Atılım Gazetesi Diyarbakır’da 25’inci yılını kutladı

  • 16:37 9 Kasım 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR- Atılım Gazetesi, 25’inci kuruluş yıl dönümünü Demirok Tesisleri’nde kutladı. 
 
Atılım Gazetesi, 25'inci kuruluş yıl dönümünü kapsamında Demirok Tesisleri’nde bir araya geldi. Yıl dönümüne Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, HDP Diyarbakır Milletvekili Saliha Aydeniz, Sivil Toplum Kuruluşları (STK), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) HDP il ve ilçe örgütleri, KESKESOR LGBTİ, Suruç, Ankara ve Diyarbakır katliamında yaşamını yitirenlerin ailesi, Diyarbakır Barış Anneleri Meclisi, açlık grevlerinde yaşamına son veren Zülküf Gezen’in annesi Havva Gezen, Tevgera Jinên Azad (TJA) katıldı. Salona “Atılım 25 Berhema sereke mezin berdeva dozeke mezin”, “Özgürlük için yaşasın kadın devrimi” ve “Yaşasın devrim ve sosyalizm” pankartları ve ESP’nin küçük bayrakları asıldı. Etkinliğe başlamadan önce özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunurken “Şehit namırın” ve “Ey şehit xwina te erde namine” sloganları atıldı. 
 
‘Kürt ve Türk halkı için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz’
 
ESP Eş Genel Başkanı Beycan Taşkıran konuşmasına gelenleri selamlayarak başladı. Beycan, “Kürdistan olarak zorlu bir mücadelenin içindeyiz. Yüreğimiz yüzlerle binlerle atıyor. Zorlu günlerin neferleri olarak bugünlere, zor günlere geldik ve Atılım’da bu zor günlerde kurularak bugünlere geldi. Bizler Kürt ve Türk halkı için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz” dedi. 
 
Beycan’ın ardından Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçısı Şilan sahneye çıktı. 
 
Sonrasında konuşan Leyla Güven, “Atılım’ın değerli emekçileri ile bir aradayız. İyi ki varsınız, iyi ki gerçekleri yansıttınız. Yine bugün aramızda olması gereken Figen Yükseldağ, Sebahat Tuncel ve Gültan Kışanak şahsında tüm tutsakları selamlıyoruz. Yüreğimizin yarısı Rojava’da kimyasallarla yaralanan çocukların yanında, yarısı cezaevlerinde direnenlerin yanında, yarısı da 20 yıldır tecrit uygulanan Sayın Öcalan’ın yanındadır. 200 günlük yürüyüşümüzde bunu dile getirdik. Tüm toplum tecrit altında dedik anlattık anlatmaya çalıştık özgür basın vesilesi ile beyaz tülbentli anneler ve devrimciler sayesinde oldu. Bütün dünya Rojava’ya yapılan haksızlığı konuşuyor. Bugüne kadar kendi taraflarına tek bir taş bile atılmayan Rojava’ya neden saldırılır. Yeniden farklı isimlerle saldırmaktan vazgeçin. Orada bir güneş doğdu orada enternasyonalist birliktelik var kadın devrimi var orayı boğamazsınız. Kimsenin gücü güneşi batırmaya yetemeyecektir” ifadelerini kullandı. 
 
‘İnsanlar neden yaşamlarına son veriyor?’
 
Son günlerde iki ailenin yaşanan ekonomik krizden dolayı yaşamlarına son veren ailelere dikkat çeken Leyla, “İnsanlar evlerine götürecek ekmek bulamadıkları için yaşamlarına son verdiler. Bu ülke bu hale nasıl geldi? Bu ülkenin emeklerini dışarıda sınırları yokken bir arada yaşayan halkımıza müdahale etmekle meşguldürler. Toplu imha durumundan utanmak zorundayız. Biz komşusu açken tok yatmayan milletken nasıl oldu da bu hale geldik. Bu ülkede gerçek anlamda bir yoksulluk var, kriz var. Evet, bu ülkede yaşananlardan utanıyorum ülkeyi yönetenlerde utanıp yerin dibine girmeliler. Demokratik perspektifle Kürt sorununu çözerek bunları aşabiliyoruz. Mutlaka hepimiz yaşananların farkındayız. Bu süreç yan yana durmak yetmez daha güçlü olmak zorundayız. Gelirken buradaki ablukayı gördük toplumu zaptı rapt almak istiyorlar ama her evi bir okul olarak görüyoruz” şeklinde konuştu. 
 
‘Şehitlerimizin sayesinde buradayız’
 
ESP Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş da şunları dile getirdi: “Şehitlerimizin sayesinde buradayız. Bunu biliyoruz bu yüzden anılarının ellerinden sımsıkı tutarak buraya bu günlere geldik. Aynı zamanda tutsaklarımıza başta İmralı cezaevinde bulunan Sayın Öcalan başta olmak üzere, siyasi soykırımdan dolayı cezaevlerinde olan, kayyıma karşı sokakta olup şimdi Kayseri cezaevinde bulunan eşbaşkanlarımıza selam olsun.
 
Atılım sadece bir gazete değil aynı zamanda bir yürek, bir gelenektir. Bu gelenek bedeller ödeyerek yenilgiler içinden gelmiş bir gelenektir. İyi ki varsın Atılım diyorum. İyi ki bugün Atılım’ı yükseltelim diyoruz. Atılım aynı zamanda Kürdistan özgürlük mücadelesinin önemli bir savunucusudur.” 
 
‘Barış barış barış’
 
Barış Anneleri Meclisi üyesi Makbule Özbek, “Erdoğan Kürtler kardeşimdir diyor. İnsan kardeşini öldürmez, zindana atmaz. Yine sesleniyorum asker ve Türk annelerine barış barış barış diyoruz. İki şehit annesiyim kemiklerini bile bulamadım ama buna rağmen barış barış barış diyorum” dedi. 
 
Yapılan konuşmalardan sonra katliamlarda yaşamını yitirenlerin ailelerine karanfil verildi. Ardından etkinlik Grup Vardiya ve sanatçı Mehmet Atlı’nın söyleyeceği şarkılar eşliğinde sona erecek.