
‘Kadın cinayetlerini durdurmak istiyorlarsa önce kadın örgütlerinin görüşünü alsınlar'
- 09:06 2 Ocak 2020
- Güncel
Filiz Zeyrek
ADANA - Adalet Bakanlığı’nın kadına yönelik şiddeti önlemeye dair yayınladığı genelgede kadın örgütlerinin görüşlerinin alınmamasını eleştiren Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı kurucularından Canan Arın, “Kadına dair illa bir şey yapmak istiyorlarsa ve kadın cinayetlerini durdurmak istiyorlarsa önce kadınların fikirlerini alsınlar” derken, KCDP İstanbul Temsilcisi Fidan Ataselim de dayanışmanın önemine vurgu yaptı.
Kadına yönelik şiddetin her geçen gün katlanarak arttığı Türkiye’de yasamadan yargıya, toplumsal cinsiyet rollerinden eğitime kadar birçok alanda adım atılması gerektiğini belirten kadınlar yıllardır mücadele ediyor. Adalet Bakanlığı kadına yönelik şiddeti önlemek amacıyla “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanması Genelgesi” başlıklı bir genelge yayınladı ancak kadın örgütleri, bu durumda kendilerinden görüş alınması gerektiğine dikkat çekiyor.
İktidarın kadın örgütlerini muhatap almamasını ve görüşlerini sormamasını eleştiren Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı Kurucusu Canan Arın, “Tabanda çalışan kadın örgütlerinin hiçbir şekilde fikirlerinin alınmaması iktidarın şiddeti samimi olarak önlemeye çalışmamasındandır. Çünkü hiçbir zaman Türkiye'de bunu önlemek için siyasi irade olmadı. Tam tersine İslami kurallar getirilmek isteniyor. Biz ‘cinsiyet eşitliği’ diyoruz ama onlar bizi İslam’ın koruyacağını düşünüyorlar" dedi.
‘Toplumu din ile yönetmek istiyorlar’
İktidarın “kadınları din koruyacakmış gibi” lanse ettiğini ifade eden Canan, “Asıl kadınları koruyacak olan din kurallarıymış, adaleti bunlar sağlayacakmış gibi hareket ediyorlar. Toplumu tamamen dini temeller üzerinden yönetmek istedikleri için kadın örgütleri muhatap alınmıyor. Bir genelge hazırlanacaksa hükümetin kurdurduğu sahte örgütler değil kadın örgütleri muhatap alınmalıdır. İktidar tarafından kurulan kurumların kadın hakları ile alakalı hiçbir çalışması yoktur. İktidar gördü ki kadın hareketi gittikçe güçleniyor bu yüzden kendileri de sivil toplum kuruluşları adı altında sahte kurumlar kurdu” diye konuştu.
‘Gizlilik ile susturamazsınız’
Kadın katliamlarının sosyal medyada duyurulup yaygınlaşmasının kadınların daha çok ayağa kalkmasını ve kamuoyu oluşmasını sağladığının altını çizen Canan, bununla beraber iktidarın “gizlilik” çerçevesi adı altında kadınları susturmaya, bastırmaya çalıştığını dile getirdi. Canan, “Kadınlarla ilgili birçok yasa, genelge çıkartıyorlar ama kadın konusunda çalışan sivil toplum kuruluşlarına fikirlerini dahi sormuyor. Geçtiğimiz gün kadınlarla ilgili bir toplantı yapıldı ama kadına dair hiç kimseyi göremezdiniz. Tamamen erkeklerden oluşan bir toplantıydı ve içler acısı bir durum. Kadına dair illa bir şey yapmak istiyorlarsa ve kadın cinayetlerini durdurmak istiyorlarsa önce kadınların fikirlerini alsınlar” diye belirtti.
‘Dayanışma ile kazanacağız’
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) İstanbul Temsilcisi Fidan Ataselim de kadın dayanışmasının önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Kadınlar kendileri ve bütün kadınlar için örgütlenmeli ve bir yapının parçası olmalı. Kadın dayanışması gittikçe daha çok örgütlendiği için kadın hareketi güçleniyor ve yükseliyor. Kadınlar kendi haklarında karar vermek istedikleri için erkek şiddeti ile bastırılmaya çalışılıp, öldürülüyor. Bütün olumsuz gidişat, bu kadar şiddet, cinayet kadınların kendi hayatları hakkında kararlar vermesindendir."
‘Geri adım atmayacağız’
Las Tesis direnişi dünyanın her yerine yayılırken sadece Türkiye'de kadınlara saldırı olduğunu vurgulayan Fidan, “Kadınlar bunu da bertaraf etti ne türlü saldırı olursa olsun kendi hayatlarıyla ilgili örgütlü bir şekilde karar vermekten asla geri adım atmayacaktır. Şiddet hiçbir şekilde kazanmayacaktır. Biz bunu kadın mücadelesi ile kazanacağız” diye vurguladı.