İdilli kadınlar: Kayyımların atanması hukuki değil siyasi bir uygulamadır

  • 09:07 16 Kasım 2019
  • Güncel
Rojda Aydın
 
ŞIRNAK- Belediyelerine kayyım atanmasına tepki gösteren İdilli kadınlar, “Kayyımların atanması hukuki değil siyasi bir uygulamadır. Bizler bu baskılara karşı mücadelemize devam edeceğiz” mesajını verdi.
 
Şırnak’ın 2016’da kayyım atanan İdil Belediyesi, 31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 74 oyla Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından kayyımdan geri alındı. Belediyeye 13 Kasım’da İçişleri Bakanlığı talimatıyla yeniden kayyım atandı. İdil ilçesinde yaşayan kadınlar belediyeye kayyım atanmasına tepki göstererek, mücadeleye devam edeceklerinin altını çizdi. 
 
‘Hangi hak ve hukukla alıyorlar?’
 
Belediyeye atanan kayyımı kabul etmediklerini söyleyen Meliha Kar, “Çünkü biz seçimlerde oyumuzu onlara değil, partimize verdik” diye vurguladı. İdil halkı olarak HDP’ye ve belediyeye sahip çıkmaları gerektiğine dikkat çeken Meliha, “Bizler oyumuzu onlara vermememize rağmen zorla belediyemizi bizden alıyorlar. Hangi hak ve hukukla alıyorlar? Biz oyumuzu partimize veririz ama yabancı kimselere vermeyiz. Bizler sağ olana kadar da bu davamızın peşinde olacağız. Bizler hiçbir zaman düşmanın önünde başımızı eğmeyeceğiz. AKP hükümeti Kürt halkının özgür bir şekilde ve kendi iradesiyle topraklarında yaşamasını istemiyor. Toprağımız bize lazım, bunun içinde bizim toprağımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Kanımızın son damlasına kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz ve partimizle beraber olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
 
‘Kayyımların atanması hukuki değil siyasi bir uygulamadır’
 
Meliha, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İktidar biz Kürtler üzerinde zulüm uyguluyor ve bunun dışında da başka bir şey yapmıyor. Kayyımların atanması hukuki değil siyasi bir uygulamadır. Biz kendi topraklarımızda özgür bir şekilde yaşamayı istiyoruz. Tekrar bir seçim yapılırsa ben oyumu kendime ve partime vereceğim."
 
‘Kayyım atanacak ise seçimlerin ne anlamı var?’
 
Atanan kayyımlarla halka haksızlık yapıldığını söyleyen Gülten Örs, kendi iradeleriyle seçtikleri kişiler tarafından belediyelerin yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi. Halk iradesinin tanınmadığına dikkat çeken Gülten, “Kayyım atanacak ise seçimlerin ne anlamı var? Neden seçime gidiliyor” diye sordu. Gülten, “Bizler baskı ve zulüm istemiyoruz. AKP iktidarı bu kayyımları atayarak biz Kürtlerin iradesini ve varlığını kabul etmediğini yine belirtmiş oldu. Ama bizlerde inatla var olduğumuzu söylemeye devam edeceğiz. Biz Kürtlerin var olduğunu onlara kabul ettireceğiz. Tekrardan bir seçim yapılırsa bizler yine oyumuzu HDP’ye vereceğiz. Biz AKP’nin belediyemizi yönetmesini istemiyoruz” diye ifade etti.
 
‘Halkın iradesine el koyarak zorla alamaya çalıyorlar’
 
İdil Belediyesine atanan kayyımı kabul etmeyip kınayan Revşan Kök, kendi oylarıyla seçtikleri belediyeyi zorla ellerinde aldıklarını belirtti. AKP-MHP iktidarının Kürt düşmanlığının bir türlü bitmediğini vurgulayan Revşan, “Bu baskılarla belediyemizi zorla elimizden aldı. Ama bizde şunu söylüyoruz; belediyeyi zorla almış olabilirsiniz. Siz bizim ne irademizsiniz ne de başkanımızsınız. Biz zaten başkanlarımızı seçmişiz. Bugün belediyeyi elimizden almış olabilirler, ama mücadelemiz bitmedi. Yola devam diyoruz. Bizler direnmeye devam edeceğiz. Onlar ne kadar belediyeyi bizden alsalar da bizler tekrardan belediyemizi onlardan alacağız. Gereken cevabı yine vereceğiz. Tekrardan bir seçim yapılırsa biz yine sesimizi HDP’ye vereceğiz. Onlar halkın iradesine el koyarak zorla alamaya çalıyorlar. Biz atanan kayyımı kabul etmiyoruz. Bizler mücadelemize devam edip davamızın arkasında olacağız” dedi.
 
‘10 seçimde yapılsa biz oyumuzu HDP’ye vereceğiz’
 
Ayşe Uzun da şunları söyledi: “Belediyeyi elimizden zorla aldılar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bugün sadece belediyeye kayyım atanmadı, aynı zamanda bizim irademizde gasp edildi. Atanan kayyımdan kaynaklı biz rahatsızlık duyuyoruz. Kürtlere yönelik acımasızca bir saldırı başlatmışlar. Tekrardan bir seçim olursa bizler oyumuzu kendimize yani HDP’ye vereceğiz.  10 seçimde yapılsa biz oyumuzu HDP’ye vereceğiz ve vermeye de devam edeceğiz. Bizler AKP’yi istemiyoruz.”