyoruz, akıbetlerini ve faillerini soruyoruz ama ‘Devleti size bırakamayacağız’ diye bağırdı bize” sözlerini kullandı.
Toplantı, bir sonraki eylemde de Galatasaray Meydanı’nda olunacağının vurgulanması ardından son buldu.