
Dersim Dağ: Toplumsal birlik faşizme geri adım attırdı
- 09:04 8 Haziran 2019
- Güncel
Beritan Canözer
DİYARBAKIR -Toplumsal birliğin faşizme geri adım attırdığını belirten HDP’li Dersim Dağ, "Tarihimize eşi benzeri olmayan bir direniş örneği daha ekledik. Sürdürülen direniş karşısında devletin yapabileceği tek şey talepleri kabul etmekti” dedi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven, devleti kendi yasalarına uymaya çağırarak, 8 Kasım 2018 tarihinde PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevi eylemine başladı. Leyla'nın ardından aynı taleple cezaevleri ve dünyanın birçok yerine yayılan eylemler 7 ay boyunca sürdü. Avukatları ile İmralı Cezaevi'nde ikinci görüşmeyi 22 Mayıs'ta gerçekleştiren Abdullah Öcalan'ın 26 Mayıs'ta kamuoyuna açıklanan mesajının ardından açlık grevi ve ölüm orucu eylemleri sonlandırıldı.
3 Mart'ta dahil olduğu açlık grevi eylemini parti binasında HDP'li vekiller Tayyip Temel ve Murat Sarısaç ile birlikte 3 ay sürdüren Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, yaşanan siyasal gelişmeleri değerlendirdi.
‘Toplumsal birlik faşizme geri adım attırdı’
Leyla öncülüğünde başlayan açlık grevi eyleminin Hewlêr, Strasbourg ve cezaevlerine yayıldığını anımsatan Dersim, 7 ay süren görkemli bir direnişin ortaya konulduğunu söyledi. Kürt tarihinin direniş örnekleriyle dolu olduğunu ifade eden Dersim, “Bu direniş geniş bir kesimi içine alan ve dünyanın dört bir yanına yayılan, 7’den 70'e herkesin ortak bir taleple yer aldığı ve zaferle sonuçlanan bir direniş oldu. Tarihimize eşi benzeri olmayan bir direniş örneği daha ekledik. Bu direnişte toplumsal birlik faşizme geri adım attırdı. Faşizme geri adım attıran bir direniş oldu. Sürdürülen direniş karşısında devletin yapabileceği tek şey talepleri kabul etmekti. Nitekim öyle de oldu” diye konuştu.
‘Faşizmin karşısında durmaya devam edeceğiz’
İmralı görüşmesinin bazı kesimler tarafından İstanbul seçimlerine bağlanmasını eleştiren Dersim, Abdullah Öcalan ile görüşme sağlanmış olmasının tek bir sebebi olduğuna dikkat çekti. “Bu da sürdürülen direniş ve mücadeleye olan inançtır” diyen Dersim, Kürt halkının İstanbul seçimi için tavrının net olduğunun altını çizerek, “31 Mart’ta olduğu gibi 23 Haziran’da da faşizmi geriletmek adına faşizme karşı oy kullanacaklardır” ifadelerini kullandı.
'Fezlekelerin bizim açımızdan bir geçerliliği yoktur'
Hakkında açılan fezlekelere de değinen Dersim, “Açlık grevine başlamadan önce farklı tarihlerde katıldığım partimin mitingleri, mitinglerde yaptığım çağrı, Leyla Güven’e destek amaçlı girdiğim açlık grevi ve son olarak da DTK’nin kongresine katıldığım gerekçesi ile fezlekeler hazırlandı. Hiçbir hukuki dayanağı olmayan bu fezlekelerin bizim açımızdan bir geçerliliği yoktur. Amaç yıldırmak ve sindirmek ama doğru olanı yapmaya, ezilenin yanında ve faşizmin karşısında durmaya devam edeceğiz” dedi.
‘Faşizmi kadınlar öncülüğünde bu halk yıkacak'
7 ay boyunca sürdürülen direnişe kadınların öncülük ettiğinin altını çizen Dersim, şöyle devam etti: “Kadınların öncülük ettiği ve direnişte büyük rol aldığı bu direniş zaferle sonuçlandı. Halkımız açısından da, kadınlar açısından da birçok anlamı olan bir direniştir. Kendi öz gücümüzün farkına varmamıza yardımcı olan, öz gücümüzü bize hatırlatan bir direnişti. Kadınlar öncülük rolünü oynadı ve halk gereken desteği verdi. Böylece topyekûn bir direniş başladı. Bu da kadının toplumda nasıl bir etkiye sahip olduğunu bir kez daha gösterdi. Faşizmi kadınlar öncülüğünde bu halk yıkacak. Mücadeleye devam edeceğiz ve her saldırıya karşı, faşizme karşı direnmeyi sürdüreceğiz.”