
Bakırköy Cezaevi’nde ihlaller arttı: Hakarete maruz kalıyoruz
- 09:01 13 Ocak 2020
- Güncel
Safiye Alağaş
İSTANBUL - Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutsaklara ve görüşçülerine dönük süren baskılara aileler tepki gösterdi. Tutsak yakınlarından Simanperi Akyıldız, “Onur kırıcı muamelede bulunuluyor. Bir anneye yaptıklarına karşı ‘Günahtır, ayıptır. Bu yaptığınız nedir’ dedim.Bu yüzden bana 2 ay görüş yasağı getirildi” dedi.
İstanbul’da Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi, tutsaklara ve görüşçülerine dönük hak ihlalleri ile bir kez daha gündeme geldi. Tutsaklar geçen hafta avukatları aracılığıyla kelepçeli muayene ve ters kelepçeye zorlandıklarını aktardı. Üç yıldır Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutsak olan Leyla Akyıldız’ın annesi Simanperi Akyıldız, hem kendilerine hem de tutsaklara dönük ciddi baskılar olduğunu dile getirdi.
‘Ailelere yaptıkları hakarettir’
Her görüş gününde gardiyanların baskı ve hakaretleri ile karşılaştıklarını söyleyen Simanperi, çocuklarıyla yaptıkları görüşlerin dahi baskı altında yapıldığını ifade etti. Görüşme saatlerinin kısaltıldığını belirten Simanperi, “Ailelere yaptıkları muamele resmen hakarettir. Onur kırıcı muamelede bulunuluyor. Bağırıyorlar. Yazın Diyarbakır’dan bir anne kızını görmek için gelmişti. İçeri girdiğimiz sırada o anneyi üç kez X Ray’dan geçirdiler. Durmadan götürüp getiriyorlardı. Ben de dayanamadım ‘Günahtır, ayıptır. Bu yaptığınız nedir? Neden bu kadar hakaret ediyorsunuz?’ dedim. Bir gardiyan bana bağırdı. Ben de ona bağırdım. Bu yüzden bana 2 ay görüş yasağı getirildi. Yapılan bu muameleyi, hakareti kabul edemiyorum. Bu yüzden sürekli tartışıyorum onlarla” diye konuştu.
‘Kızımın kışlık kıyafetlerini cezaevine almadılar’
Açık görüş günlerinde bir saat görüş haklarının olduğunu hatırlatan Simanperi, görüş saatini tamamıyla kullanamadıklarını, son dönemde ise sadece 35 dakika görüşebildiklerini kaydetti. Simanperi, var olan yasal haklarının kullanılmasına dahi izin verilmediğini dile getirerek, “Götürdüğümüz elbiseler çeşitli bahanelerle cezaevine alınmıyor. Bazen renklerini bahane ediyorlar. Kızım iki aydır benden kışlık kıyafet istemişti. İki aydır her hafta kızımın kışlıklarını götürüyorum ama geri çeviriyorlar. İçeride kışlıkları yok. Soğuktur vermem gerekiyor dedim ama almadılar” dedi.
‘Kızım hastanede darp edildi’
Birkaç ay önce Leyla'nın diş rahatsızlığı nedeniyle Okmeydanı Diş Hastanesi’ne sevk edildiğini hatırlatan Simapneri, kelepçeli muayeneyi kabul etmediği için kızının hastanede askerler tarafından darp edildiği bilgisini paylaştı. Daha sonra Leyla’nın görüşüne gittiğini söyleyen Simanperi, “Kızımın elleri, kolları, yüzü çizikler içindeydi. Yüzü morluklar içindeydi. Gördüklerim karşısında şok oldum. Zaten dört duvar arasına almışsınız, cezalandırmışsınız. Üstüne bir de şiddet uyguluyorsunuz. Bu yaptıkları hakaret değil mi?” diyerek yaşananlara tepki gösterdi.
‘Vejetaryen menüsü uygulansın’
Leyla'nın vejetaryen olduğundan dolayı et yiyemediğini belirten Simanperi, ancak cezaevinde vejetaryen menüsü çıkarılmadığını ve bu yüzden gerekli besinleri alamadığını vurguladı. Simanperi, vejetaryenler için ayrı yemek menüsünün uygulanması gerektiğini dile getirdi. Siyasi tutsakların doğal hakları için mücadele ettiğini kaydeden Simanperi, “Bir insanın varlığını inkar edenlerin Allahtan, peygamberden korkusu yoktur. Zulmün sonu yoktur. Sadece Kürt olduğumuz için bu hakaretlere maruz kalıyoruz. Çocuklarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
‘Kızımın hastaneye sevki yapılmıyor’
İki yıldır Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutsak olan Hatice Güzel’in annesi Sinem Güzel de kızının geçen yıl PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevine giren tutsaklar arasında olduğunu hatırlattı. Açlık grevi sonrası kızının böbreklerinden rahatsızlandığını belirten Sinem, Hatice’nin hastaneye sevkinin yapılmadığını aktardı. Hatice’nin hastane sevki için cezaevi yönetimine dilekçe verdiğini fakat kabul edilmediğini söyleyen Sinem, kızının sağlığından endişe duyduğunu vurguladı. Sinem, görüş sırasında birçok baskıya maruz kaldıklarını, baskıların artık son bulması gerektiğini söyledi.