
Çağlar Demirel'e 18 yıl hapis istemi!
- 19:04 15 Kasım 2019
- Hukuk
DİYARBAKIR- Milletvekili olduğu dönemde dokunulmazlığı kaldırılarak tutuklanan HDP'li Çağlar Demirel'in yargılandığı davada, 18 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerinin Anayasa'da yapılan geçici bir değişiklikle dokunulmazlıklarının kaldırılması sonrası 2015'te gözaltına alınarak tutuklanan HDP eski Milletvekili Çağla Demirel'in yargılandığı davanın duruşması görüldü. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, "Örgüt üyesi olmak" suçlamasıyla Çağlar’a verilen 7,5 yıl hapis cezası kararının İstinaf Mahkemesi tarafından bozulmasıyla yeniden görülen davada, dosyası 2 farklı dosya ile daha birleştirildi.
"Örgüt üyesi olmak", "Örgüt propagandası yapmak", "Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız olarak katılmak ihtara rağmen dağılmamak" ve "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçlamasıyla açılan davada, iddia makamının mütalaasını vermek istemesi ile Çağlar’ın savunma yapmayı talep etmesi üzerine tartışma yaşandı.
Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişimleri Sistemi (SEGBİS) üzerinden katılan Çağlar, suçlamalara ilişkin ve birleşen dosyalara ilişkin savunmasını yapmadığını ifade ederek savunma yapmak istediğini, iddia makamının esas hakkındaki mütalaasından önce ise tutuklu bulunduğu dosyadan savunma yapmak istediğini belirtti. Mahkeme, Çağlar’a savunması yapması için söz verdi.
‘Konuşmalar suç unsuru taşımıyor’
Çağlar, kendisine yönelik suçlamaların siyasi parti faaliyetleri kapsamında olduğunu, söz konusu eylem ve etkinliklerde yaptığı konuşmaların aynısını Meclis kürsüsünde yaptığını, yaptığı konuşmaların kürsü dokunulmazlığı kapsamında olduğunu vurguladı. Yargılamanın düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik olduğunu kaydeden Çağlar, yargılanmasının temel nedeninin HDP'ye yönelik tasfiye süreci olduğunu kaydetti. Yargılamanın iktidarın istemiyle yapıldığının altını çizen Çağlar, söz konusu konuşmalarının suç unsuru taşımadığını, bunları o dönemde dile getirdiğini söyleyerek şimdi de aynı düşünceleri savunduğunu aktardı.
Ana dosyaya ek 2 dosya daha dahil edildi
Çağlar, birleşen 2 dosya hakkında bilgi sahibi olmadığını ve bunlara ilişkin savunma yapmak üzere süre istedi. Çağlar, yargılamanın yüz yüze ilkesi doğrultusunda, savunmasını SEGBİS üzerinden değil mahkeme huzurunda yapmak istediğini yineledi.
Çağlar’ın savunmasının ardından birleşen dosyalara yönelik suçlamaları ve esas hakkında mütalaasını sunan savcılık, Çağlar’ın çeşitli dönemlerde katıldığı 10 etkinlik ve yaptığı konuşmalar ile sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımların "örgüt üyesi olmak" kapsamında olduğunu savundu.
2 ayrı suçlamadan ceza istendi
Çağlar’a yönelik ,"Örgüt propagandası yapmak", "Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız olarak katılmak ihtara rağmen dağılmamak" suçlamalarının "Örgüt üyesi olmak" fiili kapsamında olduğunu söyleyen savcılık, bu suçlamalardan ise ceza istemedi. Savcılık, Çağlar’ın "Örgüt üyesi olmak", "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçlamasıyla 8,5 ile 18 yıl arası değişen hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
'Tüm taleplerimiz reddedildi’
Savcılık mütalaasının ardından savunma yapan Reyhan Yalçındağ, mütalaanın hukuka aykırı olduğunu ve kabul etmediklerini kaydetti. Reyhan, şu ana kadar bütün taleplerinin mahkeme tarafından reddedildiğini belirterek müvekkiline yönelik suçlamaların Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında olduğuna dair örnekleri sıraladı. Müvekkilinin yaptığı konuşmaların kürsü dokunulmazlığı kapsamında olduğunu tekrarlayan Reyhan, savunmalarını yapmak için süre talep ederek müvekkilinin tahliyesini istedi.
'Müvekkil önce bırakılıyor sonra tutuklanıyor’
Avukat Mesut Beştaş ise duruşma başlarken müvekkilinin savunmasını yapmadan iddia makamının önceden hazırladığı mütalaasını tutanağa yapıştırmasının usul açısından sorunlu olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: "İfadesi dahi alınmadan hazırlanmış mütalaanın bir sipariş belgesi olma ihtimalinin kim yok sayar" diye sordu. Kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini sunmak üzere savunma için süre isteyen Mesut, mahkemenin HDP eski Milletvekili Abdullah Zeydan'ın önce tahliye edilmesi itirazdan sonra tutuklanmasına karar vermesine atıfta bulunarak, "Mazallah müvekkil tahliye edilirse akşam tekrar tutuklanacaktır. Bu konuda HDP Milletvekili ile ilgili olarak sizin mahkemenin uygulaması önce serbest bırakmak, 3 saat sonrada, bizim bilmediğimiz sizin çok iyi bildiğiniz saiklerle karar alınmasıdır. Takdir mahkemenindir."
Mahkeme, avukatların Meclis tutanaklarının istenmesi ve tevsi tahkikatı ile tahliye talebinin reddine karar vererek duruşmayı Ocak 2020’ye erteledi.